Sadece 1 ay kullandıkları bin 600 kilometredeki cipi 4 yıl boyunca otoparkta tutan Yorulmaz çifti için tüketici mahkemesi, fren sistemindeki arızanın sürücü kaynaklı olmadığını belirterek, ’gizli ayıplı’ olduğu tespit edilen aracın ’ayıpsız misliyle’ değiştirilmesine karar verdi.

Trabzon’da bir devlet hastanesinde sağlık personeli olarak görev yapan Hilal ve Şahan Yorulmaz çifti, Eskişehir’deki bir otomotiv bayisinden 11 Eylül 2020 tarihinde Opel marka Grandland model sıfır kilometre cip satın aldı. Büyük bir hevesle satın aldıkları aracı Trabzon’a getiren Yorulmaz çifti, 1 ay sonra işe gitmek için bindikleri araçla yokuş aşağı inerken neye uğradıklarını şaşırdı. İddiaya göre Hilal Yorulmaz yönetimindeki cip frenlerin tutmaması ve direksiyonun kilitlenmesi sonucu refüje çarptı. Sol şeritten gelen başka bir aracın da duramayarak cipe çarpması sonucu Şahan Yorulmaz yaralandı. Kazanın ardından bayi yetkilileri ile görüşen Yorulmaz çifti, cipte yapılan incelemenin ardından bayiden ‘sürücü kaynaklı hata’ cevabını aldı. Bunun üzerine Yorulmaz çifti konuyu mahkeme taşıdı. Çift avukat Bünyamin Bayram aracılığıyla aracı satan bayi aleyhine ’ayıplı malın iadesi’ davası açarken, Trabzon Tüketici Mahkemesi’nde görülen davada talep edilen bilirkişi heyeti araç sahibi Hilal Yorulmaz’ı haklı buldu. Yetkili bayinin ’ayıplı’ olduğu tespit edilen aracın ’ayıpsız misliyle’ değiştirilmesine hükmeden mahkemenin kararını temyiz etmesinin ardından Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi de Tüketici Mahkemesi’nin kararını onadı. Karara itirazda bulunan bayi yetkilileri, Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulundu. 4 yıl süren hukuki süreç sonunda Yargıtay 3. Hukuk Dairesi kararı bayi aleyhinde onadı. Yargıtay tarafından verilen kararda, aracı satan bayinin aynı modelde sıfır kilometre araç ya da belirlenecek güncel tutarı tüketiciye geri ödemesine karar verildi.

“Eşim benim kadar şanslı olamadı, 2 ay tedavi gördü”

Yaşanan olayı anlatan araç sahibi Hilal Yorulmaz, kazadan hava yastığı sayesinde kurtulduğunu belirterek, “Kazanın olduğu gün biz eşimle işe gidiyorduk. Yokuş aşağı bir yolda ilerliyorduk. Aracı ben kullanıyordum. Yokuş aşağı inerken aracın fren mekanizmasında tuhaflık fark ettim. Fren pedalında bir sertleşme hissettim. Ne kadar zorlasam da fren tutmadı. Eşime aracın freninin tutmadığını söyledim. Elim park frenine gitti ancak o da aktif hale geldi. Sonrasında ana yola savrulduk. Son çare direksiyona bir manevra yaptırabilir miyiz diye düşündük. Fakat direksiyon da kilitlenmişti. Araç tamamıyla kendini kilitledi. Biz o şekilde ana yola savrulduk. Önce refüje, ardından sol şeritten gelen araçlardan bir tanesi duramayarak bize vurdu. Ben o kazadan hava yastığı sayesinde kurtuldum. Eşim benim kadar şanslı olamadı, kazada eli kırıldı. 2 ay tedavi gördü” dedi.

