T. B. M. MECLİSİNE İLK GİREN KADIN MİLLETVEKİLLERİMİZ: HATI ÇIRPAN (SATI KADIN), BENAL NEVZAT ARIMAN, FERRUH GÜPGÜP, BAHİRE MOROVA-AYDİLEK, MİHRİ PEKTAŞ, MELİHA ULAŞ, ESMA Z. NAYMAN, SABİHA GÖRKEY, HURİYE ÖNİZ, FATMA MEMİK, FAHİKE ÖYMEN, MEBRURE GÖNENÇ, ŞEKİBE İNSEL, SABİHA GÖKÇÜL-ERBAY, ŞÜKRAN ÖRSBAŞTUĞ, SENİHA HIZAL, HATİCE ÖZGENER, NAKIYE ELGÜN

Türk Kadını 1929 yılının Nisan ayı başlarında çıkan bir Belediye kanunu ile Belediye mec­lisi üyeliği için seçme ve seçilme hakkına kavuştu. Sosyal hayatta, devlet dairesinde ve iş hayatında,erkeğiyle birlikte çalışmaya çoktan başlamış olan kadın, şehirler için birer parlamento saylan Şehir Meclislerinde görev almakla politikaya da ayağını atmış oluyordu.

Bu olayın ardından beş yıl geçtikten sonra ka­dınların seçme ve seçilme hakkı, şehir parlamentosundan Türkiye Parlamentosu’na kadar genişledi. Nitekim 5 Aralık 1934 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti. 1908 yılından beri yürürlükte bulu­nan İntihabı Mebussan kanununla, seçimlerle ilgili olarak bir değişiklik yaptı. Anayasa'da yapılan de­ğişiklik 2590 sayılı kanunla ‘kadınlara seçme ve seçilme hakkı’ tanıdı. Bu değişiklikten sonra se­çimlerin yapıldığı 1935 senesinde bu kanun yürür­lüğe girdi.

Millet Meclisinin tatile girmesiyle 8 Şubat 1935 tarihinde yapılacak olan yeni seçimler için hazır­lıklara başlandı. Bu nedenle milletvekilleri seçim bölgelerine dağıldılar. Atatürk İstanbul'a giderek 4 Şubat 1935 tarihinde Dolmabahçe sarayında top­lanan Bakanlar Kuruluna başkanlık etti. Bu toplantıların sonunda seçim bildirisinde 1930 yılından beri ortaya çıkan genel ekonomik bunalımın ülkedeki etkisinin nedenleri ile alınan tedbirlerde anlatılıyordu. Yine bu bildiride hepsinden önemi Büyük Türk Ulusunun kadın ve erkek seçmenleri diye ilk kez kadınlara da siyasi haklara sahip bir varlık olarak sesleniyordu.

Böylece 8 Şubat 1935 yılında yapılacak seçimlerde kadınlarda ilk kez seçme ve seçilme hakkına kavuşuyordu. Verilen bu önemli karar gerek ülkemizde gerekse diğer dünya ülkelerinde geniş yankılar uyandırdı. Zira o tarihlerde Fransa'da kadınlara böyle bir hakkın tanınması için mücadele veriliyor, tartışmaları sürüyor, karara varılamıyordu.

DÜNYA KAMUOYU NE DEDİ?

8 Şubat tarihinde yapılacak olan seçimle Türk kadını birçok ulusları geride bırakarak ilk kez seçme ve seçilme hakkına kavuştu. Bu nedenle o gün seçim sandığına atılacak reylerle kadınlarımızdan bazıları ilk defa millet meclisinin yüce kürsüsüne çıkacaktı. Türk Halkı sevinçve kıvan içinde idi. O devirde, yayınlanan gazeteler bu konuya büyük önem veriyor ve her gün “Kadın Mil­letvekili Olursa” diye çeşitli anketler yayınlıyor, birçok Türk kadınının görüşleri belirtiliyordu. Nitekim, daha sonra Trabzon Milletvekili seçilen Seniha Hızal seçimden önce kendisi ile yapılan görüşmede şöyle demişti. “Cumhuriyet hükümetinin her alanda olduğu gibi siya­sal haklarımızı tanıması yü­reğimde engin sevinçler yarattı.15–20 yıl önce düşü­müzde göremediğimiz değerlere erdik. Büyük önderin gösterdiği ışıklı yolda yürü­mek ve yurdun dilediğini ül­kü yaparak, şimdiye kadar kültür yolunda olduğu bilgilerimi yurda faydalı gördü­ğüm şeylerle bezendirmek ve başarmak isterim.”

