Değerli okurlarım, sizlerle bir sevincimi paylaşmak istiyorum.
'Kalemin Ahı' adındaki yeni kitabım geçen günlerde elime ulaştı
Tam otuz yılda tamamlandı desem abartmış olmam. 1991 yılında İstanbul a gelişim ile başlayan ve 2021 yılında Doğan Cüceloğlu hocamızın ani vefatı üzerine yazmış olduğum yazıyla sona eren bir kitap.
Kitap şu cümlelerle başlıyor: 
'1991 yılının bir eylül sabahı ayak basmıştım rüyalarımın şehri İstanbul`a. 
Taşrada yaşayan her insan âşıktır bu şehrin efsunkâr cemâline. Bu müstesna güzeli görmek için her fâni bir şekilde yolunu düşürür İstanbul`a.  İnsanı bir ömür peşinden sürükleyen güzellikleriyle sizin hayat hikayenizi, hususiyetle de aşk defterinizi süsler İstanbul.
İstanbul`u bir defa gören, bir daha hiçgöremese de her duyuşunda bir kez daha hatırlar, İstanbul`dan söz eden herkesle yeniden yaşar gördüklerini.'
Ve şu cümlelerle kitap sona eriyor:
Doğan Cüceloğlu`nun ani vefatıyla tüm ülke olarak o kadar çok üzüldük ki tarifi mümkün değil. Bütün kesimlerin gencinden yaşlısına, eğitimlisinden eğitimsizine, şehirlisinden köylüsüne, solcusundan sağcısına, muhafazakarından liberaline, akademisyeninden ev hanımına herkesin ortak gönlünü ve beğenisi kazanmış çok az sayıdaki aydınımızdan birisiydi o. Çok güzel eserlerle ve hizmetlerle ayrıldı aramızdan. Nur içinde yatsın. Ruhu şad olsun.'
Kitapta benim yolculuğum, sizin yolculuğuz ve aslında hepimizin yolculuğu var.
İnsan sevincini dostlarıyla paylaşmak istiyor. İyi ki paylaşacak dostlarımız var değil mi?
Düşünsenize, yıllarca emek verdiğiniz kitabınız yeni çıkmış. Paylaşacak hiçdostunuz yok.
Ne hissedersiniz?
Bu günlerde kendimi çok şanlı hissediyorum. Çünkü yaşananlar çok güzeldi benim için. 
Yeni bir kitabım çıktı ve çıkar çıkmaz dostlarımızdan ilgi gördü kitap. 
Kitabının çıkması, bir yazar için bir çocuk doğumu gibidir. Büyük bir mutluluk kaynağıdır.
Paylaşacak dostlarım olduğu için, sevincimi paylaşacak dostlarım, yakınlarım olduğu için çok mutluyum.
Ne kadar büyük bir zenginliğe sahipmişim meğer.
Sevincimi paylaşan bütün dostlarıma teşekkür ederim. İyi ki varsınız...
İzlemiş olduğum bir filmde duymuştum:
'Her yazar, bir gün keşfedileceği ümidiyle yaşarmış.'
Bu ümittir insanı yazmaya sevk eden işte... Kitabın birilerinin hayatına dokunduğunu bilmektir yazarı motive eden duygu.
Kitapta hepimize dair, insana dair bir çok konu var demiştim.
Neler mi var?
- Şehir, Şiir, Zaman
- Dil, Düşünce, Kültür
- Yazı, Yazarlık, Şairlik
- İnsan, Hayat, Aşk, Ölüm
- Eşya, Mekân ve Yaşayan Kültür Hazinelerimiz gibi temel kavramlar işlendi.
Bu kitabın yazım aşamasından basım aşamasına bir çok kişinin katkısı ve emeği vardır. Özellikle son okumaları yapan Zeynep Dinçer ve Emin Keven olmak üzere katkı sunan herkese teşekkür ediyorum.
Ayrıca kitabı basan Aktif Yayınevinin sahipleri Ahmet Dündar ve Cemal Piri beylerle editör Zeynep Yeşilova ya teşekkür ediyorum.
Kitabın Arka Kapağında Şöyle Yazıyor:
İdeal insan, yazı ve şiirle tamam olur.
'Kalem sadece hat ve hattatlar için olmazsa olmazlardan değildi elbette. Yazabilen, yazan, düşünen, mütefekkir, münevver, muallim ve daha eli kalem tutan her insan, her bilgin, her ressam için de bir elzem olan bir nesneydi kalem.
Kur an nasıl Mushaf olurdu kalemsiz?
Şair, gönül dilini nasıl dökerdi çağlara?
Devirden devire nasıl gelirdi mısralar?
Sultanlar, nasıl ferman buyururdu uzaklara?
Kadılar, hükümlerini ne ile yazardı kader denilen ömür defterine?
Hâkimler, idam kararından sonra neyi kırardı, kalem olmasaydı?
Bilginler, formüllerini nasıl ulaştırırdı bu günlere?
 şıklar sevdalarını mektuplarla ulvileştirebilirler miydi ya da gurbet, sılada anlaşılabilir miydi kalemsiz?
Kalem, gönle, kalbe tercümandı.
Kalem, duygulara tercümandı.
Kalem, maziye, hâle tanıktı.
Kalem, geleceğe atıftı.'
Her kitap, okura ulaştığında yolculuğunu tamamlamış olur. Bu anlamda desteklerinizi esirgemezseniz sevinirim.
İyi okumalar dilerim.
İlgi duyan dostlarımız için aşağıda kitapla ilgili bilgileri ekliyorum:
Online sipariş için: https://lnkd.in/d8YRYhgK
Kitabın Adı: Kalemin Ahı
Yazar     :  Adem Keven
Yayınevi     :  Aktif Yayınevi