NBA tarihinin en büyük takımlarından Los Angeles Lakers son başarısız geçen son 5 yılın ardından NBA`in gelmiş geçmiş en büyük yıldızlarından LeBron James`ı transfer ederek yeni sezonda play off mücadelesinin içinde olacağının sinyalini verdi. Ancak basketbol otoriteleri Lakers`ın diğer transferleri Rondo, Stephenson, Mc Gee ve Beasley`i çok riskli buldu, özellikle Rajon Rondo ve Lance Stephenson`un kavgacı tavrının takımın gençbasketbolcularını olumsuz etkileyebileceğini savunanlar çoğunlukta. Bu yorumlara rağmen iki basketbolcu sezona iyi başladı hatta Rondo asist, savunma ve hücum katkısıyla ilk beşe yerleşti. Olumlu hava uzun sürmedi ve korkulan oldu. Staples Center`da oynanan Lakers-Houston maçı son yılların en büyük kavgalarından birine tanıklık etti. LeBron James`in Lakers formasıyla Staples Center`da yer aldığı ilk maçolarak tarihe geçen maçın son çeyreğinde Rajon Rondo takım arkadaşı Brandon Ingram`la beraber Houston`dan Chris Paul`la kavga etti. Yumruklaşmaların yaşandığı arbede sonrası üçbasketbolcu oyundan atıldı. Olayların ardından yeniden başlayan Houston Rockets, Los Angeles Lakers`ı 124-115 mağlup etti. 
Rondo fitili yeniden ateşledi
Kavgaya dönecek olursak o ana kadar 13 sayı 7 ribaunt ve 10 asistle Lakers`ın en etkili ismi olan Rondo`nun içinde olmadığı bir tartışmayı kavgaya dönüştüren isim olduğunu görüyoruz. Maçın üçüncü periyodu oynanırken Lakerslı Ingram James Harden`ı potaya giderken durdurdu. Hakemlerin faul kararının ardından Ingram, Harden`ı itti ancak araya girenler tartışmanın büyümesini önledi. Lakers`ın olağan şüphelilerinden Lance Stephenson, kendisinden beklenin aksine Ingram`ı uzaklaştırıp, sakinleştirdi. Tam olay kapandı diye düşünülürken bu defa Chris Paul ve Rajon Rondo`nun ağız dalaşı başladı. Chris Paul`un Rondo`nun yüzüne doğru parmağını sallamasına önce tükürükle karşılık veren Rondo ardından Paul`e yumruk atınca ortalık yeniden karıştı. Başta PJ. Tucker ve LeBron`un tarafları sakinleştirme çabalarına karşın bu defa Brandon Ingram, Paul`e saldırdı. Tarafların sakinleşmesinin ardından Rondo doğrudan soyunma odasının yoluna giderken, hakemler Paul ve Ingram`ı da oyundan attı. Lakers adına endişe verici olan LeBron ile beraber takımın gençlerine liderlik yapması beklenen Rondo`nun iyi basketbolunun yanında öfkesine hâkim olamaması ve Ingram gibi sakin bir basketbolcuyu olumsuz etkilemesi oldu. Ingram o kadar kontrolden çıktı ki yeniden kavga etmemesi için iki polis Ingram`a salondan çıkana kadar eşlik etti. Rondo ve Paul arasında yaşanan kavganın bir geçmişi var. Chris Paul, Rajon Rondo`nun Celtics forması giyerken 'Big 3' olarak adlandırılan Paul Pierce, Ray Allen, Kevin Garnett ile birlikte oynadığı için çok şanslı olduğunu, 'bedavadan' iki şampiyonluk kazandığını belirtmiş Rondo ise bu açıklamaya tepki göstermişti. İki basketbolcu karşılıklı atışmaları unutmamış olacak ki ilk kıvılcımda kavgaya tutuştu. Kavganın ardından toplanan NBA disiplin kurulu Brandon Ingram!a 4 maç, Rajon Rondo`ya 3 maç, Chris Paul!a ise 2 maçoynamama cezası verdi. Lakers adına olumlu tarafı ise Stephenson`ın kavgada yatıştırıcı rol oynaması, diğer olağan şüpheliler McGee, Beasley gibi isimlerin ise olaya hiçkarışmaması oldu. Lonzo Ball, Brandon Ingram, Josh Hart ve Kyle Kuzma gibi geleceğin yıldızı olabilecek isimleri kadrosunda bulunduran Lakers ın yeniden şampiyonluk potasına girebilmesi  için LeBron, Rondo, Stephenson, Mc Gee gibi isimlerin bu gençleri doğru yönlendirmesine ihtiyaçvar.
