İşte şehir hayatından sıkılıp soluğu doğada alan ünlü isimler

Ünlü usta oyuncu ve senarist Yılmaz Erdoğan, birkaç yıl önce Köyceğiz'de satın aldığı çiftliğinde kök salarak, yaşamını organik beslenme ve toprakla iç içe bir şekilde sürdürüyor. Bu özel hayat tarzıyla dikkat çeken Erdoğan, İstanbul'a nadiren uğramasıyla biliniyor, çünkü gerçek mutluluğunu ve huzurunu toprağın kokusu ve doğanın kollarında buluyor. Usta oyuncu, çiftliğinde geçirdiği günlerde tam anlamıyla bir çiftçi gibi çalışmaya başlamış durumda. Toprağını kendi elleriyle ekip biçen, hayvanlarına kendi bakımını veren Erdoğan, organik yaşamın sadece bir konsept değil, aynı zamanda kendi hayat felsefesi olduğunu gösteriyor. İstanbul'daki kaotik yaşamdan uzaklaşıp köydeki çiftliğine yerleşen Yılmaz Erdoğan, beslenme alışkanlıklarını da bu doğrultuda değiştirmiş durumda. Ekmeğini bile kendi yaparak, doğadan aldığı taze ürünlerle beslenmeye özen gösteriyor. İstanbul'a nadiren gelmesi, usta oyuncunun gerçek bir köy hayatına olan bağlılığını ve bu yaşam tarzının onun için ne kadar kıymetli olduğunu ortaya koyuyor.

Ünlü oyuncu Kenan İmirzalıoğlu ve eşi Sinem Kobal, yoğun iş temposu ve şehir hayatının koşuşturmacasından uzaklaşarak, çalışmadıkları dönemleri geçirmek üzere planladıkları çiftlikte huzurlu bir yaşamın peşine düşüyor. Çerkezköy'de hayal ettikleri çiftliği kuran ünlü çift, doğayla iç içe, sakin bir yaşamın tadını çıkarmayı hedefliyor. İmirzalıoğlu ve Kobal çifti, İstanbul'un gürültüsünden uzakta, doğanın kucaklayıcı atmosferinde geçirecekleri zamanı önceden planlamış durumda. Çerkezköy'deki çiftlikleri, sadece çalışma dönemlerinde değil, aynı zamanda dinlenmek ve kendilerine zaman ayırmak istedikleri her fırsatta da evleri olacak

Ünlü klarnet virtüözü Hüsnü Şenlendirici, müziğin büyülü dünyasının yanı sıra, İzmir'deki tarlasında çiftçilikle de meşgul. Sosyal medya hesabından yaptığı canlı yayın ile dikkatleri üzerine çeken sanatçı, traktörün direksiyonuna geçip kendi elleriyle tarla ekimi yaptı. Ancak bu sadece bir çiftçilik öyküsü değil, aynı zamanda bir çağrı ve bir yaşam tarzının ifadesi. Beş yıl önce İzmir'de bir köyde çiftlik satın alarak köy hayatına adım atan Hüsnü Şenlendirici, toprağın dilini anlamaya kararlı bir şekilde çiftçilikle uğraşıyor. Sadece kendi geçimini sağlamak için değil, aynı zamanda köylüler ve çiftçiler için bir destek çağrısı yapan ünlü müzisyen, "Bu zor zamanlarda köylümüzün ve çiftçilerimizin değerini iyi bilelim. Köylü çalışmazsa aç kalırız" diyerek toprakla olan bağını güçlendirmeye devam ediyor. Instagram canlı yayınında çiftçilerle sohbet eden Şenlendirici, kendi toprağında emek vermenin, doğanın döngüsüne dahil olmanın önemine vurgu yaptı. Saç sakalı beyazlayan ve kilo alan sanatçının bu yeni görüntüsü, sadece müziğe değil, aynı zamanda toprağın bereketine ve köy hayatının sakinliğine olan saygısının bir yansıması olarak karşımıza çıkıyor.

