Duran Demirbaş ile bir Ahilik sohbeti

Ahilik Haftası münasebetiyle Ahilik Kültürünü Araştırma ve Eğitim Vakfı’nın (Ahilik Vakfı) Başkan Yardımcısı Duran Demirbaş ile öznesinde Ahilik olan bir mülâkât gerçekleştirdik.

Abone Ol

İbrahim Ethem Gören: Sizi tanıyabilir miyiz?

Duran Demirbaş: Kırşehirliyim, ekonomi tahsili yaptım. Mali müşavirim. Dericilik yapıyorum.

Ahilik gündeminize ne zaman ve nasıl girdi?

Aslında suyun içindeymişiz de haberimiz yokmuş. Abim İhsan Demirbaş aynı zamanda ustamdır. Abim Köyden İstanbul’a gelince bana İstiklal Caddesi’nde çorap sattırdı. Daha sonra ticaret lisesine giderken Beyazıt’ta Gedikpaşa’da sandviç sattım, Lise tahsilimden sonra da aile şirketimizde Ahilik Teşkilatı’nın müessislerinden Ahi Evran’ın mesleği olan dericiliğe başladım. Üniversitede bizlere iktisat tarihi derslerinde Kapitalizmi, Sosyalizmi öğrettiler. Bununla birlikte millî ve yerli Ahiliği ve Ahi Evran’ı öğretmediler.

Ahilik Vakfı’nın başkan yardımcılığı vazifesini üstleniyorsunuz. Vakfın 1984 yılındaki kuruluşundan bugüne kadar geride kalan 40 yıllık hizmet sürecine rehberliğinizde müşfikâne nazar edelim…

Dericiliğe devam ederken bir arkadaş vasıtasıyla Ahilik Vakfı’nda düzenlenmekte olan Ahilik Sohbetlerine iştirak ediyordum. Orada Rahmetli Ahi Galip Demir abiyle tanıştım.

1985 yılından beri hizmetlerini sürdürmekte olan Ahilik Vakfı’nda öğrenciliğimiz devam ediyor. 

Galip Abi Ahiliği ve Ahi Evran’ı bugünkü nesillere tanıtmak amacıyla vaktini, naktini ve sağlığını verdi. Rahmetli, “Ahilik Türklerin Rönesansıdır” derdi. Önceleri Kültür Bakanlığı nezdinde yürütülmekte olan Ahilik tanıtım çalışmaları daha sonra Ticaret Bakanlığı’nın uhdesine geçti.  Akabinde de Ahilik okullarımıza, ders kitapları marifetiyle girdi. 

Bu süreçte Ahi Galip Demir nerede ve nasıl konumlanır?

Ahi Galip Demir hayatına Ahilik Vakfı’na, bir adım öte Ahiliğe adadı. Ahilik Teşkilatı’nın tanıtımı için çok büyük gayret sarf etti. Kitaplar yayınladı, konferanslar, seminerler tertip etti. Esnaf ve Sanatkâr Odalarıyla dirsek temasında bulundu. Ahi Galip Baba, Ahilik üzerinden günümüzün iktisadi ve sosyal problemlerine çözüm yolları gösterdi. “Dik Baş Tok Karın Mutlu Yarın” diyerek herkesin iş ve aş sahibi olmasını savundu. 

Nezdinizden Ahilik Teşkilatı ve de Ahi için bir tarif ve tavsif istirham edelim…

Ahilik meslek sahibi, üreten,  Allah’tan gayrıya muhtaç olmayan, ‘veren el alan elden üstündür’ hadisini kendine şiar edinmiş insan yetiştirme ocağının adıdır. Ahi de bu ocaktan yetişen esnaf ve sanatkârdır.

37’inci Ahilik Haftasındayız. Bir taraftan Ahilik Teşkilatı’nın kurucusu Ahi Evran-ı Veli’yi hayır ve rahmetle yâd etmek, diğer taraftan da Ahilik ilkelerini günümüz insanının irfanına arz etmek mülahazalarıyla düzenlenmekte olan Ahilik Haftasında vakfınızın gündeminde neler yer alıyor?

Ahilik Haftası 37 yıldır kutlanıyor. 81 ilimizin okullarında, sanayide, çarşıda, pazarda ve medya iletişim araçları vasıtasıyla da pek çok iletişim mecraında gündeme geliyor.  

Vakfımız Ahilik Haftası Kutlama Komitesi üyesidir. Ahiliğin esaslarını devletimize, milletimize Ahiliği meslek disiplini içerisinde anlatmanın gayreti içerisinde bulunuyoruz.. 

Ahilik Haftasının sadece Esnaf Bayramı adıyla kutlanmasının eksik olduğunu düşünüyoruz. Çünkü Ahi Evran esnaf değil, sanatkârların, ehl-i sanayiinin piridir. Sanayicilerimiz ve dahi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız da kutlama komitesinde yer almalıdır.

