Dezenformasyonla Mücadele Merkezi bize neler öğretiyor?

1. Körfez Savaşı’nda petrole batmış kuş görüntüsünün sahte olduğunu bombalar düştükten sonra öğrenen bizler için her şey tam bir hayal kırıklığıydı.

Bugün ise artık Türk devleti bazı şeylerin farkına vardı ve önlem alıyor.
Körfez savaşı sırasında gözümüze soka soka güya Saddam’ın körfeze döktüğü petrole bulandığı söylenen daha sonra petrol tankerlerini vuran abd uçaklarının gazabına uğradığı anlaşılan zavallı kuş karabatak kuşu misali kafamızı artık petrolden çıkarttık.
Bizim için eğri ve doğru belli ama ya kitleler.
Bu nedenle dünyaya örnek olan bir adım atılarak Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı bünyesinde Dezenformasyonla Mücadele Merkezi kuruldu.
 Kurulduğu günden bugüne yakından takip ettiğim çalışmalara bazen Abd bazen Rus Bazen BAE gibi medyalarda bizim ortaya koyduğumuz doğruları öğrenip kullanırken rastlıyorum.

Tabi Pakistan Afganistan sınırında görevli olarak haber yaparken, Usame bin Ladin ile ilgili Abdnin dezenforme haberleri ile Kutsal Topraklarda ilk görüntülü Hac haberlerini Türkiye’ye taşıdığım ve hem Kanal D’ye hem de Show Tv’ye haber yaparken sayısız yalan yanlış haberle de sahada mücadele etmiştim.
Kişisel olarak sahada olmayan konular masa başlarında üretilmiş ve mihraklara hizmet için milletin önüne konulmaya çalışılmıştı.
Bu meseleleri yakinen bilen tecrübeli bir gazeteci olarak DMM çalışmalalarını çok önemsiyorum.

Bugüne kadar yaklaşık bin 800 iddianın doğrusunu kamuoyu ile paylaşmışlar.
94 dezenformasyon bülteni yayımlanmış durumda.
Yani siz düşünün bazı mihrakların sahte haberlerle nasıl yayınlar yaptıklarını.
Ayrıca dmm,  sosyal medya hesaplarından anlık doğrulamalar da yapıyor tavsiye edrrim. 
6 Şubat’ta meydana gelen depremin ikinci günü hizmete giren Dezenformasyon Bildirim Servisi, kamuoyundan da yoğun ilgi gördü. 
Dezenformasyonla mücadeleyi tüm topluma yaymak için hayata geçirilen bu sisteme, şu ana kadar 15 bin yalan haber ihbarı yapıldı. 
Yani vatandaşlarımız da bu konuda hassas.
 Dezenformasyonla mücadele bilincini artırmak amacıyla eğitimler de veriyorlar. Ulusal ve uluslarası basını, sosyal medya platformlarını 24 saat esasıyla tarıyor, şüpheli iddiaları akademisyenler, bilim insanları ve uzmanlarla görüşüyorlar.
Dezenformasyonla mücadelenin yanı sıra, toplumun ilgisini çekecek ve dezeformasyona neden olabileceğini ön görülen konularda da bilgilendirmeler yapıyorlar.
Evet nerden nereye….

Bir örnek ile sözü noktalayalım.

ABD merkezli TV kanalı NBC’nin, “Öldürülen Hamas direnişçilerinin üzerinden çıkan gizli belgelere göre, kasıtlı olarak İsrail’deki ilkokullar ve çocuklar hedef alınmış” iddiası bir manipülasyon olduğu belgeleyip yayınladılar.
 İsrail ile Filistin arasındaki son çatışmalar (Aksa Tufanı), 7 Ekim Cumartesi günü başlamıştı. Bilindiği üzere İsrail’de Cuma ve Cumartesi günleri hafta sonu resmi tatil günleri.
Ayrıca İsrail Savunma Kuvvetleri İç Cephe Komutanlığı, 7 Ekim’de okulların ülkenin merkezi ve güneyinde kapatılacağını açıklamıştı. İlerleyen saatlerde Milli Eğitim Bakanlığı da İsrail genelinde tüm okulların kapatılma kararını duyurmuştu. 7 Ekim Cumartesi günü ve sonraki günlerde okullarda çocuk bulunmamaktaydı. Dolayısıyla, “daha fazla çocuk öldürme kastıyla okulların hedef alındığı” iddiası gerçekle bağdaşmamakta diyerek Dmm detaylı bilgi yayınladı.
Başta İletişim Başkanı Fahrettin Altun olmak üzere bizleri yalana duyarlı be doğruya bağımlı hale getirdikleri için teşekkür ederiz.
Her cephede mücadele ve savaş derken bunu da başarıyla yapıyor ve hatta dünyaya örnek oluyoruz.