Hollanda da  PSV kayıpsız lider
Fenerbahçe Philip Cocu yönetiminde son 20 yılın en kötü performansını gösterirken eski takımı PSV Eindhoven`de işler yolunda. Oynadığı 9 maçı da kazanan PSV 27 puanla en yakın rakibi Ajax`ın 5 puan önünde Hollanda Ligi`nin zirvesinde. Philip Cocu`nun ayrılmasının ardından takımın başına geçen Marc Van Gommel yönetiminde maçlarını farklı kazanan PSV 36 gol atarken sadece 3 gol yedi. Tıpkı Cocu gibi eski bir PSV oyuncusu olan Van Gommel daha önce PSV U 19 tamını çalıştırdıktan sonra Suudi Arabistan ve Avustralya Milli Takım`larında Hollandalı teknik adam Bert Van Marwijk`in yardımcılığını yapmıştı. Başarılı çizgisini Cocu sonrası çaylak bir teknik adamla da sürdüren PSV futbolda kalıcı başarının oturmuş kurumsal yapının sistemli bir çalışmanın eseri olduğunu bize bir kez daha gösterdi. Bakalım kulüplerimiz bu gerçeği ne zaman kabul edip, bu yönde yapılanmaya gidecek!
Düşenin dostu olurmuş!
Ü lkemizde taraftarlık anlayışı başarıya endekslidir. Takımı istediği sonuçları alamayan taraftar maçlara ilgi göstermez. Her biri 25 milyon taraftara sahip olduğunu iddia eden GS, FB ve BJK bile başarısız olduğu dönemde 5-10 bin taraftarı bulamaz tribünlerde. Ancak Almanya ve İngiltere`de durum farklı. Taraftar takımının durumu ne olursa olsun tribündeki yerini alıyor. 2. Ligde mücadele eden takımların seyirci ortalaması ile ilgili yapılan bir araştırmaya göre geçtiğimiz sezon Alman 2. Ligine düşen Hamburg maçlarını ortalamam 50 bin taraftar önünde oynuyor. Bir diğer Alman ekibi Köln 48 bin taraftarla Hamburg`un hemen ardında 2. Sırada yer alıyor. Uzun yılardır Premier Lig`den uzak kalan Leeds United ise İngiltere 2. Ligi Championschip`te ortalama 33 bin taraftara oynuyor. 25 takımlık listenin son sırasında yer alan Sporting 25 bin ortalama taraftar sayısıyla ligimizin devlerinden daha fazla taraftar önünde maçlarını yapıyor.
LeBron yoksa Cedi var
NBA`deki temsilcilerimizden Cedi Osman yeni sezona iyi başladı. LeBron James`in ayrılmasının ardından yeniden yapılanma sürecine giren Cleveland Cavaliers`da rolü ve dakikaları artan basketbolcumuz sergilediği basketbolla Cleveland Koçu Tyron Lue`nun güvenini kazandı. Sezonun ilk üçmaçında 31 dakika sahada kalan temsilcimiz 20 sayı, 8 ribaunt ve 4.5 asist ortalamaları ile oyunun her alanına katkı yapabileceğini gösterdi. Cedi Osman, yaz döneminde çok iyi anlaştığı LeBron James ile özel antrenman yapmıştı. Milli basketbolcumuz bu performansını sürdürebilirse en çok gelişme kaydeden oyuncu ödülüne aday olabilir.
Jose Mourinho`dan Chelsea taraftarına tepki: 'Saygıyı hak ediyorum'
Jose Mourinho dünya futbolunun en renkli isimlerinden biri olma özelliğini hiçyitirmedi. Rakip teknik adamlar, hakemlerle, basın mensuplarıyla, zaman zaman kendi futbolcularıyla kavga etmekten çekinmeyen Portekizli hoca kavgalarına bir yenisini Chelsea deplasmanında ekledi. Bu kavgayı farklı kılan öncekilerin aksine Morinho`nun haklı olan taraf olması. Karşılaşmanın 90+6. dakikasına 2-1 önde giren Portekizli teknik adam son saniyede kalesinde gördüğü şok golle galibiyeti kaçırdı. Skoru 2- 2`ye getiren golün ardından Chelsea antrenörü Sarri`nin yardımcısının kendisine yaptığı kışkırtıcı hareketler Mourinho`nun çılgına dönmesine neden oldu. Chelsea antrenörü Sarri`nin yardımcısı adına özür dilemesiyle olan tatlıya bağlandı. Ancak bu defa Chelsea taraftarının olumsuz tezahüratı Mourinho`yu derinden yaraladı. Taraftara dönerek eliyle 3 işareti yapan deneyimli hoca, Chelsea başında yaşadığı 3 Premier Lig Şampiyonluğu`nu taraftara hatırlattı. Maçın ardından basın toplantısında Chelsea taraftarlarının kendisi hakkındaki küfürlü tezahüratıyla ilgili sitem eden Mourinho ' Bana saygılı davranmadılar. Ü çişaretini o yüzden yaptım. Ü çşampiyonluk kazandırmış bir hocaya böyle davranılmaz. Bir gün Madrid`de, Porto`da ya da Milano`da aynı durumu yaşarsam, orada da benzer bir hareket yaparım. Bu tamamen taraftarlara bağlı' diye konuştu.