AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, barınaklar konusunda AK Parti belediyelerinin bir sorunu olmadığını belirterek, "Hepsinin barınakları var ve en iyi örnekler bizim belediyelerimizde. Bugün sorumluluktan kaçanlar neden kaçıyor? Bu işi yapmak istemedikleri için, buraya ayıracakları bütçeleri konserlere, eğlencelere, gezilere, yandaşlarına peşkeş çekmek için kullanmak istediklerinden dolayı bu tasarıya toplu bir itirazları olduğunu düşünüyorum." dedi.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya, Hatay'ın ana vatana katılışının 85'inci yıl dönümü nedeniyle Hatay Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen ve o dönemde Hatay Parlamentosunda görev yapan bütün milletvekillerine teşekkür etti. 6 Şubat depremlerinde Hatay'ın da etkilendiğini anımsatan Kaya, "Hatay'ın da adeta kaderine terk edildiği bir süreci yaşadığımızı ve maalesef özellikle yanlış rezerv alanı uygulamalarıyla Hatay'ın deprem felaketini hala atlatamadığını da üzülerek görüyoruz." diye konuştu.
En düşük emekli aylığını 12 bin 500 liraya çıkaran düzenlemeyi yetersiz bulan Kaya, "Meclis'in bu tatil döneminde hayvan hakları gibi, Öğretmenlik Yasası gibi toplumda tartışmalı olan kanun teklifleri yerine gelin emeklilerimizin, ekonomiden mağdur olan dar kesimlilerimizin, yoksullarımızın sorunlarına odaklanalım." ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, Ankara ve İstanbul'da berber ve kuaförlerin pazar günleri çalışmasının yasaklandığını söyledi. Bu durumun sektörde tepkilere neden olduğunu vurgulayan Kavuncu, "Çok ciddi bir mağduriyet ve tepki var. Bunu tekrar berberlerin inisiyatifine bırakmak, kendilerinin buna karar vermesini sağlamak çok daha doğru olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Bugün vergi paketinin görüşüleceğini kaydeden Kavuncu, "Vergi paketi içerisinde en önemli konu emekli maaşları; son derece yetersiz ama çıkacaksa madem, acilen bu 2 bin 500 liralık zammın yapılması gereklidir." dedi.
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Hatay'ın Türkiye'ye katılması ve Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50'inci yılını kutladı.
Akçay, "Kıbrıs bizim için jeopolitik önemi olan bir kara parçası değildir; Kıbrıs vatandır, Kıbrıs davasına sahip çıkmak her vatan evladının görevidir. Kıbrıs sorununun çözümünün vatan toprağından pay vermekle mümkün olacağını söyleyenleri, Kıbrıs Türklüğü tarihin tozlu sayfalarına gömmüşken bunları motive ederek yeniden siyaset sahnesine davet etmek, Kıbrıs davasına zarar verir." ifadelerini kullandı.
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, annesini kaybeden DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'a ve ailesine başsağlığı diledi. Koçyiğit, TBMM Kanunlar Kararlar Başkanlığı'nın kendilerinin verdiği kanun teklifleri ve önergeleri; "uygun değildir" denilerek iade ettiğini söyledi. Koçyiğit, son önergelerinin de içinde "kadın düşmanı" ifadesi geçtiği için iade edildiğini söyleyerek, iktidarı kadın politikaları nedeniyle suçladı. Önergelerinin iade edilmesini eleştiren bu durumu kınadığını belirten Koçyiğit, "Böyle hukuk tanımaz, işine geldiği gibi politika olamaz." dedi.
"Tüm sorumluluklar belediye başkanlarımıza yüklenmiş"
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin Komisyonda görüşüldüğünü söyledi. Bu yasa teklifinin doğru bir yasa teklifi olmadığını savunan Başarır, "Toplumun büyük çoğunluğu bu yasa teklifine karşı. Bakın, değerli milletvekilleri, 3 tane anket gördüm, AKP ve MHP'ye oy veren seçmenin yarısından fazlası bu yasaya karşı. Gelin, bir kez daha düşünün, bu yasayı ekim sonrasına erteleyin. Ekim sonrası komisyonlar, bilim adamları, üniversiteler toplansın, akılcı bir çözüm üretsin." diye konuştu.
"Ötanazi" kelimesini çıkarmanın kanunda bir şeyi değiştirmeyeceğini, kanunun çeşitli maddelerinin bu konuda suistimale açık olduğunu kaydeden Başarır, "Tüm sorumluluklar belediye başkanlarımıza yüklenmiş. Yani belediyeler bütçesinden hayvanlarla ilgili binde 3 ve binde 5 pay ayırmak zorunda kalacaklar, güzel. Bunu yapmazlarsa yargılanacaklar, güzel. Peki, bu sorunla ilgili merkezi yönetimin, iktidarın bir sorumluluğu var mı? Tek kuruş, ek bütçe veriyor mu? Hayır. Ya, bu olacak şey mi? Burada bu sorunu çözmek mi istiyoruz yoksa tamamen sorumluluğu belediyelere verip sorunu daha çözümsüz hale mi getirmek istiyoruz?" değerlendirmesinde bulundu.
