Ben uzun zaman direndim, akıllı telefon kullanmaya.

Sonunda yenik düştüm tabii ki.

Bizim evde herkeste akıllı telefon var, onsuz yapamıyoruz. Siz de durum nasıl bilmiyorum.

Sanki uzvumuzun bir parçası.

Sanki elimiz, ayağımız oldu. Onsuz yaşayamıyoruz artık.

Bir iki saat uzak kalsak, telaşlanıyoruz. Şarjı bitip kapansa, panikliyoruz.

Biri arar da ulaşamazsa ne yaparız biz!

Bir uçakta ulaşamıyorlardı artık onu da çözmüşler. Geçen yurtdışına çıktım, uçakta akıllı telefonumda internet vardı. Uçak modunda telefonu kullanabiliyorsunuz.

Eskiden akıllı telefon yokken nasıl yaşıyormuşuz bilmiyorum.

Arayanlar ulaşamazsa, cevap vermezseniz hemen fırçayı yiyorsunuz.

Aradım cevap vermediniz.

Ben de 'Özür dilerim tuvaletteydim, bir daha ki sefere yanıma alır cevap veririm' diyorum. Ne diyeyim.

Size denk geliyor mu bilmiyorum ama insanlar tuvalette bile telefonla konuşuyor. Bana denk geldi alışveriş merkezlerinde tuvalete gittiğimde telefonla konuştuklarına şahit oldum.

Herhalde görüntüsünü açmıyorlardır!

Tamam kabul ediyorum birtakım kolaylıklar sağlıyor, insanlar kolay ulaşıyor ama maliyeti çok fazla.

Bırakın maddi maliyetini, insanı esir alıyor. Bir dostunuzla oturmuş bir yerde iki çift laf edeceksiniz, hemen çalıyor telefonuz. Sohbetin içine ediyor.

Camiye namaz kılmaya gidiyorsunuz tam secdedeyken cemaatten birinin telefonu zır zıııır çalıyor. Ya bana denk geliyor mutlaka bir- iki kişi telefonunu açık bırakıyor veya 'Kapatmasam da bir şey olmaz' diyor.

Şimdi bazı camiler sinyal kesici koymuşlar. Cami içerisinde telefon çekmesin diye.

Kızılelma Caddesi`nde bir camide jammer (sinyal kesici) var. Ama benim arabanın otomatik kilidini de devre dışı bırakıyor. Arabamı açamıyorum ve arabayı çalıştıramıyorum. Artık oraya giderken arabayı bırakıp gidiyorum.

Ama telefonumu asla kapatamam, 7/24 açık olacak.

Yok yok anladım ben akıllı telefonsuz yaşayamam bu kıt aklımla.