Güncel

Söyledik inanmadılar: İngiliz Başbakanı konuşunca pil, gaz, mum kuyruğuna girdiler

Şu an dünya gündeminde olan olası ‘Güneş patlaması’na değinen Dilipak, bunu daha önce söylediğini fakat kimsenin umursamadığına dikkat çekerken İngiliz Başbakanın konuya işaret etmesinin ardından meselenin gündeme geldiğine işaret etti.

Abone Ol

Mütefekkir Abdurrahman Dilipak’ın “Güneş fırtınasına hazır mısınız?” başlığıyla kaleme aldığı yazısındaki o ifadeler:

İyi ki, İngiliz başbakanı konuştu, herkes pil, gaz, mum kuyruğuna girdi. Biz söyledik inanmadılar.

Yakında yeraltında ev inşası da başlar.

1- Geç kaldınız, 2- Korkunun ecele faydası yoktur.

Kişi bazen kaçtığını sandığı şeye doğru koşar. Bakın biz, ilk bakışta çelişkili gibi gelen bir şeyi yıllardır söylüyoruz. Aslında biz başka bir gerçeğe dikkat çekmek istiyoruz. Bugün iklim değişikliği yaygarasının arkasına saklanarak karbon ayak izi, performans Pass. gibi bir komplo peşindeler.

CoVID 19, mRNA, PCR, Maske, Mesafe, HES kodu bu işin ilk adımı idi. Bu plan onlar açısından başarılı oldu. Ama arkasını getiremediler. Çin ve Rusya merkezde yer almak istiyordu, batılılar ABD, AB, İngiltere’de ısrarcı idi. Kaldı ki, bu 3’lü arasında da yöntem, nihai hedef ve sürece ilişkin sorunlar vardı. Bu 3’lü çetenin ayrıca her birinin kendi içinde sorunlar vardı. Bu arada Çin ve Rusya ikna edilemedi. Ukrayna planı başarılı olmadı. Çin’e karşı bir görüş birliği de sağlanamadı. İsrail planı da daha ilk günden ellerinde patladı. Türkiye üzerinden gündeme taşınan HABAT’ın, “Karay ve Hazara politikası” da patladı. KKTC’i üs olarak kullanma senaryosu da gelinen noktada kilitlendi.

Aslı hedef, dünyada bin yılda bir gerçekleşen kozmik evreyi kullanarak, büyük yıkımı kullanarak, GlobalReset planı ile yeni bir dünya inşa etmek. Kozmik felaketler konusunda kendilerini koruyacaklar, o bahane ile ötekiler için yeryüzünü cehenneme çevirecekler, hayatta kalanlar için yeryüzünde bir cennet ve ebedi bir hayat için düğmeye basacaklar.

Senaryolarına göre, aslında 100 milyon insan onlar için yeterli. İdeal nüfus 500 Milyon. En fazla 1 Milyar. Yani senaryoları dünyada yaşayan insanların yaklaşık %90’ının yok edilmesi üzerine. Bir yandan size ölülerinizi diriltmekten söz ederken, aslında herkes öldürmenin planını yapıyorlar. TransHumanizm projesine göre, bugün yaşayan insanlar biyolojik insan neslinin son örnekleri. Yeni insan, yani TransHuman BİREY’ler, biyolojik cinsiyet, din, ahlak ve gelenekten bağımsız, GENDER diye tanımlanan GENOM lardan oluşacak. “Yeni İnsan” Avatar, Humanoid, Klonoid ya da Siborg şeklinde tanımlanan NESNE’lere dönüştürülecek. NeuraLink, Starlink, 5-6G bunun için gerekli. NEON, LİNE bunun için inşa ediliyor. CyberCity yani akıllı şehirler bunun için inşa ediliyor. Akıllı ev, akıllı telefon, akıllı otomobiller, insansız bir dünya planının bir parçası.

Bu Şeytani planı Gazzeli mücahitler patlattı. İzzeddin Kassam tugayları tüm dünyada bir uyanışın fitilini ateşlediler. Atom bombasından daha büyük bir yıkım yaptı GlobalReset cephesinde HAMAS Direnişi. Şimdi, ABD son, yeni bir oyun oynayacak. Türkiye’de yakında büyük bir ihtimalle PKK etiketli yeni bir terör dalgası göreceksiniz, Made in USA ya da Made in MOSSAD!