Diğer taraftan, Türk kadınına seçme ve seçil­me hakkının verilmesinin yankıları diğer dünya genelinde devam ediyordu. Bu nedenle yabancı gazeteler bu konuyu işliyor, dış ülkelerdeki çeşit­li kadın birlikleri de kadınlarımızı içtenlikle kut­luyordu. 11 Şubat tarihinde yayınlanan Fransa'nın Matin Gazetesi bu konu ile ilgili olarak “Türk ka­dınının zaferi. Bir çeyrek asır içerisinde, Türk ka­dını hürriyetini ve erkekle eşitliğini elde etti. O, bundan böyle seçmek ve seçilmek hakkına sahiptir.” dedikten sonra şöyle devam ediyordu: “Gazetemi­zin Fransız kadınına seçim hakkı verilmesi için mücadeleye giriştiği şu sıralarda bugün yalnız seç­mek değil seçilmek hakkını kazanmış bulunan Türk kadınının elde ettiği üstünlüğü izah etmek alakayı çeken bir durumdur. Bu nedenle, Fransız kadını sosyal eşitlik bakımından Türk kadınlarının talihini aynı şiddetle arzu edebilir.

Bunların yanı sıra Mısır Kadınlar Birliği de ka­dınlarımızı kutlayanlar arasında bulunuyordu. Zira. Mısır Kadınlar Birliği kurucusu ve başkanı olan Hü­da Şaravi kurultayın kadınlarımıza verdiği siyasal haklar hakkında şöyle diyordu. “Ne mutlu ki Atatürk’ün sayesinde doğudaki kadınların başında yürüyen Türk kadınları, artık batıdaki Kadınları bile geçerek bütün kadınlara yol açıp göstermeye koyuldular. Bu nedenle, Mısır Kadınlar Birliği Atatürk ve Ulusal Kurultayına bu asil kararından dola­yı derin ve duygulu teşekkürlerini gönderir.”

SEÇİM YAPILIYOR

Doğu ve batı ülkelerinde konu hakkında gö­rüşmeler ve konuşmalar hareketli bir şekil­de devam ederken, yurdumuzda da seçim heyeca­nı her geçen gün artıyordu. Nitekim 8 Şubat 1935 günü geldiğinde herkes sabahın erken saatlerinde oylarını kullanabilmek için sokaklara döküldü.

Büyük bir heyecan içinde geçen seçim sonuç­landı ve bu seçimde, 18 Türk kadını milletvekili se­çildi. Böylece 5'inci dönem Türkiye Büyük Millet Meclisine giren 18 kadın milletvekili Türk kadını­nın siyasal hayattaki ilk temsilcileri oldu.

Kadın milletvekillerinin de katıldığı ilk tarihi Millet Meclisi toplantısı baştan sona hareketli geç­ti. Mecliste ilk yemin eden Ali Çetinkaya oldu, bu­nu kadın milletvekillerinden Mebrure Gönençta­kip etti. Ve çok alkışlandı.Yemin edilirken mec­lis tüm kadınları alkışlıyordu.

Beşinci Kurultayda, Atatürk Cumhurbaşkanı seçildi. Eski kabine istifa etmişti. Yeni hükümeti başbakan İsmet mönü kurdu.

İLK KADIN MİLLETVEKİLLERİMİZ

Türkiye’nin çeşitli illerinden milletvekili seçilen 18 kadın milletvekilimizin, 8’i üniversite, 2'si Amerikan Koleji, 1’i yüksek okul, 1'i öğretmen okulu, 1'i lise, 3'ü Ortaokul mezunu idi.

Bu milletvekillerimizin 5 tanesi Fransız­ca, 3 tanesi İngilizce ve Fransızca, 1'i İngilizce, biri de Almanca biliyordu. .

