Ticaret Bakanı Ömer Bolat: Ahilikte çalışmak ibadet, mülk sahipliği imtihan, ticaret dua vesilesidir

Abone Ol

İktisadi Girişim ve İş Ahlâkı Derneği İGİAD’ın 11 Kasım 2023 Cumartesi günü İstanbul Üniversitesi’nde düzenlediği  8’inci İş Ahlâkı Zirvesi’nin açılış konuşmasında Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat “Meslekler değişiyor fakat ahlâk değişmez” teması konuşmuştu. Sn. Bakanımızın program sonrasında İttifak gazetesi okuyucularımız için gönderdiği konuşma metnini istifadenize arz ediyoruz.

Meslekler değişiyor fakat ahlâk değişmez!

Prof. Dr. Ömer Bolat

Ticaret Bakanı

İş ve düşünce dünyamızın önemli kuruluşlarından Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlâkı Derneği’nin (İGİAD) 2016 yılında yapılan ilk Zirvede de konuşmacı olmam hasebiyle, Türkiye İş Ahlâkı Zirvesi’nin kısa zaman içinde gösterdiği gelişimi yakından biliyorum. İlk günden bugüne emeği geçen herkesi tebrik ediyorum, ayrıca, unutmayıp bu yılki Zirveye de davet ettikleri için tertip komitesine teşekkürlerimi sunuyorum.  

Haftalardır bizi derin üzüntüye gark eden Gazze’deki saldırılara ilişkin düşüncelerimi ifade ederek konuşmama başlamak istiyorum. Dünyanın gözleri önünde yaşanan mezalim, vicdan sahibi herkesin yüreğinde bir kor gibi yanmaktayken; maalesef dünya sessiz kalmaya ve bu zulmü görmezden gelmeye devam etmektedir.  Saldırıların biran evvel sona ermesini temenni ediyoruz. 

Türkiye olarak, İstiklal şairimiz Mehmet Akif’in, “Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem” dizesinde ifade ettiği gibi, insanlığın vicdanının sesi olmaya devam edeceğiz.  

Ahlâk ve etik, dünyada ve Türkiye’de iş dünyasında ele alınan önemli konular arasındadır. Temel etik-ahlâkî değerler olarak kabul edilen adalet, sorumluluk, güvenilirlik, öz eleştiri, anlayış ve hoşgörü, özel hayata saygı, dayanışma, israftan kaçınma gibi ilkeler; bugün iş hayatında eksikliği en çok hissedilen unsurlar olarak karşımıza çıkmaktadır.

Malumunuz, Zirvenin bu yılki teması “Değişen Meslekler ve Meslek Ahlâkı”... Bu konuda, elbette bir kitap dolusu söz söylenebilir. Ancak, “işin, ehil kişilere verilmesi”, “verilen işin layıkıyla yerine getirilmesi”, “çalışanın emeğinin karşılığının verilmesi”, “ayıplı ürünlerin ticarete konu edilmemesi”, “fahiş fiyatla mal satılmaması ve karaborsacılık yapılmaması” gibi iş hayatının her kesimini ilgilendiren ve her birimizin ahlâkî açıdan sorumluluğu olan başlıca prensipler, az önce ifade ettiğim ilkelere paralel olarak, sadece iş hayatında değil, yaşamımızın her safhasında özen göstermemiz gereken davranışlardır. 

Nitekim Peygamber Efendimizin (sav), “bizi aldatan, bizden değildir” ve “emeğin hakkını, teri kurumadan vereceksin” sözlerinin bizlere bu hususlarda rehber olması gerekmektedir. 

Kurân-ı Kerîm’de de “eksik ölçüp tartanların vay haline” (Mutaffifîn Suresi) denilerek iş ahlâkına riayet etmenin önemi apaçık ortaya konulmuştur. 

Bu bakımdan çalışma hayatı, ticaret ve üretimin geleceği için kritik olan söz konusu ahlâkî ve etik prensiplerin, hakkıyla uygulanması ve toplumun her kesimine nüfuz etmesi için kamu, özel sektör ve sivil toplum örgütlerinin birlikte hareket etmesi önemlidir. 

