Türkiye Büyük Millet Meclisi`nde Libya ya asker gönderilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi Perşembe günü 184 e karşı 325 oyla kabul edildi. Peki Türkiye niçin böyle bir adımı atma gereği hissetti?

Libya da Muammer Kaddafi nin 2011 de devrilip öldürülmesinden sonra ülkede iki ayrı yönetim baş gösterdi. Türkiye, Libya nın batısında yer alan ve Birleşmiş Milletler dâhil uluslararası toplumun büyük bölümü tarafından tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti ni destekliyor.

Libya nın doğusu başta olmak üzere büyük bölümü ise General Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu nun kontrolünde. General Hafter, Rusya, Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Fransa tarafından destekleniyor. Ulusal Mutabakat Hükümeti nin Türkiye dışındaki destekçileri Katar ve İtalya.

Hafter güçlerinin Trablus u ele geçirmek için geçen Nisan ayında başlattığı operasyonlar nedeniyle zor durumda olan Ulusal Mutabakat Hükümeti, Türkiye den asker talebinde bulunmuştu.

Türkiye, Libya ile varılan deniz yetki alanlarının sınırlandırılması antlaşması ile ABD desteğiyle Yunanistan-Güney Kıbrıs-Mısır ve İsrail tarafından geliştirilen Doğu Akdeniz Doğalgaz Forumu oluşumuna yanıt verirken, bölgedeki hidrokarbon paylaşım mücadelesinde önemli bir adım atmış oldu.

Çünkü Türkiye açısından Başbakan Mustafa Fayez al-Sarraj liderliğindeki Ulusal Mutabakat Hükümeti nin varlığını sürdürmesi çok önemli. Hafter, son dönemde giderek artan askeri destek sayesinde Trablus hükümetine yeni ve kapsamlı bir operasyon daha başlattı. Arkasına Rusya, Fransa, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan`ı alan Hafter e karşı Trablus un düşmemesi gerekiyor. Al-Sarraj hükümetinin kendisini savunması için askeri ve ülkede kalıcı bir siyasi çözümün sağlanmasına dönük siyasi destek vermek hayatiyet arz ediyor.

Türkiye nin Libya ya sağlayacağı askeri desteğin daha çok danışma ve eğitim odaklı olacak, muharip görev tanımıyla askeri birliklerin konuşlandırılması şimdilik düşünülmüyor.

Mutabakat muhtırasına göre Türkiye, Libya da polis ve askeri sorumlulukları içeren Ani Müdahale Kuvveti ile ortak Savunma ve Güvenlik İşbirliği Ofisi kurulmasının yanı sıra eğitim, teknik bilgi gibi beceri geliştirici faaliyetler ile birlikte kara, hava ve deniz araçlarının hibesini de kapsayan bir destek sağlayacak.

Anlaşma ayrıca, tarafların 'terörle ve yasadışı göçle' mücadele etmesini, istihbarat alanında işbirliği yapmasını da kapsıyor.

Libya ile Türkiye arasında 27 Kasım 2019 da 'Güvenlik ve İşbirliği Mutabakat Muhtırası' ile 'Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası' imzalanmıştı. Bu anlaşmayla, Girit Adası nın doğusunda kalan bölgenin iki ülke tarafından kontrol edilmesini öngörülüyor.

Türkiye ile Libya arasındaki yakınlaşmaya karşı Yunanistan, İsrail ve Kıbrıs Cumhuriyeti nin East Med doğal gaz boru hattının yapımını öngören prensip anlaşmasını imzaladı.

2025 yılından itibaren İsrail doğal gazını Avrupa ya taşıması düşünülen hattın EastMed boru hattı şu anki planlara göre İsrail den Kıbrıs ın güneyine, oradan Girit Adasına ve Girit ten Yunanistan ana karasına ulaşacak. Bu yolla Yunanistan a ulaşan doğal gazın da, Poseidon boru hattı ile İtalya ya taşınması hedefleniyor. Hattın Avrupa nın doğalgaz ihtiyacının yüzde 10 unu karşılayacağı belirtiliyor.

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa Birliği (AB), Avrupa nın Rusya ya olan enerji bağımlılığını azaltacağı gerekçesi ile EastMed in yapımına destek veriyor.

Türkiye nin Libya ya asker göndermesine imkân tanıyan tezkerenin TBMM den geçmesi üzerine Rusya dan tepki geldi. Libya`daki güçdengeleri açısından Rusya`nın tavrı çok önemli.

Rusya uzunca bir süre her iki grupla da temasını korudu. Ancak son dönemde Rusya nın desteğinin Hafter e bağlı gruplara verdi.

Özellikle 2019 yılıyla birlikte Rusya ile Hafter arasındaki görüşme trafiği bu karada etkili oldu.

Rusya bu iddiaları yalanlasa da, Rusya da özel bir güvenlik şirketi olan Wagner Group un Libya ya savaşçı yolladığı yönündeki iddialar artmaya başladı.

Aslında Rusya nın Libya daki önceliği, Kaddafi döneminde yapılmış enerji anlaşmalarını devam ettirecek istikrarlı bir yönetim kurulmasıdır.

Ayrıca, Suriye deki içsavaşın sona yaklaştığı bir dönemde Libya da kendisine yakın bir hükümetin iktidarda olması, Rusya nın Akdeniz deki varlığını da güçlendirecektir.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8 Ocak ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile TürkAkım Projesi için düzenlenecek törende buluşacak.

Putin ile yaptığı son telefon görüşmesi sonrasında Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal başkanlığında üst düzey bir heyeti Moskova ya gönderen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ile hem son dönemde İdlib den kaynaklanan sorunların çözülmesi hem de Libya da bir orta yol bulunmasına çalışılacak.

Süreci yakından takip eden kaynaklar, Erdoğan ve Putin in Suriye de olduğu gibi Libya için de temel parametreler üzerinde uzlaşma yolunu seçebileceklerini, iki ülkenin giderek derinleşen siyasi, ekonomik, savunma sanayi ve enerji işbirliklerini tehlikeye atmayacaklarını öngörüyorlar. EastMed boru hattı hayata geçirilirse en çok Rusya`nın aleyhine olacak.