Diğer taraftan, kadın milletvekillerimizin 7'si öğretmen, 2'si Halk Partisi Yönetim Kurulu ve Belediye Meclisi Üyesi, 1’i doktor, 1'l çiftçi, 1'i çiftçi ve muhtar, diğerler de öğretmen ve okul müdiresi olarak görev yapıyorlardı. Yaş ortalaması ise 40 olan ilk kadın milletvekillerimizin 10'u evli, 5'i be­kar, 3'ü de duldu.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa kadın milletvekili seçilme şerefine ulaşan ve Türkiye bir Büyük Millet Meclisi'nin 5'inci dönemini oluşturan 1935 genel seçimleriyle Parlamentoya katılan kadın milletvekilleri, özellikle seçildikleri komisyonlarda son derece yararlı çalışmalar yapmışlar ve halkın kendilerine verdiği temsil görevini, bazıları erkeklerden daha da ciddiyetle yürütmüşlerdir.

Bu milletvekilleri arasında en yaşlısı eski öğretmen Nakiye Elgün hanımdı. Nakiye Elgün 1919 yılında İzmir'in Yunanlılar tarafından işgalini pro­testo etmek için Sultanahmet Meydanındaki bir mi­tingde en heyecanlı konuşmalardan birini yapmış ve bu heyecanı ömrünün sonuna kadar sürdürmüş­tür. Kadın milletvekilleri arasında, bir köy muhtar­lığından milletvekilliğine kadar yükselen Satı Ka­dın milletvekillerimizin adları şunlardı: En renkli kadın milletvekili simasını oluşturmuştu.

Millet Meclisinde başarıyla görev yapan bu ka­dın milletvekillerimizin adları şunlardı:

Nevzat Arıman (Sorbanne Üniversitesi mezunu, İzmir Milletvekili, Fransızca ve Rumca bi­liyordu), Ferruh Güpgüp (Biçki dikiş öğretmeni, Kay­seri Milletvekili, Arapça biliyordu), Bahire Bediz Aydilek(Öğretmen, Konya Milletvekili), Mihri Pektaş (Öğretmen, Malatya Milletvekili, Fransızca ve İngilizce biliyordu), Meliha Ulaş (Öğretmen, Samsun Milletvekili, Fransızca ve İngilizce biliyordu), Es­ma Zihni Nayman (Öğretmen, Seyhan Milletvekili, İngilizce, Fransızca ve Rumca biliyordu.), Sabiha Görkey (Sivas Milletvekili, Öğretmen, Fransızca biliyordu), Huriye Öniz (Diyarbakır Milletvekili, Öğret­men, İngilizce biliyordu), Dr. Fatma Memik (Edirne Milletvekili, Doktor, Fransızca biliyordu), Fahike Öymen (İstanbul Milletvekili, Öğretmen, Fransızca biliyordu), Mebrure Gönenç (Afyon Milletvekili, Öğ­retmen, İngilizce biliyordu), Satı Çırpan- Satı Ka­dın (Ankara Milletvekili, Köy Muhtarı), Şekibe İnsel (Bursa Milletvekili, Çiftçi, Almanca biliyordu), Sabiha Gökcül Erbay (Balıkesir Milletvekili, Öğ­retmen), Şükran Örsbaştuğ (Antalya Milletvekili, Öğ­retmen, Fransızca biliyordu), Seniha Hızal (Trabzon Milletvekili, Öğretmen, Müfettiş olan ilk kadınımızdır), Hatice Özgener (Çankırı Milletvekili, Öğret­men), Nakiye Elgün (Erzurum Milletvekili, Öğretmen).

1935 yılından sonra yapılan seçimlerde kadın­larımız çeşitli illerden milletvekili seçilerek TBMM’de başarıyla görev yapmışlardır. Nitekim 1935 yılından sonra yapılan 1939 seçimlerinde (15), 1943'de (16), 1946'da (9), 1950'de (3), 1954'de (4), 1957'de (8), 1961'de (3), 1965'de (8), 1969'da (5) ve 1973 yılında yapılan seçimlerde 6 kadın milletveki­li seçilmişti.