Bildiğiniz gibi, 675 sayılı KHK ile kaldırılan Rektörlük seçimlerine ilave olarak vakıf üniversitelerine Rektör atamalarında da düzenlemeye gidildi.
MADDE 85- 2547 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin (a) fıkrasının birinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'Devlet üniversitelerinde rektör Yükseköğretim Kurulu tarafından önerilecek, profesör olarak en az üçyıl görev yapmış üçaday arasından Cumhurbaşkanınca atanır. Bir aylık sürede önerilenlerden birisinin atanmaması ve Yükseköğretim Kurulu tarafından, iki hafta içinde yeni adaylar gösterilmemesi halinde Cumhurbaşkanınca doğrudan atama yapılır. Rektörün görev süresi 4 yıldır. Süresi sona erenler aynı yöntemle yeniden atanabilirler. Ancak aynı Devlet üniversitesinde iki dönemden fazla rektörlük yapılamaz. Rektör, üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü tüzel kişiliğini temsil eder. Vakıflarca kurulan üniversitelerde rektör, mütevelli heyetinin Yükseköğretim Kuruluna teklifi ve Yükseköğretim Kurulunun olumlu görüşü üzerine Cumhurbaşkanı tarafından atanır.'
2547 sy. Yükseköğretim Kanununa göre Devlet Ü niversitelerinde rektör, YÖK`ün aday başvurusu açıklaması, adaylarla mülakat ve 3 kişilik listenin Külliye`ye gönderilmesi ile Sn. Cumhurbaşkanı tarafından atanır. Ancak ilgili KHK (2018) ile İlk listeden 30 gün içinde atama yapılmazsa, YÖK ikinci bir üçkişilik liste gönderir, 15 gün içinde yine atama yapılmazsa, artık başvuran tüm adaylar düşer ve Sn. Cumhurbaşkanı`na istediği ismi atama yolu açılmış olur.
Vakıf üniversitelerinde ise rektör, Vakıf Mütevelli Heyeti`nin belirlediği adaya YÖK ün olumlu görüş vermesinin ardından yine Sn. Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 13 üncü maddesinin 675 sayılı KHK ile değişiklik yapılmadan önceki haline göre, vakıf üniversitelerine rektör adaylarının seçimi ve atanması ilgili mütevelli heyet tarafından yapılıyordu.
Yalnız, bu değişiklikte görüldüğü gibi önce 'vekaleten' atanır diye bir ibare yok..
Ancak, birçok vakıf rektörünün başında (V.) var. En son örnek İstanbul Topkapı Ü niversitesi`nde bir süredir V. olarak rektörlük yapan Prof.Dr Emre Alkin, 08 Nisan 2022 Kararnamesi ile rektörlüğe atandı.
O zaman durum şu mu?
1/ Vakıf Mütevelli Heyetin belirlediği rektör adayını, YÖK ve Sn. Cumhurbaşkanı dahil kimse değiştiremez?
2/ Mütevelli Heyet, süresi dolan Prof. yerine, yeni ismi görevlendirir, göreve başlatır. Ama V. kim verir? Yine açıkta kalmış!
3/ Heyet, yaptığı görevlendirmeyi YÖK`e bildirir, YÖK`te bir yazıyla V. görevini mi verir?
4/ Heyet bu arada 'atama' için yazıyı YÖK`e, YÖK de doğrudan Sn. Cumhurbaşkanımıza gönderir. Artık, Külliyeden yayınlanacak güne/aya kadar da V. görevi yapılmış mı olur?
Böyle oluyor ise, Vakıf Ü niversiteleri rektör ataması hiçbir yönetmeliğe, kurala bağlı olmayan bir sistem içinde gözüküyor.
Örnek: Vakıf Ü niversitesi`nde görev yapan bir Prof. Devlet Ü n. doğrudan rektör atanıyor, başka bir Vakıf Ü n. Prof. 'eksiğin var' diye önce bir Devlet üniversitesine atanıyor, 2 ay sonra bir başka Vakıf üniversitesine rektör atanıyor;
Veya, bir kişiyi rektör yapmak için, yayınlanan KHK`daki 3 yıl şartı kaldırılıyor, 'kişi' rektör atanıyor, akşam KHK yeniden eski haline çevriliyor;
İsimleri yazmıyoruz, zaten sizler biliyorsunuz; Merak edilen soru şu Kendi koyduğunuz kuralları bozarak yapılan atamalarla o üniversite ilk 500 e mi girmiş oldu?.. Elbette ki hayır!
Hangisi kurallı ve doğru!
Sn. Cumhurbaşkanımıza bilgilendirmek istiyor ve arz ediyoruz
1/ Vakıf ile Devlet Ü niversitesi rektör atama şartları neden farklı?
2/ Maaşını alamayan vakıf üniversitesi rektör ve akademisyenlerinin olduğu size bildiriliyor mu? Bildiriliyor ise, yaptırım var mı?
3/ YÖK`ün kararına rağmen, Devlet ile Vakıf Ü n. akademisyen maaşları neden eşitlenemedi? Çok mu güçlüler?
(Not: Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun un gerekçesinin 11 inci maddesinde 'vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışan öğretim elemanlarının mali haklarının Devlet yükseköğretim kurumlarında çalışan emsalleri ile eşitlenmesi öngörülmüştür.' hükmü yer almaktadır.10 Şubat 2022)
'YÖK, vakıf üniversiteleri ile devlet üniversiteleri öğretim elemanları arasındaki maaş farkını ortadan kaldırmak için bir düzenleme yaptı. Ancak vakıf üniversiteleri bu düzenlemeyi uygularken bazı sıkıntılar doğdu.' Doç. Dr. Murat Batı
https://t24.com.tr/haber/yasal-duzenleme-universite-ogretim-elemanlari-arasindaki-maas-farkini-ortadan-kaldirabildi-mi-yok-un-yorumu-kime-yaradi,898709
Devlet Ü niversitesi rektör adaylığı için15 günlük başvuru süresi açmak, sonra mülakata çağırmak, aralarından 3 kişi seçmek, ama Vakıf Ü n. rektör adayını mülakata çağırmamak, Mütevellinin dediğini yapmak etik olmasa gerek ve 'parası olanın kazandığı' bir sisteme yol vermek demektir.
Peki incinen, küstürülen ve hizmet için aday olan akademisyenler hiçdüşünülmüyor mu?
Ya da ilk liste ve ikinci listeden atama yapılmayınca YÖK Başkanı ve mülakatı yapan Prof.lar incinmiyor mu?
Oysa, ortak bir yol bulunarak, vakıf-devlet ayrımını kaldırarak sadece, üniversitesine odaklanmış liyakatlı ve ehliyetli rektör seçmek için kriterler koymak daha doğru değil mi?
Eğitim-Kültür-Sanat alanı gelişmeleri takip için @drgoktanay
