Vatanını mandırası, halkını sütlü inekleri gibi gören, seven ve koruyan kişi gerçek vatansever değildir.
Gerçek vatansever, vatanını ve halkını menfaatsiz sever.
Biz hiçhatâ yapmayız, bizim hiçkusurumuz yoktur, hatâ ve kusur hep ve daima ötekilerdedir zihniyeti vatanseverlikle bağdaşmaz.
Olumsuz, yıkıcı, tahrip edici, vatana ve halka zarar verici muhalefet vatanseverlik değil, vatan hainliğidir.
Menfaatlenmek, sebeplenmek için yağcılık, yalakalık, dalkavukluk, meddahlık yapmak vatanseverlikle uyuşmaz.
Vatansever doğru olmalıdır. Sözleri, yazıları, beyanları, hâl ve harekatı, davranışları hep doğru olmalıdır.
Bazı doğruları söylemek, bilgelik açısından doğru değilse, zamanı gelinceye kadar, vatansever onları söylemeyebilir.
Vatansever fitne ve fesat çıkartmaz.
Vatansever içbarışı, toplumsal uzlaşıyı (mutabakatı) berhava etmez.
Vatansever, yasa ve ahlak dışı yollarla zenginleşmez.
Vatansever neler yapmaz:
Ehliyetli adaylar varken ehliyetsizlere emanet teslim etmez. (Zaruret varsa bu kural istisnaî olarak çiğnenebilir, zaruret yoksa çiğnenemez.)
Vatansever mutlaka doğru ve dürüst, mustaqim olmalıdır. Yamuklukla vatanseverlik bir arada yürümez.
Vatansever haram yemez, haram zengini olmaz.
Vatanseverin en güzel örneği Ömer Seyfeddin`in Pembe İncili Kaftan hikâyesindeki İstanbul efendisidir.
Hava gibi, su gibi, ekmek gibi vatanseverliğe muhtacız;
Bazı ayrıntılar:
Vatansever, özel işlerde kullanılmaması gereken resmî otomobili şahsî işleri için kullanmaz.
Vatansever nepotizm yapmaz.
Vatansever devlet ve belediye bütçelerini israf etmez.
Hiçbir konuda israf etmez.
Vatansever ehliyetli ve liyakatli kişilerle istişare eder, kendi kafasına göre re`y ve heva ile iş yapmaz.
Vatansever ülkeye babasının çiftliği, mandırası gibi bakmaz.
Vatansever ehil ve layık olmadığı işlere talip olmaz. Matlup olursa, kabul etmez.
İşler, vazifeler, memuriyetler, hizmetler ehliyetli, liyakatli, vatansever kişilere verilmelidir.
İnsanlar arasında beyinsizler ve beyinsizlikler çok arttı. Bazı Müslümanların, İslamcıların beyinsizlik yapmasına çok üzülüyorum.
Ulemanın ortak özellikleri
Hataların, kötülüklerin ana sebeplerinden biri aklın yanında selim sıfatının olmamasıdır. Akıl var ama akl-ı selim, yok denecek kadar az.
***
Muhterem bir İslam büyüğüne sahip çıkmışlar, onu tekellerine almışlar ama akılları, kültürleri ahlakları onu anlamaya yetmiyor. Anlamaktan geçtim, birçok hususta yanlış anlıyorlar. Bu büyükleri o anlamazların, idrak etmezlerin, gölge düşürenlerin, istismar edenlerin elinden, tekelinden kurtarmak gerekir ama nasıl?
***
Râsih ve muhlis ulema, evliyaullah, ehlullah efendilerimizin müşterek (ortak) temel özellikleri şunlardır:
Fırka-ı Nâciye Ehl-i Sünnet ve Cemaat dairesi içindedirler.
Şeriattan kıl kadar ayrılmamışlardır.
Beş vakit namazı dikkatle ve titizlikle kılmışlardır.
Resulullah efendimizin (Salât ve selam olsun ona) Sünnetine sımsıkı bağlıdırlar.
Dünyayı sevmezler.
Ahirete dönüktürler.
Parayı ve malı sevmezler ve ihtiyaçfazlasını edinmezler.
Hepsi çile çekmiştir.
Firaset sahibidirler.