Başarır, MHP'nin Ankara 32'nci Ağır Ceza Mahkemesine 154 milletvekili ve gazeteciden oluşan bir liste verdiğini anlatarak, "Bu dilekçe niye verildi? Suç duyurusu değil, bir tanık listesi değil ama niye verildi? Bu insanlar fişlendi mi? Ben sormak istiyorum buradan: Eğer 154 kişinin ismi bir mahkemeye veriliyorsa bu bir fişlemedir, bu insanlar için yarınlar çok sıkıntı olur, sokaklar çok sıkıntı olur. 154 kişinin birinin burnu kanarsa en başta bu iktidar bunun hesabını veremez." ifadelerini kullandı.
"Fişleme ve tehdit yoktur"
MHP Grup Başkanvekili Akçay ise söz konusu listenin çoğunluğunun gazeteciler ve medya çalışanlarından oluştuğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Kimse meseleyi saptırmaya kalkışmasın; öyle hedef gösterme, tehdit falan söz konusu değil. Kamuoyuna, millet vicdanına bir şikayet olduğu gibi, bir görüş ifade etmektedir. Ne yani 7-24 televizyonlarda, birtakım gazete köşelerinde yorumlar yapılacak, iftiralar atılacak, birtakım isnat ve iftiralarda bulunulacak, biz de bunlara sabah akşam cevap yetiştirmekle mi meşgul olacağız? Fişleme falan kesinlikle kabul etmeyiz, tehdit de yoktur. Siyaset, açık yürütülen bir faaliyettir."
"Umarız kağıt üstünde kalan bir karar olmaz"
AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta ise soykırımcı İsrail'in Gazze şeridinde başlattığı, saldırıların 290'ıncı gününde aralıksız devam ettiğini söyledi. İsrail'in mezaliminin sadece Filistin'in değil tüm insanlığın sorunu olduğunun altını çizen Usta, "Birkaç gün önce Birleşmiş Milletler'in en üst yargı organı olan Uluslararası Adalet Divanı İsrail'in son yıllarda Batı Şeria da dahil olmak üzere Filistin topraklarında inşa ettiği yerleşim yerlerinin yasa dışı olduğuna karar verdi. Uluslararası Mahkeme İsrail'in bu bölgelerde Filistinlilere karşı sistematik ayrımcılık suçu işlediğine de hükmetti. Mahkeme İsrail'in işgal altındaki topraklardan bir an önce çekilmesini ve Filistinlilere de tazminat ödemesini istedi. Umuyoruz ve bekliyoruz ki bu karar sadece kağıt üstünde kalan bir karar olmaktan öteye geçer ve Birleşmiş Milletler bu yasa dışı işgali sonlandırmak için harekete geçer." değerlendirmesinde bulundu.
Kadın düşmanı olarak suçlandıklarını söyleyen Usta, "Eğer AK Parti kadın düşmanıysa bugün benim burada oturmam mümkün değildi. Bugün burada oturuyorsam bu bizim iktidarımızın kadınlara olan, güven, haklar ve vermiş olduğu değer sayesindedir." diye konuştu.
Sokakta yaşamanın hayvanların sağlığı açısından tehlikeli olduğunu kaydeden Usta, "1 yılda sokakta bakımsızlıktan, açlıktan, hastalıktan ölen köpek sayısı 500 binin üzerindedir. Kamuoyu araştırmalarında bu kanunun çıkması noktasında yüzde 80 üzerinde bir destek vardır." dedi.
Usta, sahipsiz hayvanlara yönelik kanun teklifine ilişkin eleştiriler hakkında da şunları söyledi:
"Özel uçak tutup belediye imkanlarıyla yandaşlarını alıp geziye götüren belediye başkanları bütçelerini ayırıp, hayvan barınakları kursalar bugün böyle olmazdı. Düzce'de, Balıkesir'de, Konya'da, Samsun'da pek çok büyükşehrimizde, ilimizde, bizim barınaklarımız kurulmuş vaziyette ve işletilmeye çalışılıyor. Bu konuda bizim belediyelerimizin bir sıkıntısı yok. Hepsinin barınakları var ve en iyi örnekler bizim belediyelerimizde. Bugün sorumluluktan kaçanlar neden kaçıyor? Bu işi yapmak istemedikleri için, buraya ayıracakları bütçeleri konserlere, eğlencelere, gezilere, yandaşlarına peşkeş çekmek için kullanmak istediklerinden dolayı bu tasarıya toplu bir itirazları olduğunu düşünüyorum."