2017 yılında oyuncu Gizem Karaca'nın hayatında yeni bir başlangıç yapan yakışıklı eşi Kemal Ekmekçi ile İzmir'e yerleşerek sakin bir yaşamın kapılarını araladı. Karantina günlerini evinde geçiren Karaca, şehir hayatının karmaşasından uzaklaşıp doğayla iç içe geçen bir serüvene adım attı. Oyuncu, geçtiğimiz günlerde evinin bahçesine ektikleriyle doğayla etkileşimini artırdı. Domates, biber, patlıcan gibi organik sebzeleri toprakla buluşturan Karaca, bu süreçte sadık dostu köpeğiyle birlikte çalıştı. Kendi elleriyle fidelerini dikerek doğal bir yaşamın peşinden giden ünlü oyuncu, yorgun ancak mutlu bir şekilde "Her şeyin organiğini yemek güzel ancak emek sarf etmeden olmuyor" diyerek bahçe işlerine olan sevgisini dile getirdi. Gizem Karaca, bahçesinin ilk mahsülü olan çilekleri toplarken, doğal ürünlerin sağlıklı yaşama olan katkısını vurguladı. Organik tarımın zorlu ama keyifli sürecinde emek veren Karaca, bu yaşam tarzını sadece kendi mutluluğu için değil, takipçilerine de ilham kaynağı olmak amacıyla sürdürüyor. Gizem Karaca'nın evindeki bu organik dönüşüm, sadece kendi bahçesine değil, aynı zamanda doğayla barışık bir yaşama duyulan özlemi de temsil ediyor. Ünlü oyuncunun bahçe işlerine verdiği önem, onun sadece sahne önünde değil, aynı zamanda toprak altında da yeteneklerini sergilemesini sağlıyor.

Ünlü oyuncu Mehmet Günsür, kazancını gayrimenkule yönlendirerek İtalya'nın güneyindeki huzur dolu bir köyde bahçe içinde iki katlı bir ev satın aldı. Evin 200 bin euro'luk maliyetinin yanı sıra, tadilat için harcanan 30 bin euro ile Günsür, kendi sıcak yuvasını oluşturdu. Oyuncu, İtalya'nın güneyindeki bu küçük köyde, doğanın kollarına kendini bırakarak, sevdikleriyle geçireceği huzurlu anların hayalini kuruyor. Bahçe içindeki evin tamamlanan tadilatıyla birlikte, Günsür, sebze ve meyve ektikleri bahçenin düzenlemesini de bitirdi. Mehmet Günsür, sadece bir ev satın almış olmanın ötesinde, bu mekanı kendi kişisel projelerinin bir parçası olarak görüyor. Evini sadece bir konut olarak değil, aynı zamanda bir yaşam alanı ve aile bağlarının güçlendiği bir mekân olarak tasarlıyor. Ünlü oyuncu, projelerinden arta kalan zamanları bu huzur dolu evde ailesiyle geçirmeyi planlıyor. İtalya'nın tarih kokan sokaklarında, doğanın kucağında geçecek günlerle, Günsür kendi huzurlu dünyasını yaratmaya devam ediyor.

Muğla'nın huzur dolu köylerinden birinde çiftlik arazisi alan ve kendi köy evini inşa ettiren ünlü oyuncu Özgü Namal, sadece doğayla değil, aynı zamanda köy halkının sevgisiyle de buluştu. Evine "Hanımın Çiftliği" adını takan köylüler, Namal'ın bu köyde sadece bir ev değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı yarattığını ifade ediyor. Namal, 2013-2014 yıllarında Kanal D'de yayınlanan "Merhamet" dizisinden sonra nefes terapisti Ahmet Serdar Oral ile yaşadığı aşkla hayatını kökten değiştirdi. Bu aşkın meyvesi olarak oğlu Nefes ve kızı Elem Su'yu dünyaya getiren ünlü oyuncu, şehir hayatının karmaşasından uzaklaşıp Muğla'da bir çiftlik arazisi alarak köy evi yaptırdı. Bahçesinde sebze ekip, şöminesinde odun kırarken basına yansıyan görüntüleriyle doğallığını ve sade yaşamını vurgulayan Namal, köy halkıyla da sıkça etkileşimde bulunuyor. "Hanımın Çiftliği" adını alan eviyle adeta bir dizi setini aratmayan Namal, köy yaşamının tadını çıkarırken, çevresine de bu sakinliği ve huzuru yansıtıyor. Oyunculuğa olan arasını 6 yıl boyunca sürdüren ve 50'ye yakın projeyi reddeden Namal, şehir hayatına dönerek teklifleri kabul etti. Ancak salgın nedeniyle karantinadan önce onayladığı sinema filmi ve dizi projeleri setlere varamadı. Yapımcılar, Namal'a cazip teklifler sunarken, oyuncu köy yaşamından şehre dönüşte sinema filmi için 800 bin TL, dizi için bölüm başına 80 bin TL ücretle anlaştı. Özgü Namal, hem köy çiftliğinde sakin bir yaşam sürerken hem de setlere iddialı bir dönüş yaparak, kariyerinde yeni bir sayfa açmaya hazırlanıyor.

