Yüksek sıcaklıktaki yiyecek ve içeceklerin, özellikle yemek borusu kanseri riskini artırabileceği ve ağız içerisinde olumsuz etkiler yaratabileceği belirtildi.
Ayrıca, mide ağrısı, mide kanseri riski, gırtlak kanseri oluşumu gibi faktörlerle ilişkilendirildiği ifade edildi. Sıcak besinlerin dil ve dişlere zarar verebileceği de vurgulandı.
Ağızdan mideye kadar olan bölgedeki organlar, uzun süre yüksek sıcaklığa maruz kaldığında, dokuların yapılarının bozulmasıyla sonuçlanabilen bir süreç olan proteinlerin Denatürasyonuyla karşı karşıya kalabilir. Bu durum, kanser oluşumu için ciddi bir risk faktörü haline gelebilir.
Birkaç kez sıcak içecek veya yiyecek tüketmek anında kansere yol açmaz; ancak yıllar boyunca sürekli olarak sıcak içecek veya yiyecek alışkanlığı, kanser riskini belirgin bir şekilde artırabilir. Bu alışkanlık, dokuların uzun süreli maruziyetiyle birlikte kanser oluşumunu tetikleyebilir.
Proteinlerin yapısını etkileyen faktörlerin varlığı, özellikle baharatlı ve acılı yemeklerle bir araya geldiğinde, yüksek sıcaklıkla birlikte mide ve yemek borusu için ekstra risk oluşturuyor. Örneğin, yıllar boyunca sigara ve alkol tüketimiyle birlikte sürekli sıcak yiyecek ve içecek alışkanlığı olan bir birey, kansere yakalanma riskini daha da arttırıyor.
Sıcaklığa maruz kaldıktan sonra dokuların kendini yenileme yeteneği bulunsa da, sürekli tekrarlayan sıcak maruziyet bu iyileştirme kapasitesini azaltabilir ve sonuçta kanser oluşumuna zemin hazırlayabilir.
Sıcak yiyecek ve içecek tüketimi, ağız içindeki aftların başlıca nedenlerinden biri olabilir. Ayrıca, sıcak yeme ve içmenin ardından mide ağrısına yol açıyor. Sürekli sıcak tüketimin bu tür etkilere neden olabileceği ve bu durumun sağlık açısından göz önünde bulundurulması gerektiği unutulmamalıdır.