Bugün 24 Kasım, öğretmenlerimizin günü. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın imam hatip lisesindeki sanat tarihi hocası Semra Acar ve Prof. Dr. Hasan Çelikkaya, bu anlamlı günde Erdoğan’ın nasıl bir öğrenci olduğunu anlattılar.
Erdoğan, Karadenizli bir ailenin Kasımpaşa’da yaşayan çocuğuydu. Futbol tutkunuydu ve profesyonel olmayı hayal ediyordu. Babası Ahmet Reis ise bu hayale karşı çıkıyordu.
Hayatının dönüm noktası ilkokul 5. sınıfta oldu. Din dersinde okul müdürü, “kim namaz kılmak ister” diye sordu. Sadece Erdoğan elini kaldırdı. Ama gazete kâğıdı üzerinde namaz kılmayı kabul etmedi, “resimli” dedi. Hemen bir masa örtüsü getirildi.
Bu olay, Erdoğan’a ‘Hoca’ lakabının takılmasına sebep oldu. Okul müdürü, babası Reis Kaptan’ı ikna ederek Erdoğan’ı imam hatip lisesine kaydettirdi.
A haber'de yer alan habere göre, Erdoğan, imam hatip lisesinde yeni bir hayata başladı. Hem okuyor hem de su ve simit satarak ailesine katkı sağlıyordu. Hem de sosyal faaliyetlere katılıyor, şiirler okuyor, münazaralara giriyordu. Edebiyat, hadis, fıkıh ve Kur’an’a ilgi duyuyordu. Milli Türk Talebe Birliği’ne üye oldu. 1972 yılında liselerarası münazara yarışmasında İstanbul İmam Hatip Lisesi’ni birinciliğe taşıyan ekip lideriydi.
1973’te imam hatip lisesinden mezun oldu. Öğretmenlerinin göz bebeği oldu. Yıllar sonra da öğretmenlerine vefa gösterdi ve onların dualarını aldı.
ÖĞRETMENLERİ ANLATTI: ÇOK ÇALIŞKAN VE DÜRÜSTTÜ
A Haber'e konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın öğretmeni Semra Acar şunları söyledi:
"Liderlik sonradan olmuyor doğuştan oluyor. Zaten talebem olarak Recep Tayyip Erdoğan bu potansiyele sahip bir öğrenciydi. Gurur duyuyorum. Spor futbol oynuyordu teneffüslerde ve mümessilimdi kendisi. Çok çalışkan, dürüst ve de öğretmenlerine saygılı arkadaşları ile iyi iletişim içinde olan başarılı bir öğrencimdi. İmam hatipliler iyi çalışkan insanlardır amaçları sadece not değil okulu en başarılı şekilde bitirmekti. Sayın cumhurbaşkanım bu lider konumu dolayısıyla karizmatik, entelektüel ve fiziki donanımları çok güçlü oluşunu biliyorsunuz. Yüce rabbimin kendisine lütfettiği bir hitabet okulumuzun edebiyat ve münazara kolu başkanı... Onun çok belliydi geleceği ve dünya liderleri arasındaki önceliği Türkiye'nin eğitimde pek çok alan önde oluşu çok büyük gurur ve onure oluyoruz."
Prof. Dr. Hasan Çelikkaya ise şunları söyledi:
"Tayyip Bey benim 69-73 yılları arasında öğrencim oldu. Sosyal yönü çok kuvvetli hitabet kabiliyeti süper şiir kabiliyeti süper bir öğrenciydi. Futbola meraklıydı. Benim en çok ilgimi çeken yönü hitabet ve şiir kabiliyetiydi. İstanbul'da liseler arası bilgi yarışması düzenlenirdi. İstanbul İmam Hatip Lisesi'ni de Tayyip Bey'in başkanlığında 3 öğrenci temsil ederdi. Bunlardan birisi Ali Kul bir dönem önce Bursa Milletvekili idi. İkincisi ise Seyit Bahçıvan isimli öğrencimdi Allah rahmet eylesin vefat etmiş... Bu yarışmalara Tayyip Bey'in başkanlığında bu 3 öğrenci katılırdı ve birinci olurlardı. Bir defasında İstanbul'daki düz liseler İstanbul İmam Hatip Lisesi yarışmaya katılacaksa biz katılmayacağız dediler. Bu sefer biz katılmadık o sene Sultanahmet Meslek Lisesi kazandı birinciliği... Bu şekilde çok hareketli bir öğrenciydi buna mukabil de son derece saygılıydı bu özelliği devam ediyor."