Bu itibarla, Türkiye’nin yeni yüzyılını hep birlikte inşa ederken, İGİAD ve diğer sivil toplum kuruluşlarımızın düzenlediği bu tür organizasyonların kültürel, ahlâkî ve entelektüel değerlerimizin gelişmesinde kıymetli bir rol üstlendiğini düşünüyorum.

Bununla birlikte, esasında bizler için iş ahlâkı, tanımı ve kapsamı zor ve karmaşık bir kavram değildir. Medeniyetimizde ve geleneklerimizde çalışmaya ve ticarete; insanlara birbirini sevmeyi, birbirine saygı duymayı, ihtiyaç sahiplerine yardım etmeyi, yoksulu gözetmeyi, işi kutsal saymayı, din ve ahlâk kurallarına sıkı sıkıya bağlı olmayı öğütleyen Ahilik penceresinden bakılır. 

Ahilikte çalışmak bir ibadet, mülk sahibi olmak bir imtihan, ticaret ise insanların hayır duasını almak için bir vesiledir. Bu bakımdan Ahilik, İslam meslek ahlâkı anlayışının titizlikle pratiğe dökülmüş bir tezahürüdür.

Bu anlayışı, “Hak ile sabır dileyip bize gelen bizdendir. Akıl ve ahlâk ile çalışıp bizi geçen bizdendir” sözleriyle bizlere hatırlatan Ahi Evran-ı Veli, “dünyada yaşamak için ilim, ahlâk ve sanata; ahiret için ise takva ve iman esaslarına sımsıkı sarılmaya ihtiyaç olduğunu”söylemektedir.

Bu itibarla, asırlar boyunca Anadolu topraklarına nakşedilen Ahilik geleneğinin, günümüz iş hayatında da ahlâkî ve etik değerlerin muhafazası noktasında bizlere rehberlik etmesi gerektiği açıktır. 

Peygamber Efendimiz de “Ben, ahlâkî güzellikleri tamamlamak için gönderildim” buyurmaktadır.

Şurası açıktır ki; Hakk’ın rızasını kazanmadıkça kar elde etmenin, rızkı hakça paylaşmadıkça rekabet etmenin, helalinden kazanmadıkça da zenginleşmenin bir ehemmiyeti yoktur. 

En büyük sermaye itibar, dürüstlük ve güvenilir olmaktır.

Ekonominin, ticaretin, iş yapış süreçlerinin hızla dönüştüğü, mesleklerin değiştiği günümüzde, küresel trendleri yakalamak, hatta trend belirleyen ülke olmak, üretimde sürdürülebilirliği sağlamak, katma değerli ihracatımızı artırmak ve ülkemizin prestijini daha yüksek seviyelere çıkarmak için hepimize sorumluluklar düşmektedir. 

AK Parti Hükümetleri olarak son 21 yılda Saygıdeğer Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğinde yapılan dev yatırımlar, altyapısı ve üstyapısı ile, eğitim ve sağlık sistemi ile, sanayisi ve tarımı ile, turizm sektörü ve ihracatı ile ekonomimize çağ atlatmış, milletimizin refâhını kat be kat artırmıştır.

Diğer yandan, dış politika ve askeri alandaki ilerlemeyle uluslararası arenada ülkemizi güçlü ve saygın bir konuma getirmiştir. Bu kapsamda, ekonomik gelişimimiz ve jeopolitik güç olarak yükselişimiz, adeta küresel bir kabule dönüşmüştür.

Bakan Bolat: Bugünün Türkiye’si dünden çok daha iyi durumdadır.

Hamdolsun, bugünün Türkiye’si dünden çok daha iyi durumdadır. 1923’te 50,8 milyon dolar, 1973’te yıllık 1 milyar dolar, 1987’de aylık 1 milyar dolar ihracat yapabilen bir ülkeden, günümüzde günlük 1, bazen 1,5 milyar dolar ihracat yapan bir ülke haline geldik. Bugün, 255 milyar dolar mal ve 100 milyar dolar da hizmet olmak üzere, yılda 355 milyar dolar döviz geliri elde eden bir ülkeyiz. 

