16 Aralık 2023 Cumartesi günü Hamilik Okulu Vakfı, İyilik Sağlık Vakfı ile birlikte Süleyman Gündüz’ün konuşmacısı olduğu Filistin konferansını ve Hattat Mahmut Şahin Kudüs Yed-i Beyzâ Yiğitlik Meydanı Hüsn-i Hat sergisini organize etti. İç içe iki etkinlikte Hattat Mahmut Şahn’e İyilik Sağlık Vakfı tarafından 2023 yılı iyilik Sağlık Ödülü takdim edildi. Mezkur programlar katılarak Filistin’e, Gazze’ye müteveccih borçlarınızı ödemenin gayreti içerisinde bulunduk. 

Filistin konferansı-1

16 Aralık etkinliklerini Filistin konferansından başlayarak birkaç günlük yazı dizisi halinde İttifak gazetemizin değerli okuyucularının irfanına arz edeceğiz.

Süleyman Gündüz

Üstad Süleyman Gündüz: Bugünlerde içinde Gazze geçmeyen tüm cümleler zâiddir.

Filistin, Ümmet-i Muhammed’in, bir adım öte tüm insanlık âleminin 80 küsur yıldır kanayan yarası. 7 Ekim tarihinde başlayan ve 73 gündür hür dünyanın amel defterine katran karası bir cürüm misali yazılan Gazze soykırımında maalesef sözün bittiği yerdeyiz. Filistin konferansının konuşmacısı değerli mütefekkir, mazlum halkların sözcüsü, fotoğraf sanatçısı Süleyman Gündüz yerden göğe kadar haklı: Bugünlerde içinde Gazze geçmeyen tüm cümleler zâiddir.

Bugünkü yazımızın öznesinde Kağıthane’de, Premier Kampus seminer salonunda düzenlenen Filistin konferansı etkinliğin sunucusu, ustalar eliyle ustalık yolunda biiznillah emin adımlarla yürüyen Dilşad Banu Kurtuluş’un yaptığı açılış konuşması var.
Dilşad Banu Kurtuluş foto-1

Dilşad Banu Kurtuluş: İşgal Filistinlilerin yaşadığı her yerde devam ediyor. 

“Öncelikle, Hamilik Okulu’muzun kıymetli yönetim kuruluna, büyüklerime, İyilik Sağlık Vakfı ailesine bu programı hazırladıkları için çok teşekkür ederim. 

Şahitlik etmenin sancısını yaşadığımız ve “Tüm dünyanın gözleri önünde bu nasıl olabilir?” diye haykırmak istediğimiz; israil’in Gazze’deki soykırımı başladığından beri tam 71 gün geçti. israil’in Filistin’i işgalinden bu yana ise tam 75 yıl geçti. İşgal hâlâ Filistinlilerin yaşadığı her yerde devam ediyor. 

Filistin hepimize insan olmayı öğretiyor!

Bu 71 günde hepimiz silkelendik, kendimize döndük ve bir kez daha Filistinlilerin gözlerimizin önüne serdiği bu uyanışa, bu imana ve bu direnişe şahit olduk. Filistin hepimize insan olmayı öğretiyor, insanlığa var olma ümidi veriyor ve bize büyüklerimizden hep duyduğumuz bir cümleyi hatırlatıyor: “Biz borçluyuz.” Eğer bu dünyaya geldiysek, görüyorsak, duyuyorsak ve şahit oluyorsak borçluyuz. 

Bugün size, insanlığa duyduğumuz bu borç vesilesiyle, Filistinli kardeşlerimize duyduğumuz borcu çok az da olsa ödeyebilmek niyetiyle, 2 arkadaşımla çıktığımız bir yolculuktan bahsetmek istiyorum. 

Bu yolculuğumuz, 2021’de, Seikh Jerrah’da yaşayan Muhammed Al Kurd ve Mona Al Kurd adında Kudüslü iki genci tanımamızla başladı. Bu Filistinli iki kardeş, Seikh Jerrah mahallesinde işgalcilerin ve yerleşimcilerin zulmüne karşı, Filistin’in sesi oldular ve tüm dünyaya direniş ruhunu gösterdiler. 

