Esenler Belediyesi Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi ev sahipliğinde,  21 Aralık Perşembe günü Mete Yurdaün’ün objektifinden “Ülkeler ve Mevsimler“ fotoğraf sergisinin açılışı sanatseverler tarafından büyük ilgi gördü. 

Dünyanın o bir ucundaki ülkelerde yaşayan kültürü, mevsimi, doğayı sadece fotoğrafları ile paylaşmakla kalmayıp, ufuk açıcı düşüncelerini, mesleki tecrübelerini, entelektüel birikimini, mesleğine olan tutkusunu ve en önemlisi dostluklarını paylaşan Kıymetli fotoğraf sanatçısı Mete Yurdaün ile söz fotoğrafın… 

2023 yılının son söyleşisini fotoğraf sanatı üzerine gerçekleştirdik. Siz değerli okurlarımızın ilgilerine sunuyoruz. 

Whatsapp Image 2023 12 30 At 10.03.30

Müzeyyen Hülya GÜNAY: Efendim sizi tanıyarak başlamak isteriz. Mete Yurdaün kimdir?

Mete YURDAÜN: Mete Yurdaün, 1953 İstanbul doğumludur. Kabataş Erkek Lisesi ve İTÜ Metalurji Mühendisliği bölümü mezunudur. Fotoğrafa 1985 yıllarında İfsak (İstanbul Fotoğraf Sinema Amatörleri Derneği) eğitimleriyle başladı. Mehmet Bayhan, Sabit Kalfagil, İsa Çelik, Gültekin Çizgen, Nevzat Çakır gibi ustalardan eğitim aldı. Daha sonra çeşitli sebeplerden fotoğrafa ara verdi. 2016 yılı itibariyle İfsak (Doğa Manzara Grubu) ile fotoğrafla tekrar bütünleşti. Aynı sene Anadolu Üniversitesi Fotoğraf ve Kameramanlık bölümünü bitirdi. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Grafik Tasarım Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak fotoğraf dersleri verdi. Halen T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı Yurtdışı Türkler ve Akraba toplulukları Başkanlığı’nda (YTB) ve İstanbul Tasarım Merkezi’nde (İTM) fotoğraf eğitmeni olarak görev almaktadır. İfsak Doğa Manzara grubu ile birlikte ''Manzaralar’’ adlı yayınlanmış bir kitabı mevcuttur. Yine aynı grubun düzenlediği sergide fotoğrafları sergilendi. Cumhuriyetimizin 97. yıldönümüne denk gelen, ''Yaşam/Doğa-Manzara'' isimli kişisel sergisi FSM Vakıf Üniversitesi sitesinde online olarak sergilenmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi İSKİ ve İFSAK tarafından ortak olarak yürütülen, halen devam eden İstanbul'un Tarihi Su Yolları projesinde çeşmeler, su terazileri, su kemerleri, su taksimin yapıldığı yerlerin (Maksem) fotoğraflanmasında görev almaktadır. İSKİ tarafından yayınlanan ‘’Suyun Hafızası Tarihi Su Yolları’ ’kitabında fotoğrafları yayınlanmış ve Mecidiyeköy Sanat Galerisinde, ortak sergide eserleri sergilenmiştir.  Röportaj konumuz olan, Esenler Belediyesi bünyesinde Dr. Kadir Toptaş Kültür Sanat Merkezi’nde ‘’Ülkeler ve Mevsimler’’ adlı kişisel sergimiz devam etmektedir. 

FIAP (The International Federation of Photographic)  ve PSA (Photographic Society of America) patronajlı fotoğraf yarışmalarında Altın, Gümüş, Bronz Madalyalar, jüri özel ödülleri ve birçok sayıda sergileme almıştır. 2021 ve 2022 Yıllarında FIAP Tarafından AFIAP ve EFIAP unvanı ile onurlandırılmıştır. Yine 2022 yılında ‘’NICOSIA PHOTOGRAPHIC SOCIETY, CYPRUS’’ tarafından verilen, Artiste sertifikasına layık görülmüştür. Ayrıca Enes Yurdaün tarafından yönetilen ‘’Misafir”, “Kıymık” ve''4 Gün 3 Gece'' adlı kısa filmlerde rol almıştır.

Müzeyyen Hülya GÜNAY: Fotoğraf sanatına ilginiz ilk ne zaman başladı? Bu alanda uzmanlaşmaya karar verme öykünüzü paylaşır mısınız? 

Mete YURDAÜN: Fotoğraf sanatına ilgim üniversite yıllarında başladı. Emekli olduktan sonra daha fazla vakit ayırmaya başladım. İkinci üniversite olarak fotoğrafçılık okudum. Eğitmenliğim sırasında öğrencilerimle iletişimim beni daha çok teşvik etti ve son 7-8 senede İFSAK(İSTANBUL FOTOĞRAF SİNEMA AMATÖRLERİ DERNEĞİ) ile yapmış olduğum gezilerle fotoğraf sevgim doruk noktasına çıktı. 

Müzeyyen Hülya GÜNAY: Sanatınızı besleyen, size ilham olan fotoğraf sanatçıları kimlerdir?

Fransız fotoğraf sanatçısı Henri Cartier-Bresson ve bizim değerimiz Ara Güler.

Whatsapp Image 2023 12 30 At 10.03.44

Müzeyyen Hülya GÜNAY: Her fotoğrafın bir hikâyesi var mı, objektifinize yansıyanları nasıl belirliyorsunuz?

Mete YURDAÜN: Her çektiğiniz fotoğrafın hikâyesi yok. Örneğin bir yerde 20-30 kare fotoğraf çekiyorsunuz, bunlardan biri doğru fotoğraf oluyor, belki de hiçbiri doğru olmuyor. Bu fotoğraflardan doğru olanını seçiyorsunuz, işte bunun hikâyesi oluyor. Objektifinize yansıyanı nasıl belirliyorsunuz derseniz, bu biraz birikim, tecrübe işi. İlk önce bir fotoğraf çekmeye karar veriyorsunuz, bunun mutlaka bir hazırlığı olması gerekiyor. Güneş nereden doğuyor, nereden batıyor, o günün hava şartları nasıl bunları araştırıp fotoğraf çekmeye kara veriyorsunuz, sonrasında fotoğraf bilgilileriniz, tecrübeniz gözünüzün önünden geçiyor.  Henri Cartier- Bresson’un dediği gibi,  aklınızı, gözünüzü,  yüreğinizi bir hizaya getirip deklanşöre basıyorsunuz.

Müzeyyen Hülya GÜNAY: Fotoğraf sergilerinde yorgunluğunuzu alan, size iyi gelen en keyifli an nedir?

Mete YURDAÜN: Çektiğiniz fotoğrafta hissettiklerinizi, duygularınızı meraklıları ile paylaştığınızda o hisleri sergiyi gezen kişiler hissediyorsa en güzel an bu.

Müzeyyen Hülya GÜNAY: “Ülkeler ve Mevsimler” fotoğraf serginiz,  Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi'nde büyük ilgi görüyor. Kaç ülkede, kaç mevsim geçti?

Türkiye hariç 8 ülkede, 4 mevsim geçti.

Whatsapp Image 2023 12 30 At 10.04.10

Müzeyyen Hülya GÜNAY: En çok nerede fotoğraf çekmeyi sevdiniz?

Mete YURDAÜN: Hepsini sayabilirim. Ama Fas ön plana çıkabilir. 

Fas’ı ön plana çıkaran nedir ve 2017 yılında Fas'ta çekilmiş " Merzifo’da Uyumak" adlı eser oldukça etkileyici neler söylemek istersiniz? 

Türkiye’nin 11 katı büyüklüğündeki Sahra Çölü’nün Fas’ta kalan Merzouga (Merzifo) diye adlandırılan kısmında çekilen fotoğraf serisinden biri. Dolayısıyla bütün olarak cevap vermek isterim. Atlas dağlarından indikten sonra, sabah gün doğumu ışığıyla küçük kervanı fotoğraflamak üzere çölde çadırlarda geçirilen bir gecenin sabahında bu fotoğrafları tele objektif yardımıyla çektim. Fas Çölü’nün gizemli ve tabi sahipleri ve “mavi giyinenler”  olarak bilinen Tuaregler, binlerce yıllık milli kimlikleri, farklı yaşam biçimleri, örf ve adetleriyle gizemli ve özgün bir topluluk olarak dikkati çekiyor. Çölde daha çok deve turları düzenliyorlar. Erkeklerin niye peçe taktığını sorduğumuzda:

‘’Birisiyle konuşurken yüz ifadeleriniz değişir. Karşı taraf bu yüz ifadeleriyle sizi yargılayabilir. Kızgın, ciddi, rahat, üzgün, ilgili veya ilgisiz olduğunuzu öğrenebilir ama peçe sizi her zaman gizli ve belirsiz kılar böylece karşı taraf sizi sadece konuştuğunuz sözlerle yargılar. “ Diye cevapladılar. 

Tuaregler kadına en fazla saygı duyan toplum olduklarını işaret ettiler. Aynı Tuareg: “Kadına şiddetle mücadele etmek için düzenlenen bazı toplantılara davet edildiğimizde şaşırıyoruz. Toplantılarda kendimizi sanki başka bir dünyadan gelmiş gibi hissediyoruz. Kendine medeni diyen bazı toplumlar kadına şiddet uyguluyor. Bu olmayacak bir şey. Bizi gerici diye nitelendirenler, kadına şiddet uyguluyor” ifadelerini kullandı. Bu sohbetler sonucunda da bu fotoğrafları çekmek büyük bir zevk oldu.

Whatsapp Image 2023 12 30 At 10.03.53

Müzeyyen Hülya GÜNAY: Farklı bir çöl fotoğrafı "Çölde Işık ve Gölge" neden siyah beyaz?

Mete YURDAÜN: Fotoğrafta renk çok önemli, sergimde birkaç çöl fotoğrafım var. Turuncu ve mavinin kontrast teşkil ettiği ama S/B eğer ışık iyi ise gölgeler ışıklar ruhani bir etki veriyor. Bu fotoğrafımda, ışığın gölgenin bir grafik oluşturduğu bir fotoğraf. Renklisinden daha etkileyici geldi.

Müzeyyen Hülya GÜNAY: Nepal'de cenaze töreni çekimini kadraja almanın zorlukları oldu mu, neler yaşadınız?

Mete YURDAÜN: Bir zorluk yaşamadık. Ama fotoğraf bir iletişim aracı, insanlarla ilişki kuruyorsunuz, dertlerine ortak oluyorsunuz, fazla rahatsız etmemek kaydıyla çekimlerinizi hassasiyetle yapıyorsunuz.

Müzeyyen Hülya GÜNAY: Poyralı/ Kırklareli'nde çekilmiş "Pandemi" eserinizin öyküsü nedir?

Mete YURDAÜN: Bir gurup arkadaşla daha önce programlayıp Poyralı Köyüne gittik.  Öncesinde her zaman olduğu gibi, Poyralı’nın kültürünü, mekânını, insan yapısını araştırıp, ona göre hareket ettik. Örneğin insanları o kadar sıkmışlar ki fotoğraf çekelim diye, kapılarını bile açmıyorlar. Bu fotoğrafta insanlarla sohbet edip şerbetimizi içtikten sonra doğal olarak kendilerini bırakıyorlar. Pandeminin yeni bittiği dönemde olduğu için, kadın maskeli o yüzden adına PANDEMİ dedim.

Whatsapp Image 2023 12 30 At 10.04.31

Müzeyyen Hülya GÜNAY: Takdir edersiniz ki, fotoğraf sanatçısı olmanın zevkli yönleri kadar meşakkatleri de var. Ailenizin desteği çok kıymetli, neler söylemek istersiniz? 

Mete YURDAÜN: Her şeyden önce sanatçı olmak o kadar kolay bir şey değil. O yüzden ben kendimi iyi bir amatör fotoğrafçı olarak görüyorum. Dediğiniz gibi çok meşakkatli yönleri var.

Ön hazırlıkları yaptıktan sonra çekim aşamasında ekipmanların taşınması, kurulması bir hayli zor. Bu konuda eşimin fotoğrafla hiç ilişkisi olmadığı halde bana verdiği destek inanılmaz. Bu vesileyle biricik eşime tekrar tekrar teşekkürlerimi iletirim. Ayrıca beni teşvik eden sergimin ismini öneren oğlum Enes'in katkılarını unutamam. Ailemin her süreçte yanımda olması çok kıymetli, ayrı bir motivasyon kaynağı diyebilirim. 

Müzeyyen Hülya GÜNAY: Farklı ülkeler, farklı kültürler, birikmiş seyahat hatıralarınız, edebiyat ile ilgilenir misiniz? Seyahat notlarınız var mı?

Mete YURDAÜN: Maalesef edebiyat yönünde bir kabiliyetim yok, daha çok fotoğraf altlarında hikâye olarak belirtiyorum. Ama şiiri çok severim. Âşık Veysel, Nazım Hikmet, Necip Fazıl Kısakürek…

Yılların birikimi, emeği bir film şeridi gibi gün yüzüne çıktı. "Ülkeler ve Mevsimler" sergisinin hissettirdikleri…

Dediğiniz gibi bir film şeridi gibi geçti.  Hissettiklerimi, duygularımı, gezdiğim yerlerin kültürünü, doğasını sevgili fotoğraf severlere aktarabilmişsem ne mutlu bana. Sanatseverlerin her sorusu, ilgisi ile o anları yeniden yaşamak heyecan verici, sergiye olan ilgiden son derece memnunum, müteşekkirim. 

Röportajımızın sonunda eklemek istedikleriniz ve fotoğraf sanatına ilgi duyanlara tavsiyeleriniz...

İlginiz için çok teşekkür ederim. Fotoğraf sanatına ilgi duyanlara tavsiyelerimi, ustaların sözleri ile belirtmek isterim.

"En iyi makina en iyi fotoğrafı çekseydi en iyi daktiloya sahip olan da en iyi romanı yazardı." Ara Güler

" Birçok fotoğrafçı daha iyi kamera aldıklarında daha iyi fotoğraflar çekeceklerini düşünürler. Daha iyi bir kamera, kalbinde ya da kafanda bir şey yoksa senin için bir şey yapamaz." Arnold Newman

Yani kullandığınız ekipman hiç önemli değil. Yeter ki sizde fotoğraf sevgisi olsun.

Günün birinde nasılsa iyi bir ekipman alırsınız, ama fotoğraf sevgisi satın alınmaz.