İsrail’de Netanyahuyu gönderim yerine yeni birini getirebilirler. Eş zamanlı Abbas da gider, yerine Filistinli diye tanıtılan Siyonist bir Arap’ı öne çıkartabilirler. ABD, Suud ve BAE yeni Dahlan+Kushner planı konusunda uzlaşmış görünüyor. Gazze Filistinindir diyecekler. Ama Filistin’in başına bir Siyonist Arap (Belki Dahlan) gelecek. Gazze’deki HAMAS üyeleri terörist olarak tutuklanıp, İzzeddin Kassam üyeleri infaz edilecek. Tabi bu onların planı, Allah’ın da bir hükmü var. Onlar geride kalan Gazze’lileri Sina da kuracakları kampa yerleştirecek. Bunlara tazminat adı altında para da ödenebilir. Buradan daha sonra, öncelikle Türkiye, Mısır, Ürdün’e tehciri de sözkonusu olabilir.

Bu planda Türkiye, Mısır, Ürdün yedekte tutuluyor. Dahlan’la pazarlık sonucu, Gazze karşılığında Suriye ve Ürdün sınırında hatta İsrail biraz geri çekilerek daha fazla toprak verebilirler. Türkiye, Mısır ve Ürdün’den beklenen, Türkiye’nin garantörlüğü, birlikte barış gücü ve İsrail’le, Suud, BAE, Filistin, İsrail, Türkiye, Mısır ve Ürdün’ün katıldığı, Türkiye, Mısır, Ürdün’ün garantör olduğu, Filistin’in askeri gücü olmayacağı için bu 3 ülke ve NATO’nun katılımı ile bir barış gücü oluşturularak, tabi eş zamanlı ABD, AB, İngiltere’nin gözlemci olarak yer aldığı (Belki o da söz dinlerse, Rusya’nın da katılımı ile), Doğu Kudüs’te Laik Filistin devletine bir yer vererek, BM’nin 2 devletli çözümü için bir yol alınabilir. Tabi barış anlaşması sonunda Gazze’de yaşananların ulusal, uluslararası divanlarda ve uluslararası örgütler nezdinde yargılanmaması garantisi de istenecektir. Ardından HABAT kaldığı yerden yola devam etsin, Karay-Hazara politikaları da öyle. Bana kalırsa hiçbir Müslüman, hiçbir vijdan sahibi insan, bu Şeytani senaryoya evet demez! Zamanları çok dar. Bu aydan itibaren dünyada bir takım kozmik hadiseler yaşanacak. Bunu durduramazsınız, ama madden ve manen korunabilirsiniz. Madden akıl ve ilimle, yardımlaşarak, Manen Allaha sığınıp onun yardımını alarak. Değilse çelik kubbeler altında yerin yedi kat altına da girseniz ölüm meleği sizi bulur.

AK Parti’nin 10 büyükşehir belediye başkan adayını Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklayacak! AK Parti’nin 10 büyükşehir belediye başkan adayını Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklayacak!

İsrail için bu savaş “Varlık savaşı”. Ve bundan sonra olacaklar için, Filistin, Kudüs, Beyti Makdis ve arzı mevud için 2022’de Amihal Eliyahu’nun atandığı (MİRAS)VAROLUŞ BAKANLIĞI (Ministerere du Patrimoine) kurdular. Aliyahu Yıkılmış Gazze için sosyal mediadan “Şimdi bu haliyle her zamankinden daha güzel” diye mesaj paylaşan biri. Tekrar başa dönecek olursak, bugünden başlayarak Nisan ayı ortalarına kadar devam etmesi beklenen Güneş'te yaşanacak süpersonik patlamaların dünyadaki tüm elektronik aletleri bozabilecek. Bu dönemde  “Yapay Kıyamet” için GlobalReset’çiler, Dijitalistler, CoVID’çiler, mRNA’cılar, DSÖ, UN WOMAN, Elon Musk, Bill Gates, Biden hepsi devredeler. Bu dönemde, Mehdi, Mesih, Deccal tartışmalarına dikkat edelim.

Niburi’nin güneş sistemi üzerindeki etkisi görülmeye başladı. Ardından Şira gelecek. Bu etki en azından 2025 sonuna kadar artarak devam edip, daha 15-20 yıl kadar da etkisini azaltarak sürdürebilir. Deprem, volkan, şimşek,  tufan, meteor yağmuru her şey mümkün. Uydular ve uçaklar düşebilir, gemiler denizin ortasında kalabilir, radarlar çalışamayabilir. Trafolar patlayabilir. The Economist bu ihtimali defalarca kapaktan verdi. Bazı arkadaşlar uyarıyor, Kripto varlıklardan kurtulun. Paranın da işe yaramadığı bir zamana hazır olun. Ulaşım ve mala erişme zorlaşacak, evinizin balkonu, bahçenizde ne üretebilirsiniz onu düşünün. Elinizin altında Ata tohumu  bulundurun.

