`height=

İTÜ T.M.D. Konservatuarı Çalgı Yapım Bölümü mezunumuz,  Lutiye Naim İYİGÜ N ile yaptığımız söyleşiye devam ediyoruz;

AY: Sosyal medyada hep klarnet bitmiştir diye tweet atıyorsunuz. Siz, 'her çalgıyı onarmak' değil de klarnet üzerine mi yoğunlaştınız?

İYİGÜ N: Aslında bakım onarım için enstrüman tercihim yok. Elektronik müzik aletleri haricinde birçok enstrümanın bakım onarımını yapmaktayım. Atölyeme gelen enstrümanların çeşitliliği biraz da atölyemin kapasitesi ve bulundurduğum ekipmanlarla ilgili. Atölyemde ud, keman, tanbur, bağlama, kanun, gitar, çello gibi enstrümanlarında bakım onarımını rahatlıkla yapmaktayım. Klarnet ve nefesli sazların ağırlıklı olması klarnet sanatçısı olmamdan dolayı oluşan çevrem ve ülkemizde nefesli sazlar bakım onarımını yapan atölye sayısının az olmasıdır. 

AY: Klarnetinin bakım onarımı, diğer çalgılara göre zor mu? 

İYİGÜ N: Klarnet bir nefesli çalgı olduğundan yaylı ve mızraplı çalgılar gibi icracı tarafından akort edilebilen bir çalgı değildir. İmalat sırasında akortlu olarak üretilir. Bakım onarım sırasında ise güderi, mantar, yay değişimi gerekir. Bu işlemleri yaparken perdelerin açılma kapanma mesafelerini, yayların sertliğini iyi hesaplayıp akortlu bir şekilde icracıya teslim etmeniz gerekir. Klarnet bakım onarımı bu nedenle biraz daha meşakkatlidir. Çünkü çalgıda doğru sesin çıkmasının yanı sıra tuş hassasiyetinin de dengeli olması çok önemlidir. Özellikle reglaj ayarı yapılmamış çalgılarda doğru ses çıksa bile icracıda kas zorlanmalarına sebep olabilir.

AY: Çalgıların saklandığı/bulunduğu yerler nasıl olmalı?

İYİGÜ N: Tüm çalgılar oda sıcaklığında, nemden arınmış, kapalı ortamlarda tutulmalıdır. Çalgılar duvara yaslanmamalıdır. Eskiden asılırdı. Şimdi her çalgı için stand var. Buralarda muhafaza etmek daha doğru olacaktır. Günlük çalışma yapılmıyorsa kutusunda muhafaza etmelisiniz. 

`height=

AY: Hala çalgı müzemiz yok. Balıkesir Sempozyumu`nda Prof. Dr. Uğur Türkmen 'iyi bir Müzik Müzesi kurulması için, çok farklı salonlara ve uzman kişilere ihtiyaçvar. O yüzden ülkemizde bir çalışma da yok' dedi. Ne dersiniz? 

İYİGÜ N: Hocamızın yorumuna katılmıyorum. Bence problem öncelikler ve bakış açısından kaynaklanıyor. Benim öğrencilik yıllarımda toplumun genelinin müzikle olan ilgisi sadece eğlenceye yönelik ve düğünlerle sınırlıydı. Sanatçı olmak garip karşılanıyordu. Sevindirici olan şu ki son yıllarda Türk müziğine ve çalgısal müziğe olan ilgi artarak devam etmekte. Müziğe olan bakışımız bir kültür ve folklor olarak algılanmaya başlar, kıymet ve saygı görürse birçok şeyin elde edilebileceğini düşünüyorum. Özellikle devletin kurumlara ayırdığı bütçelerde kültür ve sanat ön sıralara çıkabilirse birçok şey hayata geçirilebilir. Ü lkemizde çalgı yapım ve müzik teknolojileri bölümlerinden mezun olan çok kıymetli Organologlar (Enstrüman Bilimciler) vardır. Fırsat verilirse her şey mümkün olur. 

AY: Afyon ve Bursa Müzik (Müzesi) Koleksiyonlarını ve AKM`de açılan Çalgı Sergisi`ni gezdiniz mi? Görüşlerinizi almak isteriz.

İYİGÜ N: Müzeleri ve AKM`de açılan çalgı sergisini gezme fırsatım olmadı. Sosyal medyadan takip ettim. Ankara`da yeni açılan CSO Salonumuzun bir bölümünde açılan eski çalgılar sergisini gezdim. Ü niversitede Öğretim Görevlisi olduğum yıllarda bir bahar şenliğinde Rektörlüğün de desteğiyle farklı enstrümanlardan oluşan bir sergi açma fırsatım oldu. Bu tip sergilerden önce enstrümanlar üzerinde bakımlar yapılmalı. Böylece ziyaretçilerin daha çok ilgisi çekilebilir. 

