Mütefekkir Abdurrahman Dilipak “Şeytanın ayak izinde, emin adımlarla! İşin aslı tek din!” başlığıyla kaleme aldığı yazısında teknoloji sayesinde yeni bir dünyanın inşasının olduğunu ileri sürdü. İşte Dilipak’ın o yazısı:
Allah (cc) buyurdu:
(Hud 118) “Hem Rabbin dileseydi, bütün insanlığı Allah'a inanan tek bir ümmet yapardı. Fakat O, doğru yolu göstererek insanları seçecekleri yollarda özgür bıraktı”.
Evet, evet, Rabbim dileseydi insanları elbette tek bir ümmet olarak yaratırdı.
Evet biz ilk haramı işleyen, ilk laneti hak eden ırkçı, faşist Şeytan ve onun peşinden gidenlerle savaşmak üzere yeryüzüne gönderildik. Hem de Şeytan'ın hilesi ile ilk hatanın cezası olarak başladı “dünya sürgünü”.
Adem'in çocuklarından Kabil daha ilk günde yine Şeytana uydu ve kardeşini öldürdü.
Şam'da ilk kan toprağa düştü.
2. Haram Fahşa idi, 3. sü katl oldu!
Evet iman eden ve etmeyenler. Allah’ın ipine tutunanlar ve “Hizbuşşeytan” olanlar hep ihtilâf içinde olacaklardır.
Allah kendine sığınanların koruyucusu olacak.
Bizi yaratan böyle yarattı. Ve Allah buyurdu: “And olsun ki cehennemi (inkarcı) insanlarla ve hem de (o) cinlerle dolduracağım”. Hak olan şu ki, “Allah indinde tek din İslam’dır”.
Al-i İmran suresi 19.ayette şöyle denir: “Kuşkusuz Allah katında din İslâm'dır. Kitap verilenler, ancak kendilerine ilim geldikten sonradır ki, aralarındaki hak tanımazlık yüzünden ayrılığa düştüler..” Allah'ın ayetlerini kim inkar ederse bilsin ki, Allah hesabı çabuk görür.
Şeytani aklın, insin Şeytanlarının dayattıkları “Yeni dünya düzeni”nin, uluslararası düzeninin temelleri 1648’de atıldı. Bugün size yeni bir dünya düzeninin inşasından söz ediyorlar. “Tek Aile, Tek Dünya ve tek Gelecek” ten söz edenler, yarın yeni bir Hayat Tarzı (Modus Vivendi / Life Style” teklif edecekler.
“Chabat”ın şimdiden örgütlemeye çalıştığı “Nuhi Yasalar”la kapınızı çalacaklar.
Tek bir din, tek bir ideoloji, tek parti…
“İnanın Firavun düzeni” bu kadar fitne-fesat içermiyordu. Yeni düzende insan yok, Biyolojik cinsiyeti, din, ahlak, gelenekten bağımsız, “Gender” diye tanımlanan bir Genom Birey var. O da “Nesnelerarası İletişim”inin NESNE’si olan TransHuman biri, Hayvan, Makine arası KARMA bir şey…
Tek dünyanın altında gizli olan tek devlet'dir. Onun altında da tek hükümet gizlidir. Zaten 2 dünyanın 1. 'si ahiret. 2. si için Şeytan yeryüzü hükümranlığını MetaVerse (Öteki siber dünya üzerinden) kendi eline almak istiyor.
Şeytan, Hz. Adem ve Hz. Havva’nın yaratıldığı günlerde “yer yüzünde bir cennet ve ebedi bir hayat” vadetmişti de dünyaya gönderilmişlerdi ya! Ahir zamanda aynı yalanları Ademoğullarına yeniden söylüyor: yine insanlara yer yüzünde bir cennet ve ebedi bir hayat vadediyor.
Hani Harari diyor ya, “İnsan Tanrı olacak”.. Yani Allah'ın dünyadaki hükümranlığına son verme iddiasında Şeytani bir plan bu, İklim, Karbon ayak izi yalanları ile perdeledikleri şey.
