Kalp ile gözleri aynı dili konuşan, ruhu ile gülen insan da Peygamberi örnek almıyor mu sizce de?
Hakkaniyetle değerlerini korumak adına korkmadan, nezaketle hakkı Hak için söyleyen insan olmak..."İnsan olmak" evet;  iyilik ve samimiyeti ayaklar altına almak da insanca bir davranış, lakin bu insanlık sadece etten kemikten. İlk ifade ettiğim ise eşrefi mahlukat olmanın, O'nun vakarıyla yoğrulmuş bir insanlık hali.
Kınamak, eleştirmek, arkadan konuşmak bunlar ne sorumluluğumuz, ne de haddimiz. Bize düşen önce kendimize farkındalık sağlamak ve ayna tutmak.
Gördün mü kendini? 
Öyleyse her türlü manipülasyonu göze alacak bir duruşla, nezaketli bir söylemle sözü muhattabına iletmek.
Yaradanın verdiği değere, kendine sahip çıkmak, gerisinin ne yaptığı, ne anladığı, ne malzeme topladığı gayrı kendini bağlar.
Sen duruşunla, imkanlarınla bunu sağlamakla mükellefsin.Sonra ne kendine yüklen ne de başkasına, nasiptir sevmek de sevilmek de. Nasibine sahip çıkmak; senin gayretini ve duruşunu, sözünü, sükutunu ve şükrünü gerektirir.
Oturarak su içmek gibi tek bir davranışla, sünnetle yaşamamış Yüce Peygamber. Başka başka, zülfiyare dokunan evet, sayısız güzel ahlak ile örnek olmuş...Bunlarla insanlığın hayat bulması dileğiyle.