Gazeteci, yazar, yayıncı, Osmanlı Mutfak Sanatları Uzmanı Recep İncecik’e 24 Eylül 2024 Salı günü Vakıf Merkezinizde düzenlenen merasimle şed kuşattınız. Son Ahi Recep İncecik özelinde günümüz Ahilerinde bulunması gereken hususiyetleri de gündeme getirelim lütfen…

Ahi evvelemirde bir meslek sahibi olmalı ve mesleğini ahlâklı ve dürüst bir şekilde icra etmelidir. Ahi kazandığını üçe ayırmalıdır. İşletmesinin ihtiyacını, çoluk çocuğunun rızkını ayırdıktan sonra geriye kalan üçüncü bölümü Ahilik Orta Sandığına aktararak hayır ve hasenat hizmetlerine râm olmalıdır.

Kendisiyle 30 yılı sârî hukukumuz bulunan, öğrencilik yıllarından beri tanıdığım Recep İncecik arkadaşımız az önce arz ettiğim Ahi özelliklerinin tamamını hüvesi hüvesine milimi milimine hem yaşıyor, hem yaşatıyor hem de bu anlamda etrafına güzel örneklik teşkil ediyor. Çünkü toplumumuz görerek de öğreniyor. 

Vakfımız bu hususiyetlerinden dolayı Recep İncecik’i Yılın Ahisi seçerek şed kuşattı ve Ahilik Beratı’nı zatıâlilerine takdim etti. Bununla birlikte şed kuşandıktan sonra Recep Bey’in omuzlarına yüklenen sorumluluğu da hatırlatarak Pabucu Dama Atma geleneğini –sizin de şâhitlik ettiğiniz üzere- hatırlattı.

Eyvallah. Bir asır önce Osmanlı Cihan Devleti’nin pek çok güzide müessesesiyle birlikte Ahilik Teşkilatı da sırra kadem bastı! Geride kalan nesiller boyunca Ahilik umdeleriyle Fütüvvet ahlâkının göz ardı edilmesi cemiyet, esnaf ve sanatkârların ictimâî hayatına ve üretim süreçlerine nasıl yansıdı?

Ahilik malumunuz üzere esnaf ve sanatkârın üretim, satış ve pazarlama süreçlerini düzenleyen millî ve yerli bir teşkilattı. Cemiyetimizde esnaf ve sanatkârlara yönelik fisebilillah hizmetler üreten Ahilik Teşkilatı’nın bahsettiğiniz üzere bir asır önce sırra kadem basması esnaf ve sanatkâr zümrelerinde liyakat ve ehliyet esaslı üretim süreçlerinin göz ardı edilmesine yol açtı. 

Vakıf olarak Ahiliğin bir müessese olarak tekrar toplum ve üretim süreçlerinin iç dinamiklerine dâhil edilerek asliyet ve terkip şuurumuza ilave katma değerler üretmesi için Vakıf nezdinde neler yapıyorsunuz?

Ahilik Vakfı olarak Ahiliği ve Ahi Evran’ı anlatmaya, tanıtmaya çalışıyoruz. Vakfımızın, İstanbul Üniversitesi’nin duayen öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Kala hocamızın başkanlığında Bilim Kurulu var. Bu kurul, Yönetim Kurulumuz ve üyelerimizle birlikte yaptığı araştırmalarla insanlık, üretim ve iktisat tarihini teşrih masasına yatırdı. Böylelikle uzun araştırmalar neticesinde günümüzün ihtiyaçlarını analiz ederek Ahilik Modellemesini yaptık. Şimdiki zaman, iktisâdî ve sosyal problemlerin çözümüne ışık tutacak Ahilik Kalkınma Modeli’mizi konunun tüm paydaşlarına ve devlet büyüklerimize arz etme zamanıdır.

Takip ettiğim kadarıyla yeni Anayasa hazırlıkları kapsamında Ahilik kurumunun Anayasada yer almasına yönelik çalışmalar da yapıyorsunuz.

Evet İbrahim Ethem Bey. Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısına Vakıf olarak biz de katkıda bulunmak istiyor, üretim, satış ve pazarlama süreçlerinde düzenleyici bir kurum olarak Ahiliğin Anayasamızda yer alma vaktinin geldiğini düşünüyoruz. 

Vakfımızın duayen hukukçu Başkanı Eyyup Arıcan hukukçularla; sanayici-işadamı Başkan Yardımcımız Süleyman Demir iş dünyası ve sanayicilerle görüşmelerini kemâle erdirdi. Bilim Kurulumuz da çalışmalarını tamamlamak üzere…  

Hasbihalimize sizin ilave etmek istediğiniz hususlar nelerdir?

Ahilik Vakfı’mızın Topkapı’daki merkezimizde her ay Ahilik Sohbetleri düzenliyoruz. Kapımız, soframız gönlümüz herkese açıktır.

Son olarak kamuoyuna nasıl bir mesaj iletmek istersiniz?

Sanayicimizin, tüccarımızın, esnafımızın ve öğrenci kardelenimizin ve dahi köylerde yaşayarak zor şartlarda üretim yapan çiftçilerimizin, işçi kardeşlerimizin ve tüm milletimizin Ahilik Haftasını kutluyorum.

İlginiz için teşekkür ediyorum.

Bu süreçte İttifak gazetesi nezdinde yaptığınız yayınlarla bizlere destek oldunuz. Sizlere müteşekkiriz. 

İbrahim Ethem Gören/28.09.2024-Yazı No: 621