Yirminci yüzyılın ilk yarısı Avrupa için, ikinci yarısı Ortadoğu için, yıkım yüzyılı olmuştur. 

Yirmibirinci yüzyılın mimarları, kutsal kültürü toplumların afyonu olarak görenler değil, hayatın kaynağı olarak görenler olacaktır. Onlar bir yanlarına Mekke’yi, bir yanlarına Medine’yi alarak, Kudüs’ten geleceğe yürüyeceklerdir. İnsanların harabeye çevrilen iç dünyalarıyla birlikte,yakılan, yıkılan dış dünyalarını, inşa etmenin yol haritası,kutsal kültürün kutlu şehirlerindedir. 

Dünyadaki erdemli şehirlerin, erdemli yönetimlerin anası olan kutlu şehirler, bilginin ve bilgeliğin olduğu kadar, düşüncenin ve eylemin de, asla batmayan güneşleridir. Onlar geçmiş yüzyıllarda, Avrupa’yı nasıl dönüştürmüşlerse, gelecek yüzyıllarda Amerika’yı öyle dönüştüreceklerdir. İnsanlığın bilgi ve bilgelik dünyasında Atina’nın güneşi batmıştır, Kudüs’ün güneşi doğmaktadır.  Kudüs’ün ışığını dünyaya, İstanbul taşıyacaktır. Batı’ya Işık hep Doğu’dan gelmiştir. 

Doğu kutsal, Batı seküler kültürün anavatanıdır.Roger Garaudy’nin kitaplarında altını çizerek vurguladığı gibi, Avrupa’da doğmuş, kutsal şehirleri olan, hiçbir büyük din yoktur. Kudüs Adem “Safiyyullah", Nuh "Neciyullah", İbrahim “Halilullah”, Musa “Kelimullah”, İsa “Ruhullah” , Muhammed “Habibullah” diyenlerin şehiridir. Kudüs sevgisiyle silahlanmayanlar,yol açtıkları savaşlarda, bütün dinlerden insanların kanlarını dökerler. 

Kudüs’te savaş olursa, Pekin’de, Moskova’da, Brüksel’de,Tel Aviv'de Washington’da barış olmaz.Kan dökenlerin kanları dökülür.Dökülen kanlar yerde kalmazlar.Dünyanın bütün aydınları, Yirmibirinci yüzyılda, insanlığın bilgi ve bilgelik birikiminin, şehirlerin anası, zamanla yaşıt,  Mekke’den kaynaklandığını göreceklerdir. Bu yüzden Nuri Pakdil, Batı Notları kitabında, “Kalbimin yarısı Mekke’dir,yarısı Medine’dir,üzerinde bir tül gibi Kudüs vardır” demektedir. Mekke insanlık tarihinin sıfır noktasıdır. Medine Son Peygamber'in,Kudüs İbrahim Peygamber'in başşehiridir.Onlara dost olanlar, insanlara düşman olmazlar.

Uzaklık ve yakınlık farkının, ortadan kalktığı dünyada, büyük bir arayış içinde olan insanlığın, bilgi ve bilgelik susuzluğunu Mekke giderecektir.Mekke bütün peygamberlerden izler taşır, insanlığın atalarının şehridir,bütün  insanların anavatanıdır. Batı’da kutsal kültür olarak neler varsa, hepsi Doğu’nun kutlu şehirlerinden, alınmıştır. Dünyada kutlu şehirlerin öğrencileri olanlar, seküler şehirlerin öğreticileri olacaklardır. Onlar dünyanın bütün şehirlerini, insanlık tarihinin derinliklerinde, uzun yürüyüşlere çıkaracaklardır. 

Dünyanın eli kanlı “Beş Şehiri”nin, döktükleri kanların hesabı, kutsal kültürün kutlu şehirlerinde, BM'e üye ülkeler tarafından sorulacaktır.

Washington’nun, Brüksel'in, Tel Aviv'in yargılanması,Kudüs’te bütün Peygamberlerin katılımıyla yapılacaktır.

Amerika ve İsrail Gazze'de, döktükleri kanların hesabını er ya da geç vereceklerdir.