Tophane Binası olan Tophane-i Amire, Fatih Sultan Mehmed zamanında top dökümü için inşa edilmişti. Melling gravüründe kıyıda görünen Tophane Kışlası, günümüzde varlığını sürdürmemektedir.
Tophane, İstanbul un Beyoğlu ilçesinde, boğaz kıyısında bulunan en güzel semtlerden biridir. Fatih Sultan Mehmet İstanbul`u fethinden 2 yıl sonra 1455 yılında Tersane-i Amire (Haliç) ve 1460 Tophane-i Amire`yi (Tophane) kurarak İstanbul`da ilk sanayi hamlesini başlatmıştır. Tophane, bu özelliği nedeniyle Osmanlı döneminde İstanbul un en eski sanayi bölgelerinden biridir denilebilir.
1946 yılında yapılan yol çalışması esnasında Tophâne binaları ve kışlası büyük oranda yıktırılmıştır. Bânisi Kanunî Sultan Süleyman olan, Tophane Ocağı Mescidinin de yer aldığı İmalat-ı Harbiye Usta Mektebi nin (Sanatkârlar Mektebi) kalıntıları günümüze ulaşmıştır.
1823 te Firuz Ağa Yangını nda yanan kışlalar, sonraları yenilenmişti. Bu yenileme sırasında Nusretiye Camisi de yapıldı. Tophane deki eski askerî yapılardan en son ortadan kalkan, 1958 de yol genişletmesi nedeniyle, eski müşirlik binası ve Salı Pazarı na dek uzanan sanayi kışlasıdır. Kışlalar sahasında bugün sadece, 1848 tarihli saat kulesi ile Mecidiye Kasrı (1848-1849) kalmıştır. 1580 yılında inşa edilen KılıçAli Paşa Camii , Külliyesi, Hamamı ve Padişah I. Mahmud tarafından 1732 yılında yaptırılan Tophane Çeşmesi de semtinin önemli sembol tarihi eserleri arasındadır.
Tophane binası bugün Mimar Sinan Güzel Sanatlar Ü niversitesi Kültür Merkezi olarak kullanılmaktadır.
Galataport projesi başlamadan önce nargile kafeleriyle ve Amerikan pazarıyla her gün birçok kişinin burası uğrak yeriydi. Günümüzde Amerikan Pazarının olduğu bölgede dükkanlar boşaltılarak Galataport projesi hayata geçirilmek üzeredir.
Çağdaş sanat müzesi İstanbul Modernde Tophane`de bulunmaktadır.
1900 lu yıllardan itibaren İstanbul un en önemli endüstriyel ulaşım ve taşıma alanı olan bu bölgede 1958 yılında Sedat Hakkı Eldem tarafından tasarlanan antrepolar inşa edildi. 1982 yılında bölge turizm merkezi ilan edildi. 1987 yılında yük gemisi girişlerine ve 1988 yılında tırların girişlerine kapatılması nedeniyle antrepolar ve gümrük limanı işlevlerini yitirmeye başladı. 1993 yılında Koruma Kurulu bu bölgeyi Kentsel Sit Alanı yaptı. 2000 li yıllardan itibaren antrepolar kiralanmaya başlandı. 2004 yılında İstanbul Modern açıldı. İstanbul 2 No lu Koruma Kurulu Antrepo 4 ün İstanbul Modern ve Antrepo 5 in M.S.G.S.Ü . İstanbul Resim Heykel Müzesi olarak korunmasına karar verdi.
İnşaatın başladığı Şubat 2015 e kadar bu alanda gemilerden yükleme, depolama ve boşaltma işlemleri devam etti. Dört antrepodan oluşan, 30.175 metrekare açık alan ve 78.810 metrekare kapalı alana sahip olan limanın uzunluğu ise 1750 metreydi. Burası İstanbul da kruvaziyer yolcu gemilerinin demirlediği tek nokta idi. İnşaat başladığından beri İstanbul da kruvaziyer yolcu gemilerinin demirleyebileceği herhangi bir liman yoktur.
Galataport İstanbul projesinin ilk ihalesini Türkiye Denizcilik İşletmeleri Eylül 2005 te gerçekleştirdi. Bu ihaleyi Sami Ofer`in ortak olduğu Royal Caribbean Cruises konsorsiyum kazandı. İhale bedeli olarak 3 milyar 538 milyon avro önerildi. İstanbul Şehir Plancıları Odası Galataport projesinin inşa edilmesine imkân verecek imar değişikliğinin iptali için dava açtı. Danıştay 6. Dairesi bu imar değişikliğini onaylayan Kültür ve Turizm Bakanlığı`nın kararının yürürlüğünü oybirliğiyle durdurdu.
İkinci ihale Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından gerçekleştirildi. 16 Mayıs 2013 tarihinde yapılan ihaleyi Doğuş Holding 702 milyon dolarlık teklif ile kazandı.
Ocak 2014 te Doğuş Grubu ile Bilgili Holding`e bağlı BLG Capital ile ortaklıkla Salıpazarı Liman İşletmeciliği ve Yatırımları kuruldu. Şubat 2014 ten beri bu şirket Galaport projesi kapsamında faaliyetlerine başladı.
Bilgili Holding Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Bilgili projenin Şubat 2015 te başlayacağını duyurdu.
Ayrıca meydanda işçi hareketinin sembolü işçi heykeli bulunuyordu.
Cumhuriyetimizin 50. yılı aynı zamanda Almanya`ya yoğun işçi göçü verdiğimiz yıldı. Heykel Muzaffer Ertoran tarafından 1973 yılında yapılmıştır. Vedat Nedim Tör`ün fikriyle Almanya Göçmen İrtibat Bürosu olarak iş gören Tophane`deki İş ve İşçi Bulma Kurumu binasının karşısına işçi anıtı dikilmesi kararı alınıyor. Göçmen İrtibat Bürosu`nun namı, Alman doktorların Türk işçi adaylarını küçük düşüren tıbbi kontrollerinden de bilinir. Ertoran, esi  kaynağını Arkeoloji Müzesi`ndeki işine gidip gelirken karşılaştığı işçilerden alır. Vatanından, ailesinden ayrılan işçilere tanık olur. Elinde balyoz tutan, arkasında çark olan iki metrelik beton işçi heykeli Tophane Parkı`nda yerini alır.
Heykele daha bir yılı dolmadan saldırılar başlar. Zaman içinde parmakları, kolu, balyozu kırılır, yüzü katranla sıvanır, başı yok edilir, bacağı tahrip edilir.