`height=

Celal Şehirci sanatkâr bir öğretmen. Kırık, parçalanmış okul sıraları Celal Hoca`nın ellerinden geçerek bir nevi sanat eserine dönüşüyor.

Pendik Belediyesi`nin yılsonu karma sergisinde görüştüğümüz Celal Şehirci ile ahşap oyma çalışmaları üzerine bir e-hasbihal gerçekleştirdik. 

Celal Hocam sizi tanıyabilir miyiz?

Ben 1977 yılında Kastamonu da doğdum. İlkokul, ortaokul, lise ve üniversite hayatımı yine memleketim olan Kastamonu da geçirdim. 2000 yılında İstanbul Bağcılar da sınıf öğretmeni olarak göreve başladım. 2006 yılında halen görev yaptığım Pendik Fuat Köprülü İlkokuluna geldim ve çocuklarla ilgilenmeyi, onlara yeni bir şeyler öğretmeyi sevdiğim için asıl işim olan öğretmenlik mesleğime 21 yıldır devam ediyorum.

2003 yılında benim gibi öğretmen olan eşim Sennur Şehirci ile evlendim.  2 çocuk babasıyım. Kızım lise öğreniminin son sınıfında, oğlum ise ortaokul öğrenim hayatına bu sene başlayacak. Öğrencilerim ile ilgilenmeyi, yeni yerler keşfetmek için, yeni bilgiler öğrenmek için gezmeyi ve tabii ki de hayatımda ruhumu dinlendiren, günlük hayattan ve dünyanın telaşesinden beni uzaklaştıran ahşap oyma sanatını çok seviyorum. Çocuklarıma da ahşap oyma sanatını sevdirmek için küçük dokunuşlar yapıyorum.

`height=

Geleneksel sanatlarla irtibatınız nasıl başladı?

Bir Karadenizli olmam münasebetiyle ahşaba, doğaya, ağaççeşitlerine küçük yaşlardan beri ilgi duymaktayım. Cebimizdeki küçük bir çakı ile elimize aldığımız küçük bir ağaçparçasıyla doğaçlama şekillerle başlayan ahşap oymaya karşı bu ilgim Pendik Sanat Akademisi ile 2019 yılında yollarımızın kesişmesi ile sanata dönüşmeye başladı. Hocamız Ahmet Münir Ayva önderliğinde ahşap oymaya karşı olan ilgim ve sevgim programlı bir hale gelerek daha da arttı. Pandemi sürecinde gerek uzaktan eğitimlerle olsun, gerek yüz yüze eğitimler ile olsun çalışmalarımız kesintisiz devam etti ve elhamdülillah bu günlere ulaştık.

Ahşap oyma deyince okuyucularımızın ne/neler anlaması gerekiyor?

Ahşap oyma deyince insanlar ilk başta duvar süsü olmuş bir pano, değişik tarz ve usullerle kaleme alınmış hat yazıları, çeyiz sandıkları, dikiş kutuları vb. düşünebilirler.

Ahşap oyma uçsuz bucaksız bir derya gibidir.

Genel itibariyle de ilk aklımıza gelen budur. Bununla birlikte ahşap oyma uçsuz bucaksız bir derya, bir okyanus gibidir. Küçük bir toka, küçük bir anahtarlıktan tutun da, evimizin mobilya takımları, büyük heykeller gibi birçok alanda sınırlarınızı zorlayabilirsiniz.

Kısaca, ahşap oyma sanatını iskarpela, ahşap ve elimizin muhteşem buluşması ve ahenkle dans etmesi olarak değerlendirebiliriz.

Bu alandaki eğitim süreçlerinizi özetler misiniz?

Sohbetimizin başında bahsettiğimiz gibi çok küçük yaşlardan beridir ormanı, ağacı bol bir memleketin bir köy çocuğu olmamızdan olsa gerek ahşap ile münasebetimiz çok fazla olmuştur.  

`height=

Celal Şehirci: Öğrenmenin yaşı yoktur.

Temel eğitimi babamdan ve dedemden almakla beraber asıl sanatsal bağlamdaki eğitimi Pendik Sanat Akademisi aracılığı ile Ahmet Münir Ayva hocamızın nezaretinde 2019 yılından beridir almaktayım ve öğrenmenin yaşı yoktur felsefesi ile halen çalışmalarımız devam etmektedir.

Pendik Sanat Akademisi`nde ahşap oymacılığa yönelik ne türden faaliyetler yapılıyor?

