Gaziantep Ü niversitesi Eğitim Fakültesi| Eğitim Yönetimi nden Doç.Dr. Metin Özkan  tweetterden sormuş:  'Ü niversitelerde rektörlük seçimi kaldırılalı altı yıl olmuş. Ü zerinde o dönem tartışmalar olmuştu. Şimdi üzerinden yeterli zaman geçti acaba bu karar sonrasında rektörlük makamları güçlendi mi? Ü niversitelerimiz yönetsel olarak daha başarılı mı? Özerklik ne durumda?'

Her yazımın 6000`e yakın okunduğu için, ben de birçok hocamıza bu konuyu yazdım 'Değerli hocalarım, fikirlerinizi yazmak isterseniz, dosya oluşturup adınızla birlikte yayımlamak isterim.  Saygılarımla..' Göktan AY

Aydın Adnan Menderes Ü niversitesi Spor Bilimleri Fakültesi`nden Prof Dr Kürşat Karacabey  görüşlerini açıklamış:

`height=

Rektör ataması   ve Ü niversiteler;

Son yıllarda Ü lkemizde ki üniversitelerden yükselen Mobing, istifalar, huzursuzluklar ve başarısızlıklar gözleri Rektörler üzerine çekmiştir. Hemen hemen birçok üniversitede bu huzursuzluk başarısızlık ve mobingler cinayet ve fiziksel saldırılar ile anılır oldu üniversiteler;

Peki neden böyle oldu, buna bakalım.

YÖK normalde siyasetten uzak bağımsız bir kurum üniversitelerimizde özerk olması gereken kurumlar idi maalesef bunu koruyamadık.

Eski Rektör atama sisteminde, öğretim üyeleri demokratik yolla aday olan en az üçyıllık Profesör aday olabiliyor ve öğretim üyelerinin   oy vermeleri   sureti ile bir seçim süreçleri başlıyordu. 

Rektör Adayı öğretim üyelerini teker teker geziyor ekibini ve neler yapacağını projelerini öğretim üyeleri ile paylaşıyordu tanımadıkları ile de tanışıyordu. Bu sistemde Öğretim üyeleri oy verirken Akademik tecrübe, liyakat, yönetim tecrübesi projeler ve insani ilişkiler gibi hususlar ön plana çıkıyordu.

Seçim sonucunda belirlenen sıralama YÖK'e sunuluyor YÖK bu sıralamayı 3 e indirip Beyefendiye arz ediyor sonrası da Beyefendi Rektör atamasını gerçekleştiriyordu.

Bu sistemin en kötü tarafı 2. dönem kaygısından dolayı yoğun bir kadrolaşma ve üniversite içi hizipleşme idi. 

Bu demokratik sistem revize edilerek Rektörlük süresini tek dönem 5 yıl olarak belirlenmiş ve öğretim üyelerinin tercihleri ile belirlenmeye devam etmiş olması kanımca en doğru ve akılcı sistem olacaktı.

Peki şimdi nasıl Rektör atanıyor; .

Profesör kadrosunda olan herkes YÖK ün rektör atama ilanına başvurabiliyor. Rektör adaylarında, Görev süresi, akademik yeterlilik, yönetim tecrübesi, insani özellikleri psikolojik durumu gibi bir çok faktör dikkate alınmamakta en azından seçim olmadığı İçin öğretim üyeleri bu hususlar ile ilgili bir değerlendirme ve tercih yapamamaktadır.

Olay tamamen siyaset odaklı bir hal almış, Rektör adayı olan kişiler soluğu Ankara da siyasilerin kapısında ya da Cumhurbaşkanımıza bir şekilde ulaşama çabası içerisine girmiştir.

Rektör atamalarında üniversitelerden yükselen seste de 'Hakyol Vakfı, İlim Yayma ve Menzilcilerin ağırlığı ve etkisinin çok yüksek olduğu' yöndedir.

Rektör adayları ile YÖK ün tanışma toplantısı sonrası, Rektör adayları YÖK tarafından Cumhurbaşkanlığı Külliyesine sunuluyor isimler orada ki kurul tarafından üçe indirilerek Beyefendiye arz edilmektedir. 

Beyefendi de   maalesef ülkemizde ki ve dünyada ki önemli rolleri ve misyonu nedeni ile çok tanımadığı bu isimlerden birisini referans ağırlığına göre bir gece vakti rektör atıyor ve insanlar güne Rektör olarak günaydın diyorlar.

Bu sistem maalesef üniversitelerimize büyük zarar vermiş liyakatsız, yönetim tecrübesi olmayan sabıka kaydı olan ahlak zaafı içinde olan kişilere rektörlük yolunu açmıştır. Bu kişiler devletin her türlü imkanını kendi çıkar ve menfaatlerine kullanmaya ve üniversitelerde akademik cinayetler işlemeye başlamışlardır. Rektörleri Cumhurbaşkanı atadığı içinde kontrolsüz güçkullanımı ve üniversitelerine verdiği zarar noktasında herkes üçmaymunu oynamak sureti ile üniversitelerde büyük kan kaybına neden olmuştur.

Bu sistemden en kısa zamanda revize edilmiş seçim sistemine tekrar dönülmeli, rektör adayları başvurduğu üniversitenin çalışanlarının karşısına çıkarak kendini projelerini ekibi ile anlatmalı ve bunun sonucu seçim ile iş başına gelmelidir.

Eğitim sistemimiz siyaset ve her türlü cemaatten uzak, akıl ve bilimin ışında Türkiye Cumhuriyeti Devletinin çıkar ve menfaatleri noktasında yeniden yapılanmalıdır.

Saygılarımla'

Görüş belirtmek isteyen akademisyenlerimiz için sayfamız hep açık olacak..

Bekliyoruz; .