Emniyette susma hakkını kullanmasına rağmen, savcılıkta konuşmak isteyen Yıldız, örgüt üyelerine verilen talimatlara uygun bir şekilde ifade verdi.
Yıldız, yakalandığında üzerinde ağabeyinin kimliği bulundu. Terör örgütü FETÖ'nün takiye yöntemini kullanan Yıldız, sorgusunda örgütle olan bağını reddetti ve ByLock kullanıcısı olduğunu hatırlamadığını iddia etti. Ayrıca, FETÖ'nün mahrem yapılanmasında yer aldığını da inkar etti.
Savcılıkta verdiği ifadede, öğretmen olduğunu ve bir geliri olmadığını söyleyen Yıldız, darbe girişiminden sonra Esenler ve Bahçelievler'de farklı adreslerde kaldığını belirtti. Ancak, kaldığı adresleri paylaşmak istemediğini ifade etti.
Yıldız, 2000 yılında Eskişehir'de öğretmenlik yaparken evlendiğini ve 15 Temmuz'dan sonra çeşitli yerlerde kaldığını belirtti. Ayrıca, kod adı veya lakabının olup olmadığı sorusuna cevap vermek istemediğini söyledi.
Adil Öksüz'ün firarına yardım etmekle suçlanan Yıldız, hakkındaki yakalama kararından ailesinin bilgi vermesiyle haberdar olduğunu söyledi. Sahte kimlik kullanmasının sebebini, hakkında yakalama kararı olduğunu bildiği için kaçmayı sürdürmek istemesi olarak açıkladı.
Yıldız, yakalandığı gün Esenyurt'ta rastgele bir araca bindiğini ve bu araçta FETÖ'nün mahrem sorumlularından Ahmet Hızal'la tamamen tesadüfi bir şekilde karşılaştığını iddia etti. Yıldız, daha önce Hızal'ı tanımadığını ve olayın tamamen rastlantısal olduğunu ileri sürdü.
Son olarak, FETÖ ile ilişkisini reddeden Yıldız, Bank Asya'ya para yatırmasının örgütsel bir amaç taşımadığını, bankanın batırılmasını hukuksuz bulduğu için para yatırdığını ifade etti. ByLock kullanıcısı olduğunu hatırlamadığını söyleyen Yıldız, suçlamaları inkar etti.
SAVCILIK İFADESİ
Yakalandığı gün de iddiasına göre Esenyurt'ta yürüdüğünü ve öğle namazına gidemediğini iddia eden Yıldız, Sabah’ın haberine göre savcılık ifadesinde şunları söyledi:
“Yakında bir camide yoktu. Rastlantı sonucu orada beklemekte olan beyaz renkli bir aracın yanına gittim. Araç içerisinde sürücü kısmında oturan kişiye yakın bir cami olup, olmadığını sordum. O da istersem camiye bırakabileceğini söyledi. Ben de kabul ettim. Bu şekilde yola çıktık.”
Birlikte yakalandığı FETÖ'nün mahrem sorumlularından Ahmet Hızal'ı da kendi bindiği araca şans eseri aldıklarını iddia eden Yıldız ifadesinde şu sözlerde yer aldı:
“O sırada yine tanımadığım bir kişi daha vardı. O da ben de geleyim dedi. Şoför tamam dedi. Bu şekilde araca bindik. Ahmet Hızal'la ilk kez orada rastlantısal şekilde görüştüm. Daha önceden tanımıyorum. Arabayı kullanan kişiyi de daha önceden tanımıyordum. Tamamen rastlantı sonucu aynı araçta yakalandık."
“Bir süre arabayla gittik. Bir kilometre gittiğimizde ben sol tarafta bir cami gördüm. Şoför o tarafa dönemeyeceğini söyleyip, yol üzerinde başka bir yere bırakmayı teklif etti.
Bu sırada trafik durdu. İleride çevirme olduğunu gördüm. Öğle namazı geçiyor diye diğer kişi ile beraber yürüyerek camiye gitmek için araçtan indik. Polis memuru bizi yanına çağırdı. Yakalanmam bu şekilde oldu.”