1980’li yıllarda incir, tütün, kuru üzüm gibi birkaç tarım ürünü ihraç edebilen bir ülkeden bugün savunma sanayi ve yazılım ihraç eden bir ülke olduk. Hiç kuşku yok ki, bunu; sanayicimizle, çiftçimizle, ihracatçımızla, esnafımızla, memurumuzla ve işçimizle BİRLİKTE başardık!

Saygıdeğer Cumhurbaşkanımızın çizdiği Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde ülkemizin kalkınmasını ve vatandaşlarımızın refahını artırmayı hedefleyen politikalarımızı kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz. 

Türkiye Yüzyılı; çağı yakalayan ülkeden, çağa yön veren ülkeye giden yolculuğun adıdır! Değişimi takip etmekle kalmayıp, değişime yön veren ülke olmaktır! Bu amaçla, sürdürülebilir üretimi tesis etmek ve yüksek teknolojili ve katma değerli ihracatı artırmak için var gücümüzle çalışıyoruz.

Prof. Dr. Ömer Bolat: Önümüzdeki dönemin olmazsa olmazı; katma değerli üretim ve ihracattır. 

Önümüzdeki dönemin olmazsa olmazı; katma değerli üretim ve ihracattır. “Tek yol, ihracat yapmaktır” anlayışımız çerçevesinde, “Ticarette Dijital Dönüşüm” sağlamak suretiyle; ihracatçılarımızın, dijitalleşme sürecini yapılıp biten değil; süreklilik arz eden hareketli bir hedef olarak görmesine yardımcı olmayı amaçlıyoruz. 

Yine, küreselleşme ve teknolojik gelişmeler ile değişen çağımızda, “Türkiye E-İhracat Platformu” ve “Kolay İhracat Platformu (KİP)” ile ihracatçılarımızın yeni pazarlara açılmalarını ve mevcut pazarlardaki paylarını artırmalarını hedefliyoruz. 

İhracat sürecinin blok zincir teknolojisi ile uçtan uca tasarlanarak şekillendirildiği bir ekosistemde, sadece bir blok zincir ağının kullanıma sunulması değil, akıllı sözleşmeler ile süreçlerin hızlanması, belge yerine sadece belgeye ait veri ile işlem yapılması ve veri kontrol ve üretme işlemlerinin otomasyonuyla birlikte aracı kurumların kaldırılması gibi iyileştirici ve yenilikçi geliştirmeler de söz konusudur. 

Böylelikle, ülkemiz ticaret ekosistemini değişen çağa hazırlamak ve küresel ticaretten firmalarımızın aldığı payı artırmak için yoğun biçimde çalışıyoruz.  

Hiç şüphesiz ki, çalışma hayatında teknolojinin yaygınlaşması, işgücünün kompozisyonunu ve beceri setini de dönüştürmüş ve değiştirmiştir. Bu bilinçle, Ticaret Bakanlığı olarak, düzenlediğimiz Ticarette Gelişim Programları ile kadın ve genç girişimci firmalarımızın, değişen ticarete ayak uydurmaları için gerekli becerilere sahip olmalarını ve ihracata kazandırılmalarını hedeflemekteyiz. Ayrıca, ihracatçı firmalarımızın ihtiyaç duydukları mesleki donanıma sahip personelin istihdamına da destek vermekteyiz.

Diğer taraftan, 21. yüzyılın ilk çeyreğinin sonuna doğru yaklaştığımız bugünlerde, bir yandan dünya ekonomik ve politik sistemindeki belirsizlik ve riskler artarak devam etmekteyken; diğer yandan yeşil ve teknolojik dönüşüm sonucunda yeni iş ve çalışma modelleri ile fırsatlar da ortaya çıkmaktadır. 

Bakanlık olarak riskleri bertaraf etmek ve ortaya çıkacak fırsatlardan yararlanmak için çalışmalarımızı kararlılıkla yürütüyoruz. 

Özellikle yeşil dönüşüm sürecinde öncü rol üstlenmekte olup ülkemizin kalkınma hedefleriyle uyumlu bir şekilde sürdürülebilir, kaynak etkin ve yeşil bir ekonomiye geçişini desteklemekte ve firmalara rehberlik etmekteyiz.