Hepsi yüksek İslam ahlakı ile ahlaklıdır.
Hepsi de şu veya bu şekilde İmana, İslam`a, Kur`an`a, Sünnete, Şeriata, Ü mmete hizmet etmiştir.
Ü cretlerini yaratıklardan istemezler, beklemezler, almazlar, Yaratandan isterler. Dünyada değil, ahirette isterler.
Onların hepsi de Resulullah Efendimize biatli ve itaatlidir.
Hepsinde, örnek alacağımız haller, hasletler vardır.
İstikamet onların en büyük kerametidir.
Kerametlerini saklarlar, keramet satıcılığı yapmazlar.
Hepsi de ihlâslıdır.
Hepsinin nefs derecesi yüksektir.
***
Günde üçöğün yemek yiyen bir Müslüman`a: Yemek sayısını azaltamıyorsan, bari porsiyonların miktarını azalt, yarım porsiyon ye.
***
Kaldırımdaki masalardan birine oturdu, karışık dondurma ve limonata ısmarladı, gelip geçenlerin önünde, herkesi imrendirerek bunları yedi içti. Bu adam mürüvvetsiz bir Müslüman`dır, Şeriat mahkemesinde şahitliği kabul edilmez. Sevgili kardeşim, sen sakın böyle yapma. Onları yiyip içemeyen işsizler var, dar gelirliler var, dul ve yetimler var... Onları imrendirerek zulm etme, vicdansızlık yapma.
***
Otomobilim çok küçük. Birtakım alçaklar kaportasında çizikler yaptılar. Gösterişi yok. Acaba bu otomobille bir resepsiyona, yüksek bir davete gitsem, ehl-i dünyanın horlamasına maruz kalır mıyım? Şunun arabasına bak derler mi?
***
Hepsi de üniversite mezunuydu. İki saat çay içip sohbet ettiler. Bahs ettikleri konular: Siyaset gevezelikleri, bayağı magazin kültürü, ıvırat zıvırat, bir sürü gevezelik... Beş kişiydiler, mübalağasız bin kere ben ben ben dediler. Nefis yemeklerden, tatlılardan bahs ettiler. Biri Afyon`a sırf yemek yemek için gitmiş. Şu meşhur aynalı lokantaya... Bu adamcağızlar şu konularda hiçkonuşmadılar: Edebiyat, tarih, felsefe, güzel sanatlar, mimarlık, tasavvuf, kültür, ahlak...
***
Afyon`a sırf yemek için giden zata: Bari yemekten sonra Afyon müzesini gezdiniz mi?
***
Kütahya bir çini beldesi oldu. Kütahya bir sanat şehri. Türkiye`de en az üçyüz şehir, Kütahya gibi sanat şehri olmalı. Hepsi de çini yapacak değil, çeşitli sanatlar. Birinde sadefkarlık, ötekisinde ağaçişleme sanatı, başka birinde sanat boyutu olan çömlekçilik... Kültür Bakanlığımızın böyle bir projesi var mıdır?
***
Kalitesiz ve ahlaksız turist manen tahrip eder. Türkiyemize dünyanın en faziletli, kültürlü, medenî turistlerini çekebilmeliyiz.
***
Müslüman halka evcil domuz, yaban domuzu, eşek eti, leş haline gelmiş tavuk yedirenlerin Allah belasını versin. Onlara göz yumanlara da...
***
İlaçfabrikaları para kazansın diye, hiçlüzumu olmadığı halde halka ilaçyutturanlara yazıklar olsun.
***
Devletimizin Türkiye`yi Hollanda, İsrail, Fransa gibi tarımı çok ileri bir ülke yapmak için ne gibi planları, programları, çare ve çözümleri, projeleri vardır?
***
İslam Feministlerine: Devletimiz kadınları fahişe olarak çalıştırmayacağına, seks köleliği yaptırmayacağına dair uluslararası sözleşmelere imza koymuştur. Buna rağmen resmî vesikalarla seks köleliği yaptırılmakta, bundan KDV ve gelir vergisi alınıp bütçeye konulmaktadır. Ey İslam Feministleri bu konuda niçin sesiniz çıkmıyor? Dilinizi mi yuttunuz?