Türkiye'de eğitim, sosyal mobilitenin anahtarı olarak görülür ve orta ve alt gelirli aileler için çocuklarının geleceğini şekillendirme şansı sunar. Bu imkandan faydalanabilmenin yolu ise sınavlardan başarıyla geçmektir. LGS, TYT, AYT, KPSS gibi merkezi sınavlar, bu yoldaki en önemli basamaklardır.
Ancak, sadece okulda verilen derslerin bu sınavlarda yeterli olmadığı da bir gerçektir. Bu nedenle, bilinçli aileler, çocuklarının tatillerini de verimli bir şekilde değerlendirmelerini sağlayarak onları ekstra dersler, ders çalışma, kitap okuma ve soru çözme gibi faaliyetlere teşvik ederler.
Tatiller, bazı çocuklar için sınırsız ekran süresi, sınırsız eğlence ve dinlenme anlamına gelse de, hedefleri olan ve kendini geliştirmek isteyenler için altın bir fırsat sunar. Bu dönemde yapılan çalışmalar, bilgilerin pekiştirilmesine, eksiklerin giderilmesine ve sınavlara daha iyi hazırlanılmasına yardımcı olur. Asıl farkı tatil günlerinde yapılan çalışmalar oluşturur. Birçok öğrenci için tatiller geriye gidiş, unutma ve düşüş anlamına gelirken, biraz gayret sarf edenler için bir sıçrama tahtası olabilir.
Geçtiğimiz 9 günlük bayram tatilinde ailemle birlikte ziyarete gittiğimiz bir aile dostumuzun evinde yaşadığım bir olay, bu yazdıklarımı somut bir örnekle pekiştirmek adına aklıma geldi.
Ailenin 8.sınıfa giden kızları Ece, bu yıl LGS'ye girecekti. Bayram tatilinin büyük bir kısmını ailesiyle gezmek ve eğlenmek yerine, evde ve kütüphanede ders çalışmayı tercih etti. Bu durum beni oldukça şaşırttı ve Ece’yi çok takdir etmemi sağladı.
Ece'nin annesi ile sohbet ettiğimde, kızının bu yıl sınavlara çok daha fazla önem verdiğini ve başarılı olmak için elinden geleni yapmak istediğini söyledi. Annesi de ona bu konuda destek veriyor ve evde sessiz ve sakin bir çalışma ortamı oluşturmaya çalışıyordu.
Ece'nin bu bilinçli ve kararlı tavrı beni derinden etkiledi. Birçok öğrenci, tatili eğlence ve dinlenme ile geçirirken, o hedefine odaklanmış ve geleceği için yatırım yapıyordu. Bu sayede yaşıtlarının birçoğundan birkaç adım önde olacağını düşünüyorum.
Ece'nin çalışma azmi, eğitimin önemini ve sınavlara bilinçli bir şekilde hazırlanmanın ne kadar önemli olduğunu gösteren güzel bir örnek. Ece gibi hedefleri için çalışan ve pes etmeyen tüm öğrencilere başarılar dilerim.
Eğitimde Farkındalığı Artırmak:
Ece'nin hikayesi bize, farkındalığın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Ailelerin, çocuklarının eğitime ve sınavlara ne kadar önem vermeleri gerektiği konusunda bilinçlendirilmesi gerekiyor. Bu bilinçlendirme çalışmaları, okullar, sivil toplum kuruluşları, eğitimciler ve devlet kurumları tarafından ortaklaşa yürütülebilir.
Ayrıca, başarılı öğrenci örneklerinin medya tarafından daha sıkça işlenmesi ve eğitime teşvik edici programların yapılması da farkındalığın artmasına katkıda bulunabilir.
Tatiller, sadece dinlenme ve eğlenme zamanları değildir. Hedefleri olan ve kendilerini geliştirmek isteyen öğrenciler için fark yaratma imkanı sunan altın fırsatlardır. Bu dönemde yapılan çalışmalar, sınavlarda başarıyı getirir ve geleceğe yatırım yapmak anlamına gelir. Ece gibi bilinçli ve kararlı öğrenciler, başarıya ulaşmak için gereken adımları atarak hayallerine bir adım daha yaklaşmaktadırlar.
ABD'de yapılan bir araştırmaya göre de, tatillerde ders çalışan öğrencilerin, tatil boyunca ders çalışmayanlara göre sınavlarda daha başarılı olduğu görülmüştür. Araştırmaya katılan 500 lise öğrencisinin %60'ı, tatillerde en az bir hafta ders çalıştığını belirtmiş ve bu öğrencilerin %75'i sınavlarda daha yüksek notlar almıştır.
Araştırmacılar, tatillerde ders çalışmanın bilgilerin pekiştirilmesine ve eksiklerin giderilmesine yardımcı olduğunu ve bu sayede öğrencilerin daha motive ve daha özgüvenli hale geldiğini savunuyor.
Unutmayın, eğitim ve sınavlar sadece bir araçtır. Önemli olan, bu araçları hedeflerinize ulaşmak için doğru şekilde kullanmanızdır.
Eğitim, bir milletin kalkınmasının temelidir. Bu nedenle, her çocuğa eşit eğitim imkanı sunmak ve onları bilinçli bireyler olarak yetiştirmek hepimizin görevidir. Bu görev sadece okulların görevi değildir. Öğrencilerin sınav başarıları sadece öğretmenlerin görevi de değildir. Bu görev hepimizindir. Ece'nin hikayesi gibi örnekler, farkındalığın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor ve daha iyi bir gelecek için umut veriyor.