Ülkemizin yol haritasını oluşturmak adına, Bakanlığımız koordinasyonunda 2021 yılında Yeşil Mutabakat Eylem Planı’nı yayınladık. Eylem Planı ile yeşil enerji dönüşümü, sanayi üretiminin karbonsuzlaştırılması, döngüsel ekonomi dönüşümü, sürdürülebilir ulaştırma ve tarım, teknolojik dönüşüm ve inovasyon ile yeşil finans gibi pek çok farklı alanda adımlar atıyoruz.

Öte yandan, ülkemizi geleceğe taşıyacak tüm bu uygulamaları hayata geçirirken, piyasada fırsatçılık yapan, tüketicilerin mallara ulaşmasını engelleyen, genel ticari ahlâka ve meslek etiğine uymayan her türlü üretici, tedarikçi, perakendeci işletme, tacir ve esnaf ile ilgili fahiş fiyat artışı ve stokçuluk kapsamında inceleme ve denetimler yapıyoruz. 

Bu kapsamda, 2023 yılında toplam 9.761 firma ve 44.802 ürün denetledik. Gerçekleştirilen bu denetimler neticesinde, fahiş fiyat artışı yaptığı tespit edilen işletmelere 2023 yılında, Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu eliyle yaklaşık 90 milyon TL idari para cezası uyguladık. 

Bu incelemeler ve denetimler sonucunda, tüketicilerin ve ticari ahlâka uygun hareket eden iyi niyetli işletmelerin korunması ve piyasada bozgunculuk yapan işletmelerin de piyasa düzeni açısından hak ettikleri cezalarla karşılaşması için gerekli tedbir ve yaptırım kararlarını alıyoruz. 

Dijitalleşmenin hızla arttığı, otomasyonun iş süreçlerini dönüştürdüğü ve yeni iş alanlarının sürekli olarak doğduğu bir dönemde yaşıyoruz. Bu değişen iş manzarasında, meslekler de sürekli olarak evrim geçirmekte ve dönüşmektedir. 

Gerçekten de geleneksel iş tanımları ve beceri gereksinimleri, yerini yeni ve farklı yetkinliklere bırakmaktadır. COVID-19 pandemisinin de meslekler ile çalışma biçimleri anlamında dönüşüm sürecini hızlandırdığı söylenebilir. Bu süreçte; geleneksel ticaretin yapısının değiştiği, sektörlerin yapısal dönüşüme uğradığı ve yeni mesleklerin yükselişe geçtiği görülmektedir. Bu kapsamda, gelecekte popüler olma ihtimali yüksek mesleklere şunlar örnek verilebilir: Blockchain Uzmanı/Geliştiricisi; Yapay Zekâ Uzmanı; Veri Bilimci; Veri Güvenliği Uzmanı; Mobil Uygulama ve Oyun Geliştiricisi; ve Metaverse Uzmanı…

Bu değişimler, meslek ahlâkının da yeniden değerlendirilmesini gerekli kılmaktadır. Meslek etiği ve iş ahlâkı, değişen mimariye uyum sağlamamıza yardımcı olabilir ve iş dünyasının sürdürülebilirliği için temel bir rol oynayabilir.

Bu bakımdan İş Ahlâkı Zirvesi, iş dünyasının etik standartlarını yükseltmek ve Türkiye'nin uluslararası ticaretini daha sürdürülebilir hale getirmek için birlikte çalışmamız için bir fırsattır.

Bugüne kadar, hep birlikte omuz omuza yol yürüdük. Geleceğin Türkiye’sinin inşası yolunda yine birlikte yol yürüyeceğimize inanıyorum.

Bu duygularla 2023 Türkiye İş Ahlâkı Zirvesi’nin Türkiye Yüzyılımıza ve ülkemize katkı sağlamasını ve yeni iş birliği imkânlarına vesile olmasını temenni ediyor, hepinizi en kalbî muhabbetlerimle selâmlıyorum. 

İbrahim Ethem Gören/16.11.2023-Yazı No: 543