“4 yıllık bir hukuki sürecimiz oldu”

2020 yılında aracı sıfır olarak aldıklarını dile getiren Yorulmaz, “Sıfır araç daha 1 aylık kullanımda bu hatayı nasıl verebilir diyerek firmaya şikayette bulunduk. Firma aracın inceleneceğini söyledi. Ertesi gün bizi arayarak aracın sürücü kaynaklı kaza yaptığını söyleyerek, konuyu kapatmaya çalıştılar. Daha sonra tesadüfen kaza görüntülerine ulaştık. Bu görüntüler ile kazanın nasıl olduğunu görüp bize yardımcı olurlar diyerek tekrar firmayla görüştük ancak aynı cevabı aldık. Hukuki yollara başvurmak durumunda kaldım. Sağ olsun avukatımız Bünyamin Bey sayesinde davamızı kazandık. 4 yıllık bir hukuki sürecimiz oldu. Bu süreçte çok büyük sıkıntılar çektik. İkiz çocuklarımız var. Pandemi dönemine denk geldiği için sıkıntılar yaşadık. Her gün taksi ile işe gidip geldik” şeklinde konuştu.

“Araç burada yatarken biz ödemelerini de yapıyorduk”

Cipi satın aldıklarında çektikleri kredinin 1 ay önce bittiğini vurgulayan Yorulmaz, “Büyük bir hevesle bu aracı almıştık, hayal kırıklığı yaşattı. Aracın kredi ödemesini de geçen ay bitirdim. Bu 4 yıllık süreçte sigortası, vergilerini yatırmak durumunda kaldık. Araç burada yatarken biz ödemelerini de yapıyorduk. Bu süreç hem maddi hem manevi bizi yıprattı. Davayı kazanmamız bizim için sevindirici oldu. Bundan sonra Opel markasına yaklaşır mıyım, asla yaklaşmam. Çevremdeki ve ailemdeki herkese bunu söylüyorum. Çok büyük zorluklar ve heveslerle alınmış bir araçtı ama maalesef büyük bir hüsranla sonuçlandı” diye konuştu.

“4 yıl araçsız kaldık”

Geçirdikleri 4 yılın sancılı bir süreç olduğunu söyleyen Şahan Yorulmaz ise, “Severek, isteyerek aldığımız bir aracın bir ay sonra bu kaza sonrası yaşananlar bizim için hüsran oldu. Firma bunun arkasında duramadı. Bize mağduriyet yaşattılar. Bu 4 yıllık süreçte bu mağduriyeti ailecek yaşadık. Bu 4 yılın sonucunda beklediğimiz neticeyi aldık. Davayı kazandığımız için çok mutluyuz. Mahkeme misliyle değiştirme kararı verdi. Bizim temennimiz de buydu. İnşallah yeni aracımıza kavuşuruz. 4 yıl araçsız kaldık” ifadelerini kullandı.

Otomotivdeki Çinli markalar Avrupalı üreticilerin pazar payını daraltıyor Otomotivdeki Çinli markalar Avrupalı üreticilerin pazar payını daraltıyor

“Erken pes etmemek gerekiyor”

4 yıllık hukuki süreci anlatan avukat Bünyamin Bayram, “4 yıl önce Hilal Hanım yanıma gelerek böyle bir problem olduğunu söyledi. Bu doğrultuda mahkemede misliyle değişim davamızı açtık. Bilirkişi bu hususta ‘evet, üretim kaynaklı bir hata var’ dedi. İlk derece mahkemesi misliyle değişim kararı verdi. Daha sonra istinafa gönderildi. İstinaf da bizim haklılığımızı ortaya koydu. Yargıtay’dan sonra kararımız onandı. Bu doğrultuda sevinçli ve mutluyuz. İcra süreci devam etmektedir. Arabayı teslim edeceğiz. Bu zarar ortadan kaldırılacak. 4 yıl zor bir süreçti. Fren aksamından kaynaklı bir durumdu. Üretim kaynaklı olup olmadığı araştırıldı. Bu değerlendirmelerde üretim kaynaklı olduğu ortaya çıktı. Bu açıdan çok umutluydum. İlk derece mahkemesi de böyle karar verdi. Erken pes etmemek gerekiyor. Böyle davalar biraz sürüyor, bir aşaması var” dedi.

Kaynak: iha