Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya ile savunma sanayiinde karşılaştığımız kısıtlamaları artık gündemimizden tamamen çıkartalım istiyoruz. Engelleri değil bundan sonra ortak üretimi konuşacağımızı umuyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti;

Trthaber'in haberine göre; Sayın Steinmeier, Türkiye'yi ve Türkleri yakından tanıyan bir isim olarak dışişleri bakanlığı döneminde ülkemizi birçok kez ziyaret etmişti. Ancak bugünkü ziyareti, cumhurbaşkanı olarak ülkemize yaptığı ilk ziyaret olması ve Türkiye-Almanya arasındaki dostluk anlaşmasının 100. yılına denk gelmesi bakımından ayrıca değerli bir ziyaret oldu. Türk-Alman dostluğunun bugüne kadar güçlenen beşeri bağlarla hep ilerlediğini ve bundan sonra da güçlenerek gelişmeye devam edeceğine inanıyorum. Kıymetli dostum Steinmeier'in, ilişkilerimizi ilerletme konusunda bizimle aynı fikirde olduğunu görmekten ayrıca memnuniyet duyuyorum. Bu vesileyle Almanya'ya ve Alman halkına, 6 Şubat depremlerinde Türk milletiyle sergiledikleri dayanışma için tekrar teşekkür ediyorum..

Kısıtlamaları  gündemimizden çıkartalım

Sayın Cumhurbaşkanının Gaziantep'e yaptığı ziyaret, Almanya'nın katkısıyla inşa edilen ilkokulumuz ve Nurdağı konteyner kentimizi ziyareti bizleri ayrıca memnun etmiştir. Bugünkü görüşmelerimizde, ülkelerimiz arasındaki çok yönlü ilişkileri ele alma fırsatı bulduk. NATO müttefikimiz Almanya ile güvenlikten ekonomiye, kültürden bilime kadar her alanda yoğun ilişkilere sahibiz. İkili ticaret hacmimizi 50 milyar dolardan 60 milyar dolara dengeli bir şekilde çıkarmayı hedefliyoruz. Karşılıklı yatırımların artırılmasına özel önem veriyoruz. Savunma sanayii alanındaki iş birliğimizi, ikili ilişkilerimizi ve müttefiklik ruhuna uygun şekilde ilerletmek istiyoruz. Savunma sanayisinde karşılaştığımız kısıtlamaları artık gündemimizden tamamen çıkarmak istiyoruz. Türkiye ve Almanya'nın, savunma alanında engelleri aşmak yerine ortak üretim projelerini konuşacağına inanıyoruz. Turizm alanındaki iş birliğimiz de her geçen gün gelişmektedir. 2023'te Almanya'dan 6 milyonu aşkın turisti ülkemizde ağırladık. Bu rakamı daha da artıracağımıza inanıyorum.

Türkiye-Almanya arasındaki beşeri bir köprü

Almanya ile ikili ilişkilerimizin en önemli unsuru ve dayanağı güçlü insan bağlarıdır. 63 yıl önce Sirkeci Garı'ndan uğurladığımız insan sayısı 3,5 milyona ulaştı. Bu 63 yıllık süreçte Türk toplumu, gurbetçilikten çıkarak Almanya'nın sosyal, ekonomik, kültürel ve akademik hayatında önemli roller üstlenmeye başladı. Sayın Cumhurbaşkanının heyetinde yer alan değerli temsilciler, bu gerçeğin birer örneğidir. Vatandaşlarımızın kültür, sanat, siyaset, bilim ve ticaret gibi her alanda elde ettikleri önemli başarıları görmekten gurur duyuyoruz. Bu vatandaşlarımız, alışılmış kalıpları yıkan, ön yargıları kıran ve Türkiye-Almanya ilişkilerinde insanlar arasında köprü vazifesi gören önemli kişilerdir.