AY: Sizce ülkemizde neden bir Müzik Müzesi kurulamıyor? 'Müzik ara insan gücü' yetiştirilemiyor?

İYİGÜ N: Önceliklerimizin burada devreye girdiğine inanıyorum. Sanata gereken destek verilirse bu sorunlar yavaş yavaş ortadan kalkacaktır. 

AY: Çalgı bakım-onarım pahalı bir iş mi? Çalgılarda, kaçyılda bir bakım yapılmalı?

İYİGÜ N: Çalgı bakım ve onarımında kullandığımız malzemelerin büyük bir kısmı maalesef yurtdışından gelmektedir. Dolayısıyla günümüz şartlarında biraz masraflı olabiliyor. Ancak Avrupa ülkeleri ile kıyaslarsak yine de malzeme ve işçilik ücretleri oldukça düşük kalacaktır. 

Çalgılarda bakımlar 6 ayda bir yapılmalı. Genel bakım ise 2 yılda bir mutlaka yapılmalıdır. Klarnet özelinde örnek verecek olursak 6 ayda bir genel temizlik yapılmalı, akort ve reglaj ayarları yenilenmelidir. 2. yılın sonunda genel bakımda güderi, mantar ve yaylar değiştirilmelidir. 

AY: 'Naim İyigün Müzik Aletleri Bakım Onarım Merkezi' var. Sizi sosyal medyadan mı buluyorlar?

İYİGÜ N: Evet genelde sosyal medyadan ulaşıyorlar. 'enstrumanbakimonarim.com' adında bana ait bir web sitem de var. Müzisyen çevrem ve daha önce bakım onarım yaptığım değerli icracıların da tavsiyeleri insanlar bana ulaşıyor. Şahsen ya da kargo ile enstrümanlar bana ulaştırılıyor.  Ben de bakım onarım yaptıktan sonra kendilerine iletiyorum. Soyadımdan dolayı bir de sloganım var 'İYİGÜ N`lerde kullansınlar.'

AY: Türkiye`de çok fazla çalgı bakım-onarımı yapan var mı? Aralarında bilgi alışverişi var mı? Bir birlik/dernek/vakıf var mı?

İYİGÜ N: Sadece bakım onarım yapan atölye sayısı çok fazla değil aslında. Ancak Türk Musikisi çalgılarının yapımı üzerine yeteri kadar atölye var. İmalat atölyelerinin çoğunda da bakım onarım hizmeti veriliyor. Enstrüman satış mağazalarının çoğunda da tel, eşik değişimi gibi işlemleri yapılıyor. 

Türkiye`de batı müziği nefesli çalgıları (flüt, saksafon vb.) üretimi yok. Sadece Türk Müziği Klarneti (Sol Klarnet) üretimi yapan markalaşmış atölyeler var ama sayıları çok az. Dolayısıyla batı müziği nefesli çalgılarının bakım onarımını yapan özel atölyeler oldukça az sayıda. Askeri bandolar ve birkaçkonservatuarda ve Kültür Bakanlığı bünyesinde kadrolu lütiyeler var ama bu kişiler de kurum içi hizmet vermektedirler. 

Lütiyeler olarak çoğumuz birbirimizi tanır, bilgi alışverişi ve destekte bulunuruz ama maalesef bir dernek, vakıf vb. birliğimiz yok. 

AY: Konservatuvarlarla birlikte 'Çalgı yapım ve onarımı, artık bilimsel ölçütlere göre yapılmaktadır' desek, katılır mısınız?

İYİGÜ N: Evet katılırım. Konservatuar Çalgı Yapım Bölümlerinin kurulması ile birlikte özellikle Türk Musikisi çalgılarında bir standart oluşmuştur. Kurucumuz Rahmetli Hocam Cafer Açın, çalgıların anatomik yapılarını, perde aralıklarını, Türk Musikisi yaylı çalgıları ailelerini oluşturmuş ve bir standart getirmiştir. Hocamızın yıllar süren kıymetli çalışmalarının sayesinde artık Türk Musikisi orkestralarında birçok çalgı aynı anda ahenk içinde icralarını gerçekleştirmektedir. 

AY: Eklemek istediğiniz bir konu var mı?

İYİGÜ N: Müzik ola, aşk ola.

AY. Teşekkür ederiz; Ü retimin artması dileğiyle; .

İYİGÜ N: Ben teşekkür ederim kıymetli hocam. Sanat dolu daha İYİGÜ N`ler bizlerin ve evlatlarımızın olsun.