Bunlar diyorlar ki; biz, şu an, zaten bir Metaverse de yaşıyoruz. Uzaydan “Tanrıların Arabaları” ile dünyaya gelen bir grub Tanrı, önce insanı yarattılar ve sonra dünya egemenliği konusunda tanrılar ihtilaf ettiler. Bilinen tanrı, bir cennet, bir cehennem yarattı. Sonra insanlar için ahlak ve şeriat kuralları koydu. Bir diğer tanrı olan Şeytan buna itiraz etti. Ona göre günah ve cehennem olmamalı idi. Bugünkü tanrı yaratılan insanları kendine secde ettirerek, karşı çıkanları cezalandırarak Şeytanı etkisiz hale getirdi, görünmez kıldı. Şimdi Şeytan, diğer dostları ile birlikte, enerji ve iletişim gücünü kullanarak yeryüzünde yeni bir dünya inşa etmek istiyor. Agarta'dan çıkıp, insanları ikna ederek Tanrıya karşı onları İsyana çağırıyor. Yeni bilişim teknolojisi ile destekleyerek, yerden gökten insanları kuşatarak Tanrıya karşı birlikte hareket ederek “yeryüzünde bir cennet” inşa etmek(!?) istiyor. Ölüm, günah, suç ve cehennem olmayacak! Ve insanlardan sisteme uyum gösterenler Tanrılığa evrilecekler ve Şeytanın yeryüzündeki Halifeleri olacaklar. Şeytani bir Hilafet”in yolları açılacak.
Metavarse’de, her türlü cinayet, fuhuş serbest olacak.
Orada bugünden her istediğinizi yapabileceksiniz.
Çünkü o dünya artırılmış bir sanal gerçeklik dünyası.
Oradaki Avatarlar sizin yarattıklarınız.
Siz de orada, onların arasında bir Avatara dönüşünce, burada bir sorun olmayacak. Zaman ve mekanının olmadığı bir dünyadan söz ediyoruz. Bu dünyayı siz yaratıyorsunuz ve oranın Tanrı kıralı sizsiniz. Her zevki tadabilir, her şeyi deneyleyebilirsiniz. Ölümsüz olduğunuz için tekrar tekrar intihar da edebilirsiniz. Kendinizi avatar olarak kadın, erkek, çocuk, yaşlı olarak yaratabilirsiniz. Bütün bunları yapmak için para da ödemeyeceksiniz. Bir izin ya da mülkiyet sorunu da yok. Malınız, mülkünüz, paranız olmayacak, ama çok da mutlu olacaksınız. Eğer, sanal gerçekliği fiziki gerçekliğe dönüştürmek isterseniz, bu dataları, klonladığınız herhangi bir canlıya yükleyebileceksiniz. O canlı elbette ruhsuz olacak, ama onu siz yarattığınız için sizin köleniz olacak. İsterseniz Eflatunu Klonoid olarak gerçek hayata döndürüp, ondan bir de dişi Eflatun üretip, onu gerçek dünyada Kebabçı da yapabilirsiniz. Onları kesip siz kebab yapıp yiyebilirsiniz de. Tabi isterseniz kendi etinizden 3D printerde sentetik et de yapabilirsiniz. Ya da balık olsaydınız etiniz nasıl bir balık tadına sahip olurdu deneyimleyebilirsiniz.
İsterseniz “Şakira kadın budu köfte” de sipariş verebilirsiniz garson Eflatun’a! Nasıl yeni dünyayı beğendiniz mi!?
Bugünkü bencil, işkenceci tanrı(Haşa!?) yerine, sizi her konuda özgür bırakan bir Tanrıdan söz ediyoruz. mRNA; İstanbul sözleşmesi, LGBT, iklim diye bu yola bir kapı açmak istiyorlar. Chabat onun için burada. Ve tabi Şeytan yalan söylüyor.
“Ağuyu altın tas içre sunuyor, bal da onun suç ortağı”.
Bozgunculuk yapmak için “Islah edici” gibi geliyor.
Biliyor ki, “Oltayı yutan balık yem istemez.”
Bu konu biraz uzun. Yarın kaldığımız yerden devam edelim inşallah.
Esselam ve dua, menittebeal Huda!