Ah bizim bu filbahri buluşmalarımız, şimdi ve burada hayatımdaki tek güzellik senmişsin gibi. Mayıs ortaları Haziran başlarıyla birlikte, rahmet hazinesi  yeşilin tonları, envai çeşit çiçek yaz mevsimini karşılamaya hazırlanırken filbahri vakti de gelmiştir.  Beyaz tomurcukları, yumuk yumuk çiçekleri, ortasında minik sarı başcığı ile adeta konuşma öncesinde içinde kelimeleri birikmiş, duygularını bakışlarıyla anlatan masum bir bebek gibi gözlerimin içine bakar. Bir gelin zarafeti ile arzı endam eder. Bir taraftan da ölüm gününü, ‘’Hakk’a vuslat’’ , ‘’Yaratana Kavuşma’’ düğün günü sayan Mevlana’nın   Şeb-i Arus’unu  hatırlatır.  

Whatsapp Görsel 2024 05 16 Saat 23.13.00 3F5D0422

Latif, nazif, ilahi sanat harikası filbahri, kimilerine göre yasemine benzetilse de  ferahlık veren limon çiçeğinin kokusunu baskın hissettiren tarifsiz bir rayihaya sahiptir. Bir çiçek bu kadar güzel kokarken cennet kokusu nasıl olmalır diye düşünmeden geçemez  insan. Ya bağrına bastığı arılara ne demeli? Allah’ın kudret mutfağından  rızkını toplayan arının balındaki lezzeti, kokuyu tahayyül etmek mümkün değildir.

Her bahar gölgesine koştuğum, nazarımdan sakındığım, kokusuna doyamadığım bir filbahrim vardı. Yoğun bakımdan çıkmış bir hastanın nefes alması gibi mucize bir kavuşumdu filbahrime kavuşmak.  Yapraklar, çiçekler, arılar barış ve sabrın sesini fısıldar, huzuru yaşatırlardı. Gün geldi  çitlerle çevrildi, bir  şantiye girdi aramıza. Duvarların ardında mahkum bir hükümlüyü bekler gibi  uzaktan izledim, zulüm altında olmasına şahitlik ettim. Ümidim yine yeni baharlarda buluşmaktı. Kaç mevsim geçti, kaç bekleyiş , o artık yoktu. Taşa toprağa plan çizenler, tabiatın parçasını görmezden gelmişlerdi. Yerinde beton yığınları, filbahrimin kalbi orada çarpar mı bilmem, öyle hissetmek isterim. Her geçişte gözüm dalar, koklayarak sevdiğimden ayrılığın acısı burnumu  sızlatır. İlkbahar bizim sonbaharımız oldu.  
Şimdi geçtiğim sokakları, mahalleleri mis gibi kokusu ile saran zarif filbahrileri görünce hem hüzün hem endişe sarar bu güzelliği daha kaç bahar görebileceğim beton istilasına uğramadan diye düşünürüm.

Whatsapp Görsel 2024 05 16 Saat 23.12.44 31A99077

İnsanoğlu güçlü yanlarını  güçsüz kılıyor, zamanla güç sandığı  zehir  aleyhine dönüyor . İnsan keser, söker, bozar, parçalar, istediğini alana kadar sürer gider. Seyyid Hüseyin Nasr :  "İnsanla tabiat arasındaki dengenin bozulduğunu pek çok kimse kabul etmektedir. Ama bu dengesizliğin, insanla Tanrı arasındaki uyumun bozulmasından kaynaklandığını herkes fark etmiş değildir." derken gafletin boyutunu gözler önüne serer. 

Whatsapp Görsel 2024 05 16 Saat 23.11.00 5Bf3450E

Ağaçlar uyumazlar, hayatları boyunca küçük küçük beslenir, binlerce zerreden tomurcuklar fışkırır, yapraklar oluşur, düşer, yavaşca göklere doğru yükselirler. Ağaçlar yaşamları süresince sessiz ve sebatkârdır. İnsanlara onlarca işaret gönderirler, sırlar, gerçekler, öğütler taşırlar. İnsanın iki seçeneği vardır. Ya ağaçların sihrini hatırlayıp tefekkürle sürdürülebilir dünyayı kurmak,  ya da balta testerelerle kendini oksijen tüplerine mahkum etmek .