İslam düşmanı ve ırkçı örgüt endişi

Görüşmelerimizde, Almanya-Türk toplumuyla ilgili konuları da ele aldık. Türk toplumunun eşit katılım temelli entegrasyonunu önemsiyor ve teşvik ediyoruz. Çifte vatandaşlığı mümkün kılan yeni Alman vatandaşlık yasasını bu çerçevede önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz. Ancak Avrupa genelinde yükselen yabancı karşıtı, İslam düşmanı, aşırı sağcı ve ırkçı örgütler konusundaki endişelerimiz artmaktadır. Solingen faciasının ardından 31 yıl sonra benzer bir saldırıya maruz kaldık ve maalesef iki çocuk dört kardeşimizi kaybettik. 25 Mart'taki bu korkunç olayın tam olarak aydınlatılması ve sorumlularının adalet önüne çıkarılması gerektiğini dile getirdim. PKK/PYD-FETÖ gibi terör örgütlerinin Türk toplumunun huzurunu kaçırdığını ve temsilciliklerimize saldırdığını belirttik. Müttefiklik ilkesine zarar veren bu örgütlerle etkin bir şekilde mücadele etmek için daha fazla iş birliğine ihtiyaç duyduğumuzu vurguladık. Terörle mücadele konusunda Alman makamlarından daha fazla destek ve dayanışma beklediğimizi ifade ettim.

Türk asıllı gazeteci Kadir Duran Belçika’da federal milletvekili adayı oldu Türk asıllı gazeteci Kadir Duran Belçika’da federal milletvekili adayı oldu

Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri de görüşme gündemimizde önemli bir yer tuttu. Gümrük birliği ve vize serbestisi gibi konularda atılması gereken adımları ele aldık. Sayın Cumhurbaşkanı ile bölgesel ve küresel gelişmeler hakkında da görüş alışverişinde bulunduk. Bu bağlamda, Gazze'de 200 gündür devam eden benzeri görülmemiş zulmün son bulması çağrısını tekrarladık. Netanyahu'nun siyasi ömrünü uzatmak adına kendi vatandaşları dahil tüm bölgemizin güvenliğini tehlikeye attığını belirttik. İsrail yönetiminin Gazze'de işlediği insanlık suçları ve katliamlarını gündemden düşürme çabalarına prim verilmemesi gerektiğini vurguladık

İsrail'in saldırıları devam ettiği sürece, hem bölgesel hem de küresel barışa yönelik tehditlerin arttığının herkes farkındadır. Geçtiğimiz hafta İran ile İsrail arasında tırmanan gerilim, bu tehdidin en son ve en çarpıcı örneğidir. Masumların ölüm, açlık ve sefalete mahkum edilmesinin ızdırabının nesiller boyunca unutulmayacağını hepimiz çok iyi biliyoruz. Türkiye olarak bu konuda ilk günden itibaren kararlı, vicdanlı ve cesur bir duruş sergiledik. Bundan sonra da ateşkesin sağlanması ve kesintisiz, yeterli insani yardımın Filistin halkına ulaştırılması için çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz.

2024 Avrupa Futbol Şampiyonası'nın finalleri Haziran ayında Almanya'da düzenlenecek. Milli takımımız da bu büyük turnuvada mücadele edecek. Turnuvada yer alacak tüm milli takımlara ve organizasyonda görev alacak ekiplere şimdiden başarılar ve kolaylıklar diliyorum.

 Gazze'de ölüm rakamlarını bir kenara koyamayız!

İsrail ile yoğun ticari ilişkiler artık ayakta tutulmuyor. Bu karar kısa bir süre önce Dışişleri Bakanımız tarafından açıklandı. Ancak, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında maalesef çok sayıda can kaybı ve yaralılar var. Bu acı tablo karşısında sessiz kalmak mümkün değil. Şu anda Gazze'deki ölü sayısı 45 bini bulurken, yaralıların sayısı da 75 bini aşmış durumda. Türkiye olarak, bu trajik duruma yardımcı olmak amacıyla yaralıların bir kısmını ülkemize aldık ve tedavileri burada devam ediyor. Ancak, maalesef bu durum özellikle çocuklar, kadınlar ve yaşlılar için çok üzücü bir manzara oluşturuyor. Gazze'nin yaşadığı yıkımı görmesi gerekenlerden biri de Alman dostlarımızdır. İsrail ile Gazze arasındaki silah ve mühimmat dengesizliği ve bunun yarattığı felaket boyutu göz ardı edilemez. Batı'nın İsrail'e verdiği destek ise bu durumu daha da karmaşık hale getiriyor. Türkiye, rehinelerin takası konusunda başarılı olabilmek için çaba sarf ediyor ve umut ediyoruz ki bu mücadelede başarılı oluruz.

Kaynak: HABER MERKEZİ