Sosyetenin önde gelen isimlerinden Neslihan Kozanoğlu, yıllar önce şehrin karmaşasına sırtını dönüp, doğanın kollarında kendi çiftliğini kurarak adeta bir masala imza attı. Çatalca Cumhuriyet Köyü'nde doğa ile iç içe bir yaşamın anahtarını bulan ünlü sima, pandemi günlerinde de bu sakin köşesinde huzur aradı. Organik tarım ve hayvancılıkla ilgilenen Kozanoğlu, pandeminin getirdiği kısıtlamalarda doğayla bütünleşerek stresten uzaklaştı. Sosyal medya hesabından çiftlik günlüklerini paylaşan ünlü isim, takipçilerine kendi elleriyle topladığı sebzelerin, süt sağmanın ve doğanın içinde geçen günlerin keyfini yaşatıyor. Neslihan Kozanoğlu'nun çiftliği sadece organik yaşamın bir yansıması değil, aynı zamanda televizyon dünyasının da gözdesi oldu. Kanal D'nin unutulmaz dizisi Aşk-ı Memnu'nun birçok bölümü, bu lüks çiftlikte çekildi. Çiftlik, sadece doğayla baş başa kalmak isteyenlerin değil, aynı zamanda özel organizasyonlar düzenlemek isteyenlerin de gözdesi haline geldi. Yaz aylarında çiftliğini özel organizasyonlar için kiralayan Kozanoğlu, lüks çiftliğiyle kır düğünleri için mükemmel bir alternatif sunuyor. Şehir gürültüsünden kaçanlar için doğanın kalbinde yer alan bu çiftlik, sadece bir yaşam alanı değil, aynı zamanda özel anılara ev sahipliği yapan bir masalın parçası. Neslihan Kozanoğlu, şehir hayatının karmaşasını geride bırakıp kendi çiftliğinde kurduğu organik dünyada, sadece doğayla değil, aynı zamanda güzellikle de buluşuyor.

Ünlü sanatçı Kıraç, şehir hayatının karmaşasından uzaklaşarak, eşi Ayşe Şule Bilgiç ve çocuklarıyla birlikte 5 yıldır Beykoz'a bağlı Ali Bahadır Köyü'ndeki bir çiftlikte huzur dolu günler geçiriyor. 13 dönümlük çiftlikleri üzerinde 17 inek, 16 tavuk, 8 ördek ve 5 hindi besleyen Kıraç, bu topraklarda sadece tarım değil, aynı zamanda hayvanlarıyla iç içe bir yaşamı tercih ediyor. Ancak çiftliklerinin sit alanı olması sebebiyle, sanatçı ve ailesi 5 yıldır karavanda hayat sürdürüyor. Kıraç'ın ifadesine göre, "Topraktan geldik, toprağa gideceğiz" felsefesi, sadece doğayla barışık bir yaşamın değil, aynı zamanda insanlar arasındaki kini ve nefreti geride bırakmanın bir ilham kaynağı. Şehirde geçirdiği yılların ardından doğaya dönüş hikayesi, hem sanatçının hem de ailesinin içsel bir huzur bulduğu bir yaşamın izini sürüyor.

Ünlü oyuncu Aslı Tandoğan, İstanbul'un yoğun stresinden uzaklaşmak ve daha sakin bir yaşam tarzını benimsemek amacıyla şehirden uzak, ancak İstanbul'a yakın bir köyde huzur dolu günler geçiriyor. Oğlu Atlas'ın doğumunun ardından Riva'da yeni bir yaşamı tercih eden Tandoğan, bu kararını şu sözlerle açıklıyor: “Hayatımızdaki stres faktörleriyle başa çıkabilmek için şehirden uzakta oturmayı tercih ettim." Şehirden uzak olmanın zorluklarına rağmen, ünlü oyuncu Riva'da sakin ve huzurlu bir yaşam bulmanın keyfini çıkarıyor. Tandoğan, doğayla iç içe olmanın kendisine dinginlik verdiğini ifade ediyor. Kendi küçük sebze bahçesini yetiştiren oyuncu, oğlu Atlas ile birlikte bahçede geçirdiği zamanlardan mutluluk duyuyor.

Ünlü oyuncu Aslı Tandoğan, İstanbul'un yoğun stresinden uzaklaşmak ve daha sakin bir yaşam tarzını benimsemek amacıyla şehirden uzak, ancak İstanbul'a yakın bir köyde huzur dolu günler geçiriyor. Oğlu Atlas'ın doğumunun ardından Riva'da yeni bir yaşamı tercih eden Tandoğan, bu kararını şu sözlerle açıklıyor: “Hayatımızdaki stres faktörleriyle başa çıkabilmek için şehirden uzakta oturmayı tercih ettim." Şehirden uzak olmanın zorluklarına rağmen, ünlü oyuncu Riva'da sakin ve huzurlu bir yaşam bulmanın keyfini çıkarıyor. Tandoğan, doğayla iç içe olmanın kendisine dinginlik verdiğini ifade ediyor. Kendi küçük sebze bahçesini yetiştiren oyuncu, oğlu Atlas ile birlikte bahçede geçirdiği zamanlardan mutluluk duyuyor.