Biz de Filistinli Al Kurd kardeşlerin cesaretinden aldığımız ilhamla, “3 arkadaş olarak ne yapabiliriz?” diye sormaya başladık. Bir şey yapmak zorundaydık. Her geçen gün daha fazla okuyor, israilin zulmünü daha yakından tanıyor ve içimizde büyüyen çığlığa şahitlik ediyorduk. Ardından, kendimize dönüp baktık, hepimizin en güçlü yanlarından biri ingilizceydi. Filistin’e dair okuma yaptıkça, uluslararası haber kaynaklarını ve direnişin sesi olan Filistinli gençleri takip ettikçe çok fazla şey öğreniyor ve öğrendiklerimizi paylaşmak zorunda hissediyorduk. Bir yandan israilin zulmüne anbean şahitlik ediyor bir yandan da insanlığın bir çığ gibi büyüyen birliğini görüyorduk. 

Dilşad Banu Kurtuluş foto-2

Filistin, tüm insanları zulme karşı tek bir yürek olmaya itiyor.

Filistin, tüm insanları zulme karşı tek bir yürek olmaya itiyor, din, dil, ırk, inanç fark etmeksizin insan olan herkesi bir araya getiriyordu. Dünyaya sesini duyurmaya çalışan Filistinlilerin sesleri daha çok duyulsun, dünyada çığ gibi büyüyen bu insanlık birliği her yerde ses getirsin inancıyla, 2021 yılında, bir çeviri inisiyatifi olan Hanzala Çeviri’yi kurduk. 

O yıllarda, dünyada ve özellikle sosyal medyada daha da fazla konuşulmaya başlayan bu direnişin sesine az da olsa katkıda bulunabilmek için instagram hesabımızı açtık. Bize ilham veren Filistinli bu cesur gençlerin sesinin tüm dünyada duyulmasında bir etkimiz olsun, bu zulme karşı sesimizi çıkaralım, tarafımızı belli edelim ve borcumuzu ödemeye çalışalım istedik. 200 takipçili küçük bir hesap olarak başlayan sayfamız, bugün 200 kat büyüyerek 40.000 takipçiye erişti ve paylaştığımız içeriklerle yaklaşık 11 milyon insana ulaştık.

Şerefli Filistin halkının sesi olmak istiyoruz.

Bugün Gazze’deki soykırıma şahitlik ederken yalnızca ve yalnızca oradaki mücahitlerin, gençlerin, cesur çocukların ve şerefli Filistin halkının sesi olmak istiyoruz. Her şeyden âciz hissetsek de, tüm bu zulmü topyekûn durdurmaya gücümüz yetmese de inanıyoruz ki Hz. İbrahim’in ateşine su taşıyan karınca misali bir etkimiz olacak. Birlik olarak, yalnızca ve yalnızca Filistinlilerin sesi tüm dünyada duyulsun, Filistin özgür olsun isteyen ve bunun için çabalayan hepimizin bir etkisi olacak. 

Filistin özgür oluncaya dek, hep beraber konuşmaya devam edeceğiz!

Nehirden denize, Filistin özgür oluncaya dek, hep beraber konuşmaya devam edeceğiz!

Konuşmamı, 7 Aralık’ta israilin katlettiği Filistinli akademisyen ve şair Rıfat el Arir’in “Ölmem gerekiyorsa eğer” şiiriyle bitirmek istiyorum:

“Ölmem gerekiyorsa eğer
Sen hayatta kalmalısın
Hikâyemi anlatmak
Birkaç parça eşyamı satmak
Bir parça kumaş ve
Bir iki parça çıta almak için
(beyaz olsun ve de kuyruğu uzun)
Ki Gazze’nin bir köşesinde bir çocuk
Cennete bir adım ötedeyken
Gözlerken yolunu babasının
Alev olup kaybolmuş
Veda etmeden kimseye
Ne bedenine
Ne de kendisine
Görür uçurtmayı, hani senin yaptığın,
Şu gökte uçan uçurtmayı
Ve bir an için zanneder ki
Bir melek süzülen gökte
Sevinirken son bir kere 
Ölmem gerekiyorsa eğer
Umut olup yağsın ölümüm
Masal olup anlatılsın”

Teşekkür ederim. “

Ben de zoğuk ve yağışlı bir İstanbul sabahına günlünde taptaze kardeş acısıyla uyanıp da Kağıthane’deki seminer salonunu dolduran 70 küsur kişiyle beraber bu konuşmayı dinlerken bir müddet sonra kirpiklerim. gözkapaklarımdaki ağırlığı kaldıramaz oldu! Değerli kardeşim Dilşad’a ve onu yetiştiren her bir ustaya teşekkürü borç biliyorum. 

YARIN: Üstad Süleyman Gündüz: Bugünlerde içinde Gazze geçmeyen tüm cümleler zâiddir.


İbrahim Ethem Gören/18.12.2023 Yazı No: 553