Çocuk Vakfı, Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin’e “eğitim açığının giderilmesi, eğitim sisteminin ve bakanlığın yeniden yapılandırılmasına” yönelik kamuoyuna açık bir mektup göndermiş.
AK Parti, kendi içinde iktidar ve muhalefet yaparak günümüze geldi. MEB Bakanı 7 defa değişti ve hepsi sistemi-kadroları değiştirdi. Bir önceki Bakan Sn. Prof. Dr. Mahmut Özer’i de alkışlarla desteklediler. Şimdi Prof. Dr. Yusuf Tekin’i alkışlıyorlar.
İktidar yanlısı medya ve köşe yazarları, memnun olmadıkları halde -ki yazılarında çözüm önerileri sunmalarından belli- gerçeği değil, Sn. Erdoğan’ın yaptığı her işi alkışlamakta yarış ediyor. Yapılan bir yanlışı bile yazmıyorlar, biat son derece geçerli. Ama Sn. Erdoğan, hala kültürden ve eğitimden memnun değil…
Elbette bu şekilde eğitimde bir ilerleme sağlanamıyor. Mesela Sn. Tekin Bakan, Sn. Özer TBMM Eğitim Komisyonu Başkanı oldu. Sn. Özer’in tüm atamalarını Sn. Tekin değiştirdi. Aldığı kararları revize etti. Karşılaştıklarında ya da TBMM Kurulunda birbirlerine bakışları nasıl olur?
Kırılganlık olur mu?
Mektupta, eğitim modelleri için ön hazırlıkların başlatılması amacıyla toplam 5 yıl sürecek ülke ölçekli “Eğitim ve Öğretim Hareketi” ile gerçekleşecek beş aşamalı “Eğitim ve Öğretim Seferberliği” için öneriler 5 maddelik yol haritası şeklinde sıralanmış.
Çocuk Vakfı mektupta; “Türkiye Yeteneklerin Geliştirilmesi Kurumu Kurulmalı” demiş. Olmaz… Ayrı kuruluşlara gerek yok. “MEB Müzik, Güzel Sanatlar ve Spor Genel Müdürlüğü” kurulur, başına bu işten anlayan liyakatli bir isim atanır, Anadolu GSL’ler, Bil-Semler, Halk Oyunları-Spor çalışmaları/yarışmaları vb. bu müdürlüğe bağlanır iş çözülür.
Şimdi maddelere geçelim;
1/ Kanunla, eğitim sisteminin güncellenmesi aşamalarında ülke ölçekli çocuk görüşü alınması amacıyla Türkiye Çocuk Meclisi kurulması. (2023)
AY: Çocuk Vakfı’nın yıllardır istediği ama gerçekleşmeyen rüyası Başkan Ruhi Şirin 2013’de şunları söylemiş; “Çocuk Adalet Sistemi ile ilgili bir kongre düşüncemiz de var. Türkçe ve İngilizce, 4 aylık Medeniyet ve Çocuk adında hakemli bir dergi üzerinde çalışıyoruz. Orta vadede değineceğimiz çalışmalar içerisinde yine kongreler var. Daha da önemli bir çalışma Türkiye Çocuk Yasası’nın hazırlanması. Bunun da açılımı şöyle; çocukla ilgili bütün alanları biraya getirecek Türkiye çocuk yasasının hazırlanması. Çocuk hukuku temelinde Türkiye çocuk yasası çalışması çocuk yüzlü bir devrim olacak. Önümüzde bir yeni anayasa gündemi var. 1994 yılından bu yana Çocuk Vakfı Anayasa ve Çocuk Komisyonu çalışmalarını yürütüyor. Anayasada çocuğun yüksek yararına vurgu yapılması önemli, fakat yeterli değil. Yeni anayasanın çocukla sözleşme imzalaması gerektiğine inanıyoruz. Bu yönüyle de Çocuk ve Anayasa çalışması da gündemimizin ilk sıralarında yer alıyor”
Sonuç YOK…
https://cicicee.com/mustafa-ruhi-sirin/
2/ Bilimsel kurul modeli anlayışına göre çalışacak, öneriler oluşturacak, uygulama öncesinde danışmanlık ve izleme görevini üstlenecek Türkiye Eğitim Konseyinin oluşturulması. (2023)
AY: Sanılıyor ki, konseyler/kurullar oluşturulunca her şey çözüme kavuşuyor. Oysa yöresel deyimle; “körler sağırlar, birbirini ağırları” geçemiyoruz. MEB eski Bakanı Sn. Mahmut Özer, Türk Konseyi Eğitim Bakanları 6. Toplantısı'nda (Kasım 2021); “Ortak çaba, ortak vizyon ve ortak hayallerin eseri olan Türk Konseyi'nin aynı zamanda müşterek bir idealin de sembolü olduğunu belirten Özer, "Bugün bizleri bir araya getiren sadece dilimiz, tarihimiz, coğrafyamız, kültürümüz değil; aynı zamanda müreffeh bir geleceği hep birlikte inşa etme arzu ve irademizdir" demişti... Ne oldu?
Mesela ÜAK bünyesinde 5 adet Konsey var. Alanımız olan SADEK toplantılarından bugüne kadar Müzik ve Güzel Sanatlar Kurumları ve Akademisyenleri ne kazandı?
