Isınma, insanın temel ihtiyaçlarının başında gelir. İlk çağlarda insanlar doğrudan yanabilen maddeler ile ısınırken ihtiyaçların farklılaşması, medeniyetin gelişmesi ile zaman içinde ısıtıcılar farklı şekillerde kapalı mekânları ısıtmaya başlamıştır.
Sobanın hatıralarımızda önemli bir yeri vardır. Soba, ısısı ile bulunduğu yeri görünümü ile insanın içini ısıtır. Soba etrafında topladığı aile fertleri, insanların birbirleri ile iletişimini sağlayan bir güçtür. Soba üzerinde yapılan kestane partileri, kaynatılan ıhlamurlar, mandalina, portakal kokuları ile bir neslin ağız tadı, burnunun direğini sızlatan özlemin kokusudur.
Soba edebiyatta sözcükleri ısıtır. Ahmet Rasim Şehir Mektupları'nda, "Bayılırım. Hayalimden geçtikçe, İçim titrer: Küçük bir oda, ufak bir soba, pufla yatak, yumuşak yorgan, içinde ben! Dışarıda lapa lapa kar." derken; John Steinbeck Fareler ve Insanlar'da, "Küçük bir evimiz, kendimize göre birer odamız olur. Ufacık bir demir döküm soba. Kış boyu hiç söndürmeyiz." diyerek ısıtır sözcükleri.
Dökme, çini,saç, tuğla gibi farklı türleri bulunan sobalar zanaatkârların elinde sanata dönüşür. İnsanın çini ile tanışması sobanın tarihinde de devrim olur. Çini sobalar ilk olarak 18. yüzyılın ortalarında Almanya'da Meissen porselen ve seramik fabrikasında üretilir. Osmanlı'da çini sobalar ilk olarak saraylarda yerini alırken, konakların, yalıların, köşklerin içini süsler. Sobalar çalışma teknikleri olarak rokoko, arnavo model, mineri işçiliği olarak farklılık gösterir.
Ankara'nın müze cenneti Çamlıdere ilçesinde bulunan, Çamlıdere Soba Müzesi, kıymetli birikim ve emeğin ürünü önemli bir kültürel mirastır. Hafız Halil Okur, 1930-1955 yılları arasında Çamlıdere'nin ilk belediye başkanıdır. Okur'un torunu Ahmet Karagöl dedesinin makam odasında kullandığı tarihi sobayı yıllarca muhafaza eder ve belediyeye teslim eder. Hafız Halil Okur'un makam odasında kullandığı sobanın 22 kat büyütülmüş hali Soba Müzesi olarak inşa edilir.
Çamlıdere Soba Müzesi, sıra dışı mimari projesi ile son derece ilgi çekicidir. Müzeyi, ilk belediye başkanı Hafız Halil Okur'a bir vefa örneği olarak da düşünmek mümkündür. Müzenin kapısından adım atar atmaz zaman tüneline girmiş hissiyatı uyandırıyor. Estetik harikası sobalar, insanların, toplumların evlerini nasıl ısıttıkları, yaşam tarzları hakkında fikir veriyor.
Soba Müzesi, İzmir, İstanbul, Erzurum, Almanya, Fransa, İngiltere gibi dünyanın dört bir tarafından toparlanan antika sobalardan oluşuyor. Sonbaharın güzelliklerini yaşarken, kış hatıralarını tazelemek isteyenler ve soba geleneğini bir şekilde yaşatanlar, Ankara'nın şirin ilçesi Çamlıdere'de Çamlıdere Soba Müzesi ziyaretçilerini bekliyor.