Pendik Sanat Akademisi`nde yeni başlayan bir öğrenci için temel temrin bilgisi verildikten sonra, program dâhilinde istenilen iki temel çalışma vardır. Bu temel çalışmalar, serbest alanda kendimizin belirleyerek yapacağımız çalışmalarda bulunan temel oymaların tamamını kapsar. Temrin ve yönlendirmeli iki çalışma tamamlandıktan sonra hocamız yapacağımız çalışmalarda bizleri özgür bırakır. Artık yuvadan ayrılan kuş misali kendi çalışmalarınızı yaparsınız. Bu esnada hocamız bilgi ve tecrübesiyle her türlü konuda yol gösterici olarak başımızdadır ama öncelikli karar öğrencilerdedir, hataya düşmediği sürece kendi tarzını oluşturması için kararlarına karışılmaz. Birkaçeser ortaya çıkardıktan sonra her kursiyerin kendine has bir stili, bir tarzı oluşur. Temel eğitimden sonra yapılan çalışmalar tamamen bizlerin inisiyatifindedir. Bir tablo, bir sandık, bir pano, hat sanatı çalışmaları gibi çalışmaların yanında günlük hayatta kullanabileceğimiz işlemeli ahşap kâseler, tabaklar da olabilir. Bunların yanında bazı zamanlarda kendimizin ve çevremizdekilerin ahşap oymaya olan ilgisini artırmak için çocuklar için oyuncaklar, dostlarımıza küçük hediyeler için telefonluklar ve benzeri çalışmalar da yapılabilmektedir. Çalışmalarımızın sınırı hayal gücümüzün bittiği noktaya kadar açıktır.

`height=

Hangi malzemeleri kullanıyorsunuz?

Ahşap oyma çalışmalarımızda başlangıçseviyesinde yumuşak ağaçlar, daha sonrası ise sert dokulu ve kendinden desenli ağaçlar yaptığımız çalışmada uygun malzeme olarak tercih edilir. Sulta, MDF ve benzeri, fabrikalarda işlenmiş ağaçlar oyma çalışmalarında kullanılmaz.

Bu malzemeleri hangi âletlerle işliyorsunuz?

Çalışmayı yapacağımız ağaca temel formu vermek için şerit, planya, kalınlık makineleri ile işlemeye uygun hale getirdikten sonra tamamen el işçiliği ile çalışmalarımıza devam ederiz. Oyma sanatı bu aşamadan sonra başlar. Usta sanatçımız Esat Kabaklı bir gün katıldığımız programında 'saz başlayınca söz susar' demişti bizde de oyma işlemi başladıktan sonra tüm elektrikli, motorlu aletler susar, çalışma, tamamen el işçiliği yapılır.

Kullandığımız aletler yapacağımız oyma türüne göre değişir. Kretuar bıçağı, değişik şekillerde iskarpelalar bizim oymada en çok kullandığımız aletlerdir. Bu aletleri piyasadan temin edebildiğimiz gibi bazen de yapacağımız işe uygun aletleri kendimiz yaparız.

Kırık okul masalarını değerlendirerek ahşap oyma eserler üretiyorsunuz. Bu alanda şimdiye kadar ürün bazında hangi çalışmalar geçti elinizden?

Okul depolarında âtıl durumda bekleyen, öğrencilerin devirmeleri neticesinde fiziki bütünlüğünü yitirmiş veya ömrünü tamamlaması sonucunda kullanılmaz duruma gelen sıralardan şu ana kadar pano şeklinde bir avcı tablosu, bir kılıçlı korsan figürü, yıldız içerisine oturtulmuş stilize edilmiş Selçuklu çift başlı kartalı, âtıl durumdaki sıraları kullanarak yaptığımız çalışmalardan birkaçıdır. Bu çalışmalardan arta kalan küçük parçalar ile de günlük hayatta kullanacağımız masaüstü telefon tutucular,  kolye uçları, bıçak sapları ve benzeri küçük çalışmalar yapmaktayım.

Sıfır Atık Projesi nasıl ortaya çıktı? Projenin mimarı kimdir? Proje kapsamında neler yapıldı?

