İstanbul’un orta yeri Beşiktaş Millî Saraylar Klasik Türk Sanatları Merkezi Usta Öğreticileri ve öğrencilerinin eserlerinden oluşan Muhabbet serlevhalı sergi İstanbul’un orta yeri Beşiktaş’ta Saray Koleksiyonları Müzesi’nde dün (3.10.2023 Salı günü) açıldı.
Kâbil-i irşâd olan üstad olur üstaddan!
Serginin açılış merasimine TCCB Millî Saraylar Başkanı Dr. Yasin Yıldız, Topkapı Sarayı Müzesi Müdürü İlhan Kocaman, çok sayıda protokol, davetli ve sanatsever katıldı. Eserler büyük bir ilgi gördü ve öğrenci çalışmalarının bile hocaların eserlerinden ayırt edilemeyecek seviyede olduğu yorumları yapıldı. Eskiler son cümlede ifadesini bulan keyfiyet, daha doğrusu sanat mahreçli asliyet ve terkip şuuru için “kâbil-i irşâd olan üstad olur üstaddan” cümlesini kuruyordu.
Ustalar ve usta eliyle ustalığa adım atan sanatkâr adaylarının her biri diğerinden âlâ keyfiyeti hâiz sayıları yüz civarındaki hüsn-i hat, tezhip, ebru ve minyatür eserleri iki hafta boyunca ziyaretçilerini bekliyor olacak. Unutmadan, Beşiktaş Millî Saraylar Klasik Türk Sanatları Merkezi’nin pazartesi günleri kapalı olduğu notunu paylaşalım.
Millî Saraylar Klasik Türk Sanatları Merkezi köklü bir sanat müessesesi.
Evvelemirde Millî Saraylar Klasik Türk Sanatları Merkezi’ne teberrüken nazar etmekte fayda mülahaza ediyorum. Millî Saraylar Klasik Türk Sanatları Merkezi, Beşiktaş Yıldız Şale Köşkü külliyesinde yaklaşık 20 yıl önce sanat eğitimi vermeye başlamış köklü bir müessese. Burası, Osmanlı Cihan Devleti asırlarındaki Topkapı Sarayı Nakkaşhane geleneğinden ilhamla günümüzde pek çok sanatkârın yetişmesine öncülük yapmış bir sanat müessesesi.
Millî Saraylar Klasik Türk Sanatları Merkezi’nin hüsn-i hat hocası, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Türk İslam Sanatları Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Hattat Prof. Dr. Fatih Özkafa’nın sergi özelinde “ustalar ve ustalar eliyle ustalık yoluna adım atanların eserlerinin bir arada temâşâ ediliyor olması öz sanatlarımızın bugünü ve yarınına dair izleyicilere nasıl bir mesaj iletiyor?” şeklindeki sualimize vergi cevapla yazımıza devam edelim: “Hocalarla talebelerin çalışmalarının birlikte sergilendiği bu tür karma sergiler, bu yola yeni girenler için çok büyük bir teşvik unsuru oluyor. Belli bir seviyeye gelmiş olan öğrenciler ise çalışmalarını hocalarıyla aynı sergide buluşturmuş olmanın getirdiği motivasyon ile daha yoğun bir gayret içerisine giriyorlar. Ayrıca bu talebelerin yavaş yavaş sanat camiasına ve mühim koleksiyonlara tanıtılmasına önemli katkılarda bulunuyor. Bu sergiye dâhil olamayan diğer öğrencilerin de gelecek sergiye katılma hakkı elde etmek için daha çok çalışmalarına sebep oluyor.”
Prof. Dr. Fatih Özkafa, Millî Saraylar Klasik Türk Sanatları Merkezi’ndeki sanat çalışmalarını üç cümleyle izah ediyor: “Bizim bu merkezdeki hüsn-i hat derslerimiz yaklaşık 7 yıl önce başlamıştı. Merkezimizde hüsn-i hatta ilaveten tezhip, minyatür, ebru ve Osmanlıca bölümleri de mevcut. Her bölümde ortalama 20-25 öğrenci ders alıyor.”
Hüsn-i hatta değindik… Tezhip derslerinin Nilüfer Kurfeyz ve Selim Sağlam; ebrû derslerinin Hikmet Barutçugil; minyatür derslerinin Cihangir Aşurov ve Osmanlıca derslerinin de Abdülkerim Asılsoy tarafından verildiği Millî Saraylar Klasik Türk Sanatları Merkezi’nin kapıları sanat sevdalılarına ardına kadar açık.
Millî Saraylar Klasik Türk Sanatları Merkezi 2023 yılı itibariyle restorasyonu yeni tamamlanan Yıldız Hamidiye Silahhanesinde sanat eğitimi hizmetlerini sürdürüyor. Bu eğitimler kapsamında sanat yolculuklarında tekâmül eden hüsn-i hat öğrencilerinin bir bölümü Fatih Özkafa’dan icazet alırken, Merkez’in akademisyen hocası, bazı talebelerinin de icazet alma sürecine yaklaştığına dair müjde veriyor.
Bilindiği üzere Millî Saraylar Klasik Türk Sanatları Merkezi, her yıl Saray Koleksiyonları Müzesi’nde, usta öğreticilerin ve kıdemli öğrencilerin eserlerinden oluşan karma bir sergi tertip ediyor. Şehrin keşmekeşinden, günlük koşuşturmacaların telaşından birkaç saatliğine de olsa ana kucağı misali estetik bir sığınma sahnesi hüviyetindeki “Muhabbet” sergisinde klasik Türk sanatlarının temel ilkelerine bağlı olarak çağımızdaki estetik arayışlara cevap bulmaya yönelik güncel yorumlarla ortaya çıkarılmış eserlerin bulunduğunu belirterek yazımıza nihayet verelim.
İbrahim Ethem Gören/04.10.2023-Yazı No: 524