Diyanet İşleri Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, hutbede miras konusuna değinen Erbaş, Kur'an-ı Kerim'de mirasla ilgili hükümlerin en ince detayına kadar açıklandığını anlattı.
İslam'ın, miras taksiminde adaleti titizlikle uygulamayı, miras paylaşımında kadın-erkek, büyük-küçük demeden her hak sahibine hakkını vermeyi emrettiğini vurgulayan Erbaş, "Miras taksimatını doğrudan doğruya Yüce Rabbimiz Kur'an-ı Kerim'de yapmış ve bütün Müslümanlara bunu öğretmiştir. Bununla birlikte dinimiz, miras taksiminde kadınları asla mağdur etmemiş, anne ve babasından, eşinden ve çocuklarından hatta yeri geldiğinde torunlarından bile onlara pay ayırmıştır. Ayrıca varislerin karşılıklı rızaya dayanarak mirası kendi aralarında diledikleri şekilde taksim etmelerini de meşru görmüştür. Yeter ki aralarında rıza ve anlaşma olsun. Rıza ve anlaşma olmazsa doğrudan doğruya Kur'an-ı Kerim'deki miras taksimatına göre yapılır, devreye girer." ifadelerini kullandı.
Erbaş, aile içi sorunların artmasına, kardeşler ve akrabalar arasına dargınlıkların girmesine, kavgaların ortaya çıkmasına sebebiyet veren olumsuzlukların başında miras paylaşımında yapılan haksızlıkların geldiğine dikkati çekti.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, ''Miras paylaşımında İslam'ın koyduğu ölçülere riayet etmemek, büyük bir günah, ağır bir vebaldir. Kız çocuklarına haklarını tam vermemek, evlendikleri için onları mirastan mahrum bırakmak, hiçbir varisin istemediği değersiz mülk ve arazileri onlara layık görmek apaçık bir zulümdür. Ayette buyrulduğu üzere yetimlerin mirasla ilgili haklarını gasbetmek ateşten bir parçayla karnı doldurmaktır. Bir kimse adaletten ayrılmamak şartıyla çocukları arasında malını paylaştırabilir. Mirasın tamamını veya bir kısmını çocuklardan birine hibe ederek diğerlerinin haklarını çiğnemek ise adaletten sapmaktır." diye konuştu.
Erbaş, Allah'ın koyduğu bütün kurallar gibi miras taksiminde yer alan ölçülerin de insan fıtratına en uygun hükümler olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Günümüzdeki bütün olumsuzlukları ve miras paylaşımında yaşanan sıkıntıları ortadan kaldırmanın yegane yolu, İslam'ın getirdiği adalet ilkesine hakkıyla riayet etmekten geçmektedir. Kur'an-ı Kerim'de miras taksiminde haksızlık yapanların acı sonları şöyle haber verilmektedir; 'Kim Allah'a ve Peygamberine isyan eder ve O'nun koyduğu sınırları aşarsa, Allah onu ebedi kalacağı cehennem ateşine atar. Onun için elem verici bir azap vardır.' O halde, geçici dünya menfaatlerine aldanarak ve hırslarımıza kapılarak Yüce Rabbimizin mirasla ilgili belirlediği sınırları asla ihlal etmeyelim. Her hak sahibine hakkını verelim, kul hakkı yemeyelim. Miras paylaşımında merhamet ve hakkaniyeti, insaf ve adaleti gözetelim. Unutmayalım ki mirasta Rabbimizin taksimine razı olmayan ve hakkından fazlasına göz dikenlerin sonu dünyada hüsran, ahirette ise elem verici bir azaptır."