Evet, NASA da artık “Tarık”ın varlığını, “X Planet” adıyla kabul etti.  En büyük güneş fırtınaları önümüzdeki aylarda  gerçekleşecek ve 2025'te zirve yapacak. Bu güneş fırtınasının 100 yılın en büyüğü olacağını tahmin ediyor. İngiltere başbakan yardımcısının  mum ve pil stoklayın çağrısı bunun için. Eğer korkulan gerçekleşirse GPS sistemi ve tüm akıllı sistemler  Nükleer santraller Patroitler,  banka sunucuları ve devletin sunucuları hepsi devre dışı kalabilir. Bu durum çok büyük küresel bir felakete dönüşebilir. Vanessa Thomas 30 Mart 2023’de “NASA Destekli Yapay Zeka Tahminleri Güneş Fırtınalarına Hazırlanmak İçin Zaman Verebilir” başlıklı bir yazı yayınladı. Bir yapay zeka (AI) ile NASA uydu verilerini birleştiren yeni bir bilgisayar modeli, güneş fırtınası için alarm vermek üzere programlandı. ABD bu şekilde yarım saat gibi önceden bir öngörüde bulunarak sistemleri kapatmayı planlıyor. NASA 2 Ekim 2014’deki güneş patlamasından sonra bir çalışma başlatmış.

Güneş fırtınası dünyanın "manyetosfer" tabakasına çarptığında, jeomanyetik fırtınalar yıkıcı etkilere sebep olabiliyor. NASA'nın Güneş ve Heliosferik Gözlemevi (SOHO) 28 ve 29 Ekim 2003 tarihlerindeki patlamaların modellerini analiz ederek ilginç sonuçlara ulaştı. Daha önce de 1989'daki yıkıcı bir güneş fırtınası, Quebec'te 12 saat boyunca elektrik kesintilerine neden olmuş, milyonlarca Kanadalıyı karanlığa sürüklemiş, okulları ve işletmeleri kapatmıştı. En şiddetli güneş fırtınası olan 1859'daki Carrington Olayı bugün gerçekleşseydi, herhalde  yaygın elektrik kesintileri, kalıcı elektrik kesintileri ve küresel iletişim kesintileri gibi çok daha ciddi etkileri olurdu. Böyle bir teknolojik kaos, ekonomileri felce uğratabilir ve dünya çapındaki insanların güvenliğini ve geçim kaynaklarını tehlikeye atabilir. Frontier Development Lab'taki bir araştırmacı 2025'te gelmesi beklenen bir sonraki "güneş maksimumuna" 11 yıllık faaliyet döngüsüne yaklaştıkça, jeomanyetik fırtınaların ve toplumumuz üzerindeki yıkıcı etkilerin oluşma riski de artıyor. Bundan sonra sadece Güneş değil, Tarık ve Şira etkisi ile oluşacak heliofizik etkiler bundan sonrası için ayrı bir önem taşıyor. Bu çalışmalarla, Ağustos 2011 ve Mart 2015'te meydana gelen iki jeomanyetik fırtınayı analiz ederek bir model oluşturmak sureti ile dünya çapındaki jeomanyetik bozuklukları meydana gelmeden 30 dakika önce hızlı ve doğru bir şekilde tahmin edebilen DAGGER (Derin Öğrenme Jeomanyetik Pertürbasyonu) adı verilen bir bilgisayar bir saniyeden daha kısa sürede tahminler üretebiliyor.

Tarık suresi nasıl başlıyordu: “1.Göğe ve Târık’a andolsun. 2.Târıkın ne olduğunu sen ne bileceksin? 3.O, (ışığıyla karanlığı) delen yıldızdır. 4.Hiçbir kimse yoktur ki, üzerinde koruyucu bulunmasın.(…)” O yıldız binlerce yıl aradan sonra tekrar geliyor. O yıldızın dünyada nasıl bir değişikliklere sebeb olacağını yakınca göreceğiz. Yakında o zalimlerin nasıl bir darbeyle ansızın yıkılıp gideceklerini de göreceğiz. Gazze’den yükselen çığlık ve ateş Kıyamete dönük yeni dönemin ilk işareti olarak önümüzde duruyor. Bakın NASA da “gelmekte olan”ı haber verdi. Artık inanırsınız değil mi!.

Peki şimdi karar verin: Allahın ipine mi tutunacaksınız Şeytanın ipine mi? Karar sizin.

Selam ve dua ile.