Turizmin 12 ay boyunca canlı olduğu Dubai`de Türk yatırımcılar da pastadan pay almak için adeta yatırım için sıraya girmiş.
Dubai son yıllarda Türk yatırımcılarının durağı olmuş durumda. Dünyanın her köşesinden turistler akın akın geliyor. Böyle olunca 24 saat canlı bir şehir oluyor. Dünyanın en büyük en pahalı markaları buraya gelmiş. Alışveriş merkezlerinde dünyanın en büyük markaları var. Dubai`de dünya mutfağından her şeyi bulabilirsiz. En ünlü şefler burada restoranlar açmışlar, Cafe`ler keza yine öyle. Böyle olunca Türk yatırımcılar da bu pastadan pay almak için Dubai`ye yatırım kararı almışlar.
HUQQA en gözde mekanlardan olmuş
Dubai`de birçok Türk firma çeşitli sektörlerde yatırım yapmış. Bu fırsat kapısını ilk aralayanlardan biri de Türkiye`nin en gözde restoran-cafe`si HUQQA olmuş. Yönetim Kurulu Başkanlığını Cihan Kamer`in yaptığı grup ilk restoranını HUQQA ve The Market markası ile beraber Dubai Mall`da açmış. Gençyaşında çok büyük başarılara imza atan HUQQA`nın Kurucu Ortağı Enis Ersavaştı ile Dubai`deki yatırımları hakkında konuştuk. HUQQA ve The Market markalarından sonra Huqqabaz markasını da Dubai`ye getirerek, Huqqabaz Jumeirah ve Huqqabaz Garden restoranları ile Dubai`nin en gözde mekânlarından olmayı başarmış.
Dünya markası olduk
Başarılı işletmeci Enis Ersavaştı şu anda Dubai`de bünyesinde bulundurdukları restoranlarında 550 kişinin çalıştığını ve bu 550 kişinin % 24`lük kısmının Türk çalışanlar olduğunu belirtti. Ersavaştı Körfez Ü lkeleri ve Ortadoğu`da 7 ülke de 16 şube, toplam da ise 12 ülke de 40 adet şubelerinin olduğunu söyledi. Yeni hedeflerinin Amerika ve Avrupa olduğunu kaydeden Enis Ersavaştı Amerika`da 3 Londra`da ise iki adet şubelerini yakın zamanda açacaklarını ifade etti. Ü lkemizin tanıtımını en güzel şekilde yamaya çalıştıklarını anlatan Ersavaştı, 'artık bir dünya markası olduklarını ve markamızı en iyi yerlere çıkarmak için sürekli daha çok çalıştıklarını' söyledi.
MACERA DOLU ÇÖL SAFARİSİ
Dubai`ye gittiyseniz çölde mutlaka safari yapmanızı tavsiye ediyorum. Dubai`den yarım saatlik mesafede safari yapmak için yola koyulduk. Safari hizmeti veren birçok firma var. Öyle ki isterseniz sizi özel vip araçlarınız ile otelden alıp eğlenceli vakit geçirdikten sonra tekrar otelinize bırakıyorlar. İster ciplerlerle, ister ATV`ler ile isterseniz üstü açık Buggy isimli araçlarla safariye çıkabiliyorsunuz. Benim tavsiyem güneş batmadan 1 saat önce safariye çıkıp güneşin kumları kızartarak muhteşem batışını izlemeniz. Ardından karanlık çökünce yine çölde akşam karanlığında dönüş yoluna geçmeniz. Eminim gündüz olduğu kadar karanlıkta da safarinin ne denli güzel olduğunu anlayacaksınız. Bu arada çölde akşam olunca bir serinlik çöküyor. Hatta gece saatlerinde titretecek haddede bir soğukluk olduğunu söylüyorlar.
HASILI KELÂ M...
Evet, ıssız bucaksız bir çöl iken develerin bile otlayacak yeşillik bulamadığı Dubai`nin şimdiki hali bizim gözümüzden böyle. Bulutları delen kuleler, ardınca sıralanan görkemli binalar ve bir vahayı andıran yeşillikler...
Hani ölmeden önce görülecek yerler diye isimler zikredilir ya. Dubai de bence bunlardan biri.. Burada paranın gücünü anlayacak, olmayacak şeylerin olduğunu göreceksiniz.. Yaz ayları 40-50 dereceyi bulduğu için Eylül ve Nisan arasını tercih edin.. Olur ya gittiniz
Altın ve değerli taşlarla süslenmiş benzersiz otelleri bütün gizemleriyle keşfedin...
Eğer içiyor iseniz Burj Halife`nin önünde nargilenizi fokurdatın ışık gösterisi altında...
Çölde safari ve kayak keyfini yaşayıp, iliklerinize kadar üşüyün...
Safariye çıkıp çöldeki kumun cipinizin tekeri ile yaptığı dansı seyre dalın...
Hatta imkân bulursanız gece uzanın sahradaki kumlara, yanı başınızdaymış gibi duran yıldızlarla konuşun....
Çıkın yüksek bir yere, Basra körfezindeki mavi ve yeşilin ahengini temaşa edin...
Batmaya yakın güneşin kıpkızıl kesilerek çölü renkten renge bürüdüğünü görün...
Nasıl, Binbirgece Masalı gibi değil mi?
Eee hadi artık pamuk eller cebe.... 
-BİTTİ-