Yine, büyük bir heyecanla kurulan “Eğitim Fakülteleri Dekanları Konseyi’ne ne oldu? Ne başardı? Katkısı ne oldu?
3/ Çocuk ve yetişkin görüşü alınması yanında, eğitimle ilgili bütün paydaşların etkin katılımı ile Türkiye Eğitim Politikası ve Strateji Belgesi’nin hazırlanması. (2024)
AY: Bu maddeden, Çocuk Vakfı’nın Ak Parti Eğitim Politikalarını desteklemediği anlaşılıyor. MEB’in Türkiye Eğitim Politikası ve Strateji Belgesi de yok. Sn. Özer ve Sn. Tekin’in buna cevap vermesi yerinde olacaktır. Bilindiği gibi eğitim politikası; Milli Eğitim Bakanlığı (MEB Şurası, MEB Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı) ve yükseköğrenim seviyesinde Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yönlendirilmektedir. Her 4-5 yılda bir MEB ve Kültür Şuraları yapıldı. Paydaşlar çağrıldı. Kararlar alındı, ama kaçı uygulandı ya da uygulama fırsatı buldu… Hiç… Neden? MEB’de 8 Bakan ve alt kadrolar değişti de ondan…
https://setav.org/assets/uploads/2019/04/272A.pdf linkine baktığımızda, akademisyen ve SETA Eğitim ve Sosyal Politikalar Birimi Araştırmacısı Ercenk HAMARAT’ın çalışmasının (2019) özetini; “Analiz Türkiye’nin eğitim politikalarını 21. yüzyıl becerileri odağında ele almakta ve bu konuda yeni politika önerileri getirmektedir.” ve “sonuç” bölümünü okuyup değerlendirebilirsiniz.
Elbette MEB’in bu çalışmasını da uygulananlar-uygulanamayanlar analizi ile okumak gerekir…
https://www.gmka.gov.tr/dokumanlar/yayinlar/2023_E%C4%9Fitim%20Vizyonu.pdf
4/ Eğitim Sisteminin temel amaç ve hedefleri yanında; eğitim felsefesi, öğretmen yetiştirme, eğitim ve öğretim modellerinin geliştirilmesi, mesleki eğitim, müfredat, ders kitapları ve din öğretiminin “medeniyet fikriyle insan yetiştirme anlayışı doğrultusunda yenilenmesi ve Millî Eğitim Bakanlığının yeniden yapılandırılması. (2024)
AY: Karar Sayısı: KHK/652
Millî Eğitim Bakanlığının yeniden yapılandırılması; 6/4/2011 tarihli ve 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak, Bakanlar Kurulu’nca 25/8/2011 tarihinde kararlaştırılmıştır.
https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2011/09/20110914-1.htm
Milli Eğitim Bakanlığı Merkez ve Taşra Teşkilatının Yeniden Yapılandırılması Süreci Sistem Denetimi Raporu (2023 Eğitim Vizyonu)
MEB yapılanması bitmeyen senfoni gibi. Son yıllarda iyice siyasete girildiği için artık çok zor gözüküyor. Bize göre “Yükseköğretim Bakanlığı” ihdas edilmeli, MEB’deki Yükseköğretim Genel Müdürlüğü kaldırılmalıdır. MEB sadece okul öncesi-hayat boyu öğrenme-ilkokul-ortaokul-lise-meslek lisesi vb. yoğunlaşmalıdır.
5/ Çocuk ve yetişkin katılımı ile müzakere edilecek Eğitim Sisteminin kabul edilmesi, örgün eğitimin Millî Eğitim Bakanlığı, yaygın eğitimin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından üstlenilecek şekilde yasal düzenlemelerin yapılarak Millî Eğitim Temel Kanunu’nun hazırlanması. (2023-2024)
AY: İlginç bir madde. Yürürlükte olan Millî Eğitim Temel Kanunu’nun maddeleri Çocuk Vakfı tarafından beğenilmiyor.
MİLLİ EĞİTİM TEMEL KANUNU (1)
Kanun Numarası: 1739
Kabul Tarihi: 14/6/1973
Yayımlandığı R. Gazete: Tarih: 24/6/1973
Sayı: 14574
Yayımlandığı Düstur: Tertip: 5 Cilt: 12
Sayfa: 2342
https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.1739.pdf
“Bu Kanun, Türk Milli Eğitiminin düzenlenmesinde esas olan amaç ve ilkeler, eğitim sisteminin genel yapısı, öğretmenlik mesleği, okul bina ve tesisleri, eğitim araç ve gereçleri ve devletin eğitim ve öğretim alanındaki görev ve sorumluluğu ile ilgili temel hükümleri bir sistem bütünlüğü içinde kapsar.”
Kanunda yazan 28 Temel Maddeden hangileri Çocuk Vakfı’nı rahatsız etmiştir. Bu maddeden anlaşılamamıştır. Açık ve net olmak etik olacaktır. Bize göre Temel Kanun doğru yazılmıştır, ancak uygulamalarda yanlışlar-eksikler yapılmaktadır. Bunun içinde kaliteli insan yetiştirmek gerekir.