'Sıfır atık' israfın önlenmesi, kaynakların daha verimli kullanılması, atık oluşumunun önlenmesi, geri dönüşüm malzemelerinin ayrı ayrı toplanmasıdır. Sıfır atık projesi Sayın Başkanımızın değerli işleri Emine Erdoğan ın liderliğinde sürdürülen bir geri dönüşüm projesidir

Ben de çalışmalarımda toplumsal duyarlılığı artırmak, ülke ekonomisine katkı sağlamak, gelecek nesillerden emanet aldığımız doğaya bir nebze de olsa katkı sağlamak için bu projede yer almak istedim. Çevremdeki kişiler bir kuksa bardağın odundan, bir kolye ucunun terkedilmiş bir piknik alanında mangalda yarısı yanmış ve bırakılmış bir tahta parçasından yapıldığını duyunca çok şaşırıyorlar ve inanıyorum ki artık etraflarında geri dönüştürebilecekleri malzemeleri daha dikkatlice inceliyorlar.

`height=

Çalışmalarınızda kullandığınız figür ve desenlerinizi de konuşalım;

Çalışmalarımda kullandığım desenler, bazen geçmişte ecdadımızın kullandığı Türk motiflerinden, bazen yabancı sanatçıların eserlerinden ilham alınarak, bazen de gerçek resimlerin kendimizce stilize edilerek ahşaba yansıtılmaktadır. Ama belirli bir aşamadan sonra asıl amacımız, geçmişte kullanılan motifler ile günümüzün sentezini yaparak kendimize özgü olan motiflerimizi çizmemiz ve onları ahşaba nakşetmemizdir. Bu bağlamda yine atık malzemelerden sanayi palet tahtası kullanarak yaptığım dergilikteki ayak motiflerinin tamamı ve tek parça çam ağacından oyduğum değerli eşya kutusundaki motiflerin tamamı kendi çizimlerimdir.

Yılsonu sergisi için hangi çalışmaları hazırladınız?

Yılsonu sergisi için ceviz ağacından serbest stille oyma tavus kuşu panosu, kayın ağacı avcı figürü, kayın ağacı korsan figürü, ıhlamur ağacı gerçek bir köpek yavrusu resmine bakılarak yapılmış olan oturan köpek figürü, kayın ağacından yapılmış stilize edilmiş çift başlı Selçuklu kartalı, çam ağacından palet tahtalardan yapılmış dergilik, çam ağacından değerli eşya kutusu, ceviz ağacı değerli eşya kutusu ile beraber geri dönüşümden elde edilmiş üçadet bıçak, arzumuza göre değişik desenler çizilmiş telefonluklar, yine fırıncının yakmak üzere olduğu artık tahtalardan yapılmış şifreli kilit ve 30 un üzerinde çift yönlü işlenmiş çeşitli kolye uçları şu an hatırıma gelen yaptığım çalışmaların bazılarıdır.

Bunlardan hangileri ziyaretçilerin ilgisini çekti?

Yılsonu sergisinde benim çalışmalarını içerisinde ziyaretçilerin en çok dikkatini çeken tavuskuşu çalışmam oldu. Pandemi döneminde dört ay süren, tüylerinin üzerindeki tek tek ince işçilikler, dalların ana gövdeden kabartma bir şekilde ayrılması çok dikkat çekti. Ayrıca küçük ziyaretçilerimizin dikkatlerini ise çatı inşaatından artan çam ağacı tahta parçalarından yekpare olarak yaptığım traktör-römork ikilisi ve bir fırıncının yakacak malzemeleri içerisinden aldığım tahta parçalarından yaptığın puzzle kilit ya da şifreli kilit adıyla da anabileceğimiz oyuncak kilit ziyaretçilerimizin dikkatini çekti. Yaptığım bıçak çalışmalarında kırık bıçak ve kırık makas parçalarını kullandığımı duyunca ziyaretçilerimiz şaşkınlıklarını gizleyemediler.

Atık malzemelerden şifreli kilit yapma fikri nasıl ortaya çıktı? 

Şifreli kilit yapma fikri tamamen doğaçlama olarak gelişti. Asıl hedefim, gençlerimize ve şehir hayatında büyümüş ziyaretçilerimize geçmişte kullanılan samanlık ve müştemilat tarzı yerlerde bulunan ahşap kilitlerden bir örnek yaparak çalışma sistemini anlatmaktı. Bu konuyu araştırdım ve araştırmalarım esnasında bu kilidin benzer bir örneğini gördüm. O örnekten yola çıkarak elimdeki atık malzemeleri değerlendirme fikri belirdi aynı akşam hemen projeyi tamamladım. Oğlumun çok ilgisini çekti. Yaklaşık bir saatlik çalışma sonunda şifreyi buldu, evimizde ilk o bulduğu için diğer aile bireylerine büyük bir gurur ile çözümü anlattı ve o gece uyuyana kadar da elinden bırakmadı.

Öğrencileriniz de mutlaka çalışmalarınızı görerek ahşap oymaya meraklanmıştır. Öğrencilerinizden eline iskarpela alan var mı?

Ahşap oyma işini sanat olarak, meslek olarak, hobi olarak her ne amaçla yaparsak yapalım kullandığımız aletler her zaman keskin ve tehlikelidir. Bu sebeplerden dolayı küçük yaştaki yavrularımızın iskarpela çalışmalarına geçmeden önce kendilerini onların haberi olmadan doğaçlama olarak birtakım gözlemler ile değerlendiririz. Bu değerlendirmenin içerisinde çocuğumuzdaki hareketlilik, söylenenin dışında işler yapma arzusu, izinsiz aletleri kullanma isteği, dikkatli çalışma gibi kriterlerimiz vardır. Bu değerlendirmede olumlu izlenim bırakan öğrencilerimiz iskarpela ve bir bıçak ile hocasının uygun gördüğü zaman başlayabilir. Bu sürece gelinceye kadar yavrularımız kıl testeresi ile basit kesme çalışması, törpü ve zımpara ile şekillendirme çalışması,  çizim ve teknik becerisi, üçboyutlu görsel inceleme çalışması gibi yöntemler ile küçük eserler üretmeye başlayabilirler. Az önce belirttiğim kriterlerde başarılı olan öğrencilerimiz bedenen de gerekli olgunluğa erişmiş ise iskarpela ve bıçak kullanabilir.

`height=

Celal Hoca: Çöp diye bir şey yoktur.

Hasbihalimize sizin ilave etmek istediğiniz hususlar nelerdir?

Ben öğrencilerime sınıfta anlatırken 'Çöp diye bir şey yoktur.' cümlesi ile başlıyorum geri dönüşümü anlatmaya. Burada değerli okuyucularımızdan bir istirhamım olacak. Evimizdeki plastik, kâğıt, cam şişe ve özellikle pil atıkları, kimyasal atıklar, kızartma yağları ve metal grubu atıklarımızı ayrıştırarak biriktirirsek geri dönüşüm konusunda hem ekonomimiz hem de doğamız kazanacaktır. Özellikle Marmara Denizi nin bugünlerde bizlere attığı müsilaj çığlıkları bunun ne kadar önemli olduğunu göz önüne sermektedir.

Dünyada açlık ve yoksulluk sıkıntısı ile mücadele eden bunca ülke varken elimizdeki kaynakları bilinçli kullanmalıyız. Bu konuda yüce Rabbimiz Kuranı Kerim`de 'Ey Ademoğulları! Her namaz kılacağınızda güzelce giyinin, yiyin için fakat israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.' ayeti kerimesi ile bizlere uyarıda bulunulmuştur. (A`raf  suresi 31. Ayet)

Ben de çalışmalarımda hem madden hem manen gelecek kuşakların kaynaklarına sahip çıkmak, onlara daha yaşanılabilir bir dünya devretmek için kendi dünyamda geri dönüşümü beni görenlere örnek teşkil etmesi ve yaygınlaşması adına yaşıyorum. Tamamını engelleyemem ama sahile vuran denizyıldızlarından bir tanesini kurtarmak gibi, bir kişi de bile değişiklik yapabilirsem ne mutlu bana.

Son olarak okuyucularımıza nasıl bir mesaj iletmek istersiniz?

Allah ın izniyle tünelin sonunu görmeyi umut ettiğimiz pandemi sürecinde bir hobi ile uğraşmanın değerinin ne kadar büyük olduğunu ben şahsım ve ailem adına çok güzel anladım. Okuyucularımızdan da kendi ilgi ve alakaları ile ilgili bir hobi edinmelerini, herhangi bir sanatsal çalışmayı kendi zevklerine göre takip etmelerini ve küçük yaşlardaki henüz açmamış tomurcuklarımızı bu yönde yönlendirmelerini rica ederim.  Bir hobisi, bir uğraşı olan insan her zaman insanlığa faydalıdır ve ondan hiçkimseye zarar gelmez.

İlginiz için teşekkür ediyorum.

Sabırla hasbihalimizi okuyan, bizlere değer veren dostlarımıza sizin nezdinizde teşekkürlerimi sunarım. Saygılarımla tüm okuyucularımıza sağlıklı, huzurlu, mutlu bir ömür diliyorum.