Yıllardır yazdığım ve üzerinde durduğum bir konu var. Ama bir değişim sağlanamadı. Müzisyen dostum Hakan Cevher, 'bayram tebriği atınca' konuya bir kez daha akademisyen hocalarımın görüşleriyle değinmek istedim.
Günümüze kadar ki görüşlerim
Her yıl idareci olmak isteyen akademisyenlere, kurslar açılmalı Devlet yönetimi, kanunlar, idarecilik, 2547 sy. Kanun, Disiplin kuralları v.b. bilgi verilmeli, sınavda başarılı olup belge alanlar arasından atamalar yapılmalıdır. Sürpriz atamalarla idarecilik olmaz. İdarecilik, yönetimdeyken öğrenilemez.
Kısaca
YÖK Başkanı Prof. olmalıdır. Ancak YÖK üyeleri her Öğr.Ü y. unvanından (6 Prof.,3 Doç., 2 Dr.Öğr.Ü y.) dengeli olarak atanmalıdır.
Ü AK Başkanı Prof. olmalı, ama kurulda Rektörler yer almamalı, kurul üyelerinde unvanlar dengeli sayıda olmalıdır.
OSYM Başkanı ve Yard. Prof. olmalı, Yönetim Kurulundaki
a) 'Milli Eğitim Bakanlığından en az Genel Müdür düzeyinde bir temsilci' iptal edilmelidir,
b) 'Yükseköğretim Kurulundan Yürütme Kurulu üyeleri arasından belirlenecek bir temsilci' iptal edilmelidir,
c) 'Devlet Personel Başkanlığından en az Başkan yardımcısı düzeyinde bir temsilci' iptal edilmelidir,
ç) Devlet üniversitelerinde görevli Öğretim Ü yeleri arasından Yükseköğretim Kurulunca seçilen bir temsilci' değil, 'dört Prof. temsilci' olmalıdır
Rektör ve Rektör Yard. Prof. aranmalıdır.
Dekan ve Dekan Yard. ve Müdür ve Müdür Yard. varsa 'hem unvan' hem 'idarecilik nosyonu', yoksa 'idarecilik nosyonu' olmalıdır.
Yeni ismiyle 'Lisansüstü Eğitim Enstitüsü', eski simlerle 'Sosyal Bilimler Enstitüsü, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Fen Bilimleri Enstitüsü' Müdürlerinde Prof., yardımcılarında ise 'idarecilik nosyonu' aranmalıdır.
Önce Hakan Cevher Bey`e yazdım
'Dostum merhaba... Bayram tebriğini gördüm, şık olmuş..
Dekan/Yard. ve Müd./Yard. hakkında unvanlar üzerinden bir yazı hazırlıyordum. Sizin ki farklı geldi?
1/Bugüne kadar çok unvanlı ile çalıştınız. Şimdi Öğr.Gör. arasından seçmiş siniz..Nedeni var mı?
2/ Önemli olan unvan mı yoksa idarecilik nosyonu mu?
3/ İdareci alt unvanda olursa, 'üst unvanlılara yaptırım koyamaz'a katılıyor musunuz?
4/ 2547 ye hangisi uyuyor?'
Prof. Dr. Hakan Cevher (Ege Ü niv.)
Sevgili dostum,
Öğretim Görevlilerinden mülhem müdür muavinlerini seçme sebebim üzerine şunları söyleyebilirim:
1. Burada unvanı ile kasılmak sorunu olanlar yerine, unvansız ama eli iş tutan arkadaşlara görev vermek, müdürün elini çok rahatlatıyor.
2. İdare konusunda unvan aramak bana göre en büyük yanlış. Bir kişi profesör olunca -bizim ülkemizde- hemen idarecilik yeteneklerine sahip oluyor. Halbuki ulaşabildiği en yüksek farkındalık, kendi işinde ne kadar cahil olduğudur.
3. Akademik unvanların, idare mekanizması ile değil, akademik üretkenlikle ilgili olması gerektiğini savunanlardanım. Aynı minvalde bir kalp cerrahının Rektör olmasının ne kadar abes olduğunu sanırım tartışmamak gerek artık. Bu nedenle yönetim meselesinin ön koşulları olmalıdır: İhale kanunu, muhasebat, kanun, nizam, yönetmelik bilmeli, asgari iki lisan bilen, asgari 5 yıl deneyimli olan, tüm saydıklarımı belgeleyebilen kişilerden seçilmelidir. Ancak bu kişilerin başvuruları Cumhurbaşkanlığı tarafından değerlendirilmeli ve liyakat dikkate alınarak atanmalı, yardımcıları da bu şekilde donanımlı olmalıdır.
4. Yaptırım meselesi unvan ile değil, kanun maddeleri ile olur. Yeter ki bu maddeler bilinsin ve doğru uygulansın. Hiçsorun çıkacağını sanmam. 2547`ye her ikisi de uyar.
Bilvesile, sağlıklı ve mutlu bir hafta sonu dilerim canım